İİK'nun 38. maddesine göre, icra kefaletleri ilam niteliğinde olup, icra kefiline icra emri gönderilir. Ancak, usulüne uygun olarak verilen icra kefaleti ilam hükmünde sayılır. İcra kefaletinin geçersizliği nedeniyle iptali istemi, yargılamayı gerektirmesi nedeniyle genel mahkemede ileri sürülebilecek bir husus olup, şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurularak iptali talep edilemez. Ancak, İİK'nun 38. maddesi uyarınca icra dairesindeki kefaletler, müteselsil kefalet niteliğinde olup, ilamların icrası hakkındaki hükümlere tâbidir. Buna göre ilamlı icra takibine konu edilebilmesi, bir diğer ifade ile icra kefiline icra emri tebliğ edilebilmesi için icra kefaletinin yasada öngörülen şekil şartlarına uygun olarak yapılmış olması gerekir.Bu nedenle de somut olayda olduğu gibi icra emri tebliği üzerine İİK'nun 16. maddesine göre şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurulması halinde, mahkemece, ...'...
İcra Müdürlüğü’nün 2015/17164 Esas sayılı dosyasından mükerrer olarak icra emri gönderildiğini, bunun yanında hakem heyeti kararının itirazın iptali davasına ilişkin karar mahiyetinde olmadığından hükmedilen kalemlerin ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2003/9496 Esas sayılı dosyasından talep edilemeyeceğini, icra emrinde belirtilen asıl alacak ve fer’ilerini kabul etmediklerini kaldı ki hakem heyetinde olmayan bazı kalemlerin icra emri ile talep edildiğini belirterek, ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2003/9496 Esas sayılı dosyasından gönderilen icra emrinin iptali talebinde bulunmuştur. Birleşen ... 7. İcra Mahkemesi’nin 2015/918 Esas sayılı şikayet dosyasında; (Birleşen ... 7. İcra Mahkemesi’nin 2015/919 Esas sayılı dosyasında şikayet dilekçesinde belirtilen gerekçelerle) ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2015/17164 Esas sayılı dosyasından gönderilen icra emrinin iptalini talep etmiştir....
Davacı tarafından nispi vekalet ücretine hükmedilmediği belirtilerek kararın kaldırılması talep edilmiş ise de dava takibin iptali/icra emrinin iptali istemine ilişkin şikayet mahiyetinde olup karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. Gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığından bu yöndeki istinaf sebebi de yerinde değildir. Ancak 6100 sayılı HMK.'...
Ancak, şikayetçi borçlunun istinaf kanun yoluna müracaat etmemesi nedeniyle şikayet edilen alacaklı lehine oluşan usuli kazanılmış hakkın korunması gerekir. İcra emrine yönelik şikayetin dayanağı İİK'nun 16. maddesi olduğundan borçlunun icra mahkemesinde şikayet davası açabilmesi için icra emrinin tebliğ edilmesi gerekmez. Şikayetin, usulsüz işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmış olması yeterlidir. Şikayet edilen alacaklı vekili istinaf dilekçesinde, faizde hata yapılması ve dayanak ilama göre borçlu vekili olmayan kişiye icra emri gönderilmesi nedeniyle ilamdan kaynaklanan alacak hakkı saklı kalmak kaydıyla icra takip hakkından feragat ettiklerini beyan ederek borçlunun şikayetinde haklı olduğunu açıkça kabul etmiştir. Bu nedenle, mahkemece yapılan yargılamada, şikayet edilen alacaklının yargılama giderlerinden sorumlu tutulması isabetli olmuştur....
İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/296 Esas sayılı dosyasıyla şikayet yoluna başvurulduğunu, açılan davanın sonucu beklenmeden takip alacaklısı-davalı şirket tarafından icra takip dosyasında yetki itirazının kabulü ile icra takip dosyasının yetkili icra müdürlüğü olan Manavgat İcra Müdürlüğüne gönderilmesi için talepte bulunulduğunu, dosyanın Manavgat İcra Müdürlüğüne gönderildiğini, Manavgat 2.İcra Müdürlüğü tarafından gönderilen bu ödeme emrine karşı davacı tarafından süresi içerisinde hem borca itiraz edilmiş, hem de ödeme emrinin iptali için Manavgat İcra Hukuk Mahkemesinde şikayette bulunulduğunu, Manavgat İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/199 Esas 2021/417 sayılı kararıyla ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, karara karşı davalı şirket tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, ödeme emrinin iptali kararı kesinleşmeden yeniden 24/05/2021 (eski tarihli) tarihli olarak ödeme emri düzenlenerek gönderildiğini, İcra Hukuk Mahkemesinin kararı kesinleşmeden, aynı dosyadan yeniden ödeme emri...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusu kalmayan davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili tarafından davalı aleyhine faturaya dayalı bakiye alacağının tahsili amacıyla İzmir 16. İcra Müdürlüğü'nün 2010/8874 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı yanca başlatılan takibe ilişkin ödeme emrinin tebliği üzerine ödeme emrine itiraz ile birlikte ödeme emrinin iptali için müvekkili tarafından şikayet yoluna başvurulduğunu, İzmir 10....
İcra Müdürlüğü'nün 2009/12055 E. sayılı dosyasından, sıra cetveli yapılan dosyaya hatalı 100. maddeye yarar bilgileri gönderdiği, sıra cetveli düzenlendikten sonra 26.02.2014 tarihinde gönderdiği yazı ile bu hatayı düzelttiği, bu dosyada 19.10.2009 tarihinde ihtiyati haciz tatbik edildiği, ödeme emrinin borçluya 01.10.2010 tarihinde tebliğ edildiği, 2009/12053 E. sayılı dosyada ise takibin kesinleşmediği, hatalı bilgilerle düzenlenen sıra cetvelenin iptali gerektiği gerekçesiyle, şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Karar, şikayet olunan...Bankası A.Ş., ...A.Ş., ... Varlık Yönetimi A.Ş., ... Bankası A.Ş., ... vekilleri ve şikayetçi vekili temyiz etmiştir. 1-Şikayet sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Hükmün gerekçe kısmında ... 19....
İcra mahkemesi, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile belirleme yetkisine sahip değildir. Mahkemece, hükme esas alınan 07.01.2015 tarihli ek bilirkişi raporunda talep edilebilecek faiz miktarının 61.667,46 TL olduğu bildirildiğinden bilirkişi raporu doğrultusunda şikayetin kabulüne, icra emrinin iptaline karar verilmiştir. İİK'nun 17. maddesinin 1. fıkrası; "Şikayet icra mahkemesince kabul edilirse, şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir" hükmünü içermektedir. Talep edilebilecek faiz miktarının, icra emrinde istenen miktardan daha az olduğu tespit edildiğine göre, mahkemece icra emrinin düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, icra emrinin tümden iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ödeme Emrinin İptali Dava, kiralayan tarafından kira alacağının tahsili istemi ile yapılan icra takibinde kiracıya tebliğ edilen ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Davacı borçlunun istemi, İİK.'nun 16. maddesi gereğince bir şikayet olup, İİK.nun 269. maddesi gereğince alacaklı tarafından açılmış bir itirazın kaldırılması davası değildir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesine aittir. Ancak söz konusu dosya adı geçen daire tarafından görevsizlikle Dairemize gönderildiğinden, görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Başkanlar Kuruluna gönderilmesi için Yargıtay 1. Başkanlığına sunulmasına 20.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Öte yandan borçluya gönderilen icra emri, ilama veya takip talebine aykırı ise, borçlu icra emrinin veya ilamlı icra takibinin iptali veya düzeltilmesi için icra mahkemesinde süresiz şikayet yoluna başvurabilir (İİK.nun 41, 16.maddeleri). Somut olayda Mahkeme'ce, kıdem tazminatına işlemiş faiz yönünden icra emrinin bilirkişi raporu doğrultusunda düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken icra emrinin iptaline karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....