Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Dairesinin 2011/4744 sayılı dosyasında başlatılan takipte faizin fazla hesaplandığını, bu nedenle faize itiraz ettiklerini, ayrıca icra emrinde alacak toplamının tamamına icra takip tarihinden itibaren "%18 yıllık bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi" talep edilmiş ise de sadece kıdem tazminatı yönünden bu oranın istenilebileceğini, diğer alacak kalemleri yönünden yasal faizin talep edilmesi gerektiğini, bu yönü ile de icra emrine itiraz ettiklerini, yine ... harçtan muaf olduğu halde her iki borçlu da harçtan sorumluymuş gibi icra emri düzenlendiğini ileri sürerek, şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

    Borçlu-kiracı ödeme emrine itiraz etmek isterse ödeme emrinin tebliğinden itibaren (İİK’nın 269/son fıkrasında yazılı istisna hariç) yedi gün içinde itiraz sebeplerini icra dairesine bildirmelidir. İtiraz genel haciz yoluyla takip hükümlerine göre (m. 269/2, 62) yapılır. Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Emrine İtiraz K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ilamlı icra takibinde icra müdürlüğü işlemini şikayete ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 29.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      (HGK 20.03.2002 tarih, 13/241- 208 sayılı kararı) Zira; itirazın iptali davasının görülebilmesi için yetkili icra dairesinde geçerli bir takibin yapılmış olması şartına bağlıdır. Borçlu, icra dairesinin yetki itirazını ödeme emrine itiraz süresi içinde icra dairesine bildirmek zorundadır. İİK nın 50/2.maddesi gereğince yetki itirazı esas hakkındaki itiraz ile birlikte yapılmalıdır. Davalı (borçlu), süresi içerisinde ödeme emrine itiraz ederken, icra dairesinin yetkisine itirazını bildirmemiş ise; İcra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır. Davacı (alacaklı)nın açtığı itirazın iptali davasında; davalının icra dairesinin yetkisiz olduğuna ilişkin itirazları kabul edilmez. Ancak, davalı borçlu daha sonra açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etme hakkı yine bulunmaktadır. İtirazın iptali davası yönünden özel bir yetki kuralı getirilmediğinden genel hükümlere göre yetkili mahkeme belirlenecektir....

      İcra Müdürlüğü’nün 2008/4768 esas sayılı takip dosyasının aslının ya da tüm evrakın arkalı-önlü fotokopisini havi onaylı bir suretinin gönderilmesi istenilmiş ise de, ekli olarak gönderilen ... İcra Müdürlüğü’nün 2008/4768 esas sayılı takip dosyasının içinde ödeme emrinin tebliğine ve ödeme emrine itiraza ilişkin evrakın bulunmadığı, haciz ihbarnameleri ve bunların tebliğine ilişkin sair evrakın bulunduğu anlaşılmış olmakla; Geri çevirme kararımızın titizlikle yerine getirilmesi, Dava konusu ... İcra Müdürlüğü’nün 2008/4768 esas sayılı takip dosyasının aslının (içinde takip talebi, ödeme emri, ödeme emrinin tebliğine ilişkin belge ile ödeme emrine itiraz dilekçesi ve tüm diğer belgelerin bulunmasının sağlanması) eklenerek birlikte gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 30.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        Bununla birlikte borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiş olması halinde alacaklı tarafından yetki itirazının benimsenmesi halinde yetkili icra dairesi tarafından ödeme emrine ilişkin işlemlerin tekrarlanması ve bunun üzerine varsa borçlunun itirazının iptali yönünde dava ikamesine gidilmelidir. Somut olayda davacı alacaklı vekili tarafından başlatılan icra takibinde davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca yönelik itirazda bulunduğu, davacı vekilinin yetkiye itirazı benimseyerek dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesine karar verildiği, bu aşamada yetki icra dairesine dosya gönderilmeden ve ödeme emrine ilişkin işlemler tamamlanmadan davacı vekili tarafından itirazın iptali davası ikame edildiği, ortada henüz yetkili icra dairesinin ödeme emrine karşı bir itiraz bulunmadığından davacı tarafça itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının olmadığı sabittir....

        - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirkete sattığı ürün bedelinin tahsili için ....esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlattığını, davalı borçlunun ödeme emrine itirazı üzerine ...karar sayılı 27.03.2012 tarihli ilamıyla itirazın kısmen iptaline, % 40 icra inkar tazminatına karar verildiğini, mahkeme ilamının 01.06.2012 tarihinde kesinleştiğini, ilamın icra dairesine sunulduğunu, takip dosyasının icra müdürlüğü tarafından hataen düşürülmesi sebebiyle dosya yenilenerek 2012/7182 esas numarasını aldığını, başlangıçta ilamsız takip olarak açılan icra takibinin kesinleşen mahkeme ilamı sonrasında iflas yoluyla takibe çevrildiğini, borçlu şirkete iflaslı ödeme emrinin 26.05.2014 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlunun itiraz etmediğini ve takibin kesinleştiğini, herhangi bir ödemenin de bulunmadığını ileri sürerek borçluya depo emri tebliğini, borcun ödenmemesi halinde davalı borçlu şirketin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          İcra Müdürlüğünün ...E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığı, ödeme emrine borçlu tarafından itiraz edilerek takibin durduğunu, icra takibine yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyeine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır. DELİLLER : ... 30. İcra Müdürlüğü’nün ...E sayılı uyap dosyası, taraflar arasında imzalanan sözleşme, faturalar, bilirkişi incelemesi. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ KABUL VE GEREKÇE: Davacı tarafından açılan dava, İİK 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır. Taraflar arasındakiuyuşmazlık, davacının davalıdan alacağı olup olmadığı, alacağı var ise miktarı, icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazın yerinde olup olmadığı hususlarındadır....

            Yalnız para alacakları için öngörülen genel haciz yolu ile takip, alacaklının icra dairesine yapacağı bir takip talebi ile başlar. Takip talebini alan icra dairesi, borçluya bir ödeme emri gönderir. Borçlu, borçlu olmadığını süresi içinde icra dairesine bildirerek ödeme emrine itiraz edebilir (Kuru, B: İstinaf Sistemine Göre Yazılmış İcra ve İflas Hukuku, ..., 2017 s. 87 vd.). 14. Borçlu, borcun tamamına itiraz edebileceği gibi, yalnızca bir kısmında da itiraz edebilir. Kısmi itiraz olarak adlandırılan bu durumda itiraz edilen borç kesimi için icra takibi duracaktır. Elbette ki borçlunun kabul ettiği miktar için icra takibi durmayacağından; alacaklı, kabul edilen kısım yönünden takibe devam edilmesini isteyebilir. Alacaklı itiraz ile duran takibe ancak itirazın iptali davası ve itirazın kaldırılması yollarına başvurarak devam edebilir. 15....

              - K A R A R - Dava, icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, davalı vekili davanın reddi gerektiğini savunmuş, mahkemece talebin dayanağını oluşturan kredi sözleşmesinde davalının kefaleti bulunmadığı, bu suretle talep olunan tutardan sorumlu bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için gerekli şartlardan biri borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren (7) gün içinde itiraz etmiş olmasıdır. Süresi içinde yapılan geçerli itiraz ile icra takibi durur. Şayet itiraz süresinde değilse takip durmamış olacağından alacaklının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı yoktur. İcra dosyasında, borçlu-davalıya ödeme emrinin, 11.10.2005 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu -davalı şirketin icra takibine 21.10.2005 tarihli itiraz dilekçesi ile itiraz ettiği görülmektedir....

                UYAP Entegrasyonu