Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde, alacaklı tarafça borçlu davacı hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçlu davacıya TK'nun 21/1 maddesi gereğince tebliğ edildiği görülmüştür. İİK'nun 65. maddesinde; "Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise, paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir" hükmü yer almaktadır. İİK'nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz, süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler. Mazereti kabul ederse icra takibi durur. Bu durumda alacaklı ancak itirazın kaldırılması veya itirazın iptali yoluna gidebilir. İİK'nun 65....

Yasal dayanağını İİK'nın 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir....

    Davacılar,icra takibine dayanak gösterilen karz aktinin bulunmadığını ,davalıdan borç almadıklarını ileri sürerek borçlu olmadıklarının tespiti istemi ile eldeki davayı açmışlardır.Mahkemece ,dava dışı ... Yerlikaya tarafından karz aktine dayalı başlatılan icra takibinin 2011/1031-8093 kesinleşmesinden sonra davalı tarafından alacağın temlik alındığı, davacıların ödeme emrini tebliğ aldıktan sonra 7 gün içinde takibe itiraz etmeleri mümkün iken bu yönde bir itirazları bulunmadığından takibin kesinleştiğini,takibin kesinleşmesinden sonra alacağı temlik alan davalının 3. kişi durumunda olup, davacılar ile takip alacaklısı ... arasındaki hukuki ilişkiyi bilmediği,davacıların bu davada ileri sürdüğü iddiaların iyiniyetli davalıya karşı yöneltilmesinin mümkün olmadığı, davacıların iddialarını yasal dellillerle kanıtlayamadıkları gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir....

      Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, müvekkilinin ödeme emri tebliğ tarihinde yurt dışında olduğu için ödeme emrine yasal süre içerisinde itiraz edemediği için gecikmiş itiraz yoluna başvurulduğunu, mahkemece de belirtilen tarihte yurt dışında olduğunun kanıtlandığını, ancak mahkemece tebliğ tarihinin düzeltilmesi kararı tebligatın öğrenilmesinden itibaren yasal sürede icra müdürlüğüne ayrıca borca itiraz yolunda dilekçe verilmediğinden müvekkili mağdur edebilecek bir karar olduğunu, talepleri olmayan tebliğ tarihinin düzeltilmesi kararının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına ve gecikmiş itiraz taleplerinin kabulü ile mevcut tüm hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir. Karara karşı davalı T3 vekili Av....

      İİK'nun 54/a maddesi gereğince; askerlik hizmetinin devamı müddetince erler, onbaşılar ve kıta çavuşları (uzman veya uzatmalı çavuş ve onbaşılar hariç) aleyhine takipte, icra müdürü, bir mümessil tayin etmesi için kendisine münasip bir mühlet verir ve takibi bu sürenin bitmesine bırakır. Bu müddet içinde temsilci tayin edip icra dairesine bildirmeyenler hakkında takibe devam olunur. İİK'nun 65. maddesinde; "Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise, paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir" hükmü yer almaktadır. İİK'nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz, süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler....

      Somut olayda, borçlu hakkında başlatılan takibin, taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip olduğu, icra emrinin 26.06.2011 tarihinde borçlunun eşine tebliğ edildiği, takibin bu şekilde kesinleştirildiği anlaşılmıştır. Muhtara yapılan tebligatın icra emri değil kıymet takdir raporuna ilişkin tebligatlar olduğu, ayrıca 13.08.2011 tarihinde borçlunun takip dosya fotokopisini aldığı görülmüştür. HMK.nun 31. (HUMK.nun 75/2-3) maddesi gereğince, hakim, aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil isteyebilir. O halde, mahkemece, davacı-borçlu vekilinden, hangi tebligata yönelik gecikmiş itiraz talebinde bulunduğu açıklattırılarak, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

        Somut olayda, borçlu gecikmiş itiraz istemiyle icra mahkemesine başvurmuş ise de gecikmiş itirazdan söz edilebilmesi için usulüne uygun tebligat gerektiğinden hukuki tavsif hakime ait olup başvuru bu hali ile 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayetidir. (Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.2001 tarih ve 1991/12- 258 esas 1991/344 karar sayılı kararı). Zira davacı borçlunun iddiası tebliğ tarihi itibarı ile adresten geçici olarak ayrılmadığına yöneliktir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/06/2020 NUMARASI : 2019/1143 ESAS 2020/717 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; davacı borçlu aleyhine İstanbul 34.İcra Müdürlüğünün 2018/31477 (eski 2010/13725 )esas sayılı dosyası ile ilamsız takip başlatıldığını, takip kapsamında çıkarılan ödeme emirlerinin usulsuz şekilde tebliğ edildiğini ve takipten 17/09/2019 tarihinde haberdar olduğunu belirterek. ıttıla tarihinin 17/09/2019 olarak düzeltilmesi, borca ve faize itirazı ile gecikmiş itirazının kabulüne karar verilmesini talep ve dava ettiği belirlenmiştir....

        İcra Dairesi'nin ...E sayılı icra dosyasında icra takibinin başlatıldığı, davalı tarafın icra takibine itiraz etmiş olduğu, itiraz ile duran icra takibine devam edebilmek adına iş bu itirazın iptali davasının ikame edildiği, davalı ...'ın ... adresinde ticari faaliyet yürüttüğü, 20.01.2009, 28.08.2009, 19.01.2010, 30.03.2010 tarihlerinde idareye kaydı olmayan sayaçtan sözleşmesiz olarak elektrik kullandığının tespit edildiği, 4 ayrı tarihte toplam fatura tutarının 8.214,40-TL olduğu, Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği'nin 13üncü maddesi; "......

          belli olduğu, bu nedenle tebligatın usulsüz olduğunun değerlendirildiğini, her ne kadar davalı vekili cevap dilekçesinde gecikmiş itiraz şikayeti olduğunu ve 3 günlük sürenin kaçtığını iddia etmişse de, dava konusunun gecikmiş itiraz olarak kabul edilemeyeceğini, zira gecikmiş itiraz için usule uygun tebligata rağmen muhatabın bir engel nedeniyle itiraz süresini kaçırmış olması gerektiğini, fakat itiraz edilen tebligatların açıklandığı üzere usulsüz olduğundan şikayetin kabulü ile, Konya 7....

          UYAP Entegrasyonu