Mahkemece 2.celsede 1 nolu ara karar ile ''Her ne kadar davacı asil ve vekili dava dilekçesinde davacı tarafından verilen ibranamenin geçersizliğinin tespiti ile dava konusu edilen dosyalar nedeni ile ödenmeyen vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiş ise de; taraflar arasındaki anlaşmazlıkta öncelikle çözümlenmesi gereken hususun davacı tarafından davalıya verilen “ibraname” başlıklı olması nedeni ile “ibraname” ile ilgili dava ile vekalet ücretine ilişkin alacak davasının tefriki ile vekalet ücretinin tahsiline ilişkin davanın ayrı bir esasa kaydedilmesine'' karar verilmiş, 2 nolu ara kararda da ''davacının dava dilekçesinde belirttiği dosyalar ile ilgili vekalet ücreti alacağına ilişkin talebinin “ibraname”nin geçersizliğinin tespiti ile ilgili davada karar verildikten sonra değerlendirilmesine'' kararı verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/1031 Esas KARAR NO : 2022/1088 DAVA : Sözleşmenin İptali DAVA TARİHİ : 21/12/2022 KARAR TARİHİ : 28/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından irade sakatlığı altında davacı müvekkiline imza ettirilen 28.12.2020 tarihli, ibraname üst başlıklı,------ numaralı ibranamenin geçersizliğinin tespitine, dava konusu ibranamenin tüm sonuçları ile birlikte iptaline, ibranamenin hükümsüz kılınmasına, ibra sözleşmesinin feshine, iş bu huzurdaki davanın, davalı müvekkil tarafından daha önceden açılmış ve derdest olarak devam eden -------- Esas Sayılı dosyası ile birleştirilmesine, iş bu dosyanın oradan devamının sağlanmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/1031 Esas KARAR NO : 2022/1088 DAVA : Sözleşmenin İptali DAVA TARİHİ : 21/12/2022 KARAR TARİHİ : 28/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından irade sakatlığı altında davacı müvekkiline imza ettirilen 28.12.2020 tarihli, ibraname üst başlıklı,------ numaralı ibranamenin geçersizliğinin tespitine, dava konusu ibranamenin tüm sonuçları ile birlikte iptaline, ibranamenin hükümsüz kılınmasına, ibra sözleşmesinin feshine, iş bu huzurdaki davanın, davalı müvekkil tarafından daha önceden açılmış ve derdest olarak devam eden -------- Esas Sayılı dosyası ile birleştirilmesine, iş bu dosyanın oradan devamının sağlanmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ibranamenin geçersizliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın derdestlik nedeniyle reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacı şirketin davalı şirketlerce oluşturulan adi ortaklığa faturalar karşılığı mal satışı yaptığını, satıştan kaynaklı borcunu ödemeyen davalılar hakkında icra takibi başlatıldığını, davalıların itirazı üzerine davacı tarafından ... 11.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/383 E. sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, bu dava sırasında davalılardan ... İnş... Ltd....
Toplu tarafından yapılmış olabileceği düşüncesi ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, ibranamenin tanzimi sırasında yapılan olası maddi hatanın düzeltilmesi sonucunda tarihin değişmiş olabileceği, davalı tarafça tahrif edilmemiş bir ibranamenin ibraz edilmediği, tahrifat nedeniyle ibranamenin tam olarak geçersizliğinin kabul edilemeyeceği, gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. ...’in müşteki, ... ’nun (davacı şirketin yetkili temsilcisi) sanık olarak bulunduğu Polatlı Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/271 Esas, 2010/586 Karar sayılı 12.10.2010 karar tarihli dosyası içerisinde mevcut ibranamenin 21.05.2006 olan tarihinin 21.06.2006 olarak değiştirilmiş olduğu anılan ceza dosyasındaki 30.01.2007 tarihli bilirkişi raporundan anlaşılmaktadır. Kaldı ki, bu değişikliğin yapılmış olduğu mahkemenin de kabulündedir. Sözkonusu değişiklik üzerinde herhangi bir paraf bulunmamaktadır....
Davacı vekili 22.07.2014 tarihli noterden yapılan feragatin bu davanın konusu ile ilgili olmadığını, 25.08.2014 tarihli ibraname başlıklı belgenin ise Borçlar Kanunu'nun 420. maddesine uygun olmadığı gibi tarihinin de sonradan yazılmış olduğunu beyan etmiştir. 25.08.2014 tarihli ibranamenin 3. maddesinde ".. ile ilgili ..'ne, ..'ne yaptığım tüm şikayetleri geri alacağımı, bu konulardaki tüm şikayet ve taleplerimden vazgeçeceğimi, şikayetlerimin kızgınlıkla yapılmış olduğunu, kabul beyan ve taahhüt ederim. ..'ne tüm alacaklarımı aldığımı, işveren .. ile ilgili şikayetimden vazgeçtiğime dair istem gibi noter onaylı vazgeçmeyi kuruma vereceğimi kabul ve taahhüt ederim" demektedir. İbranamenin 3. maddesi gereği 16.07.2014 tarihinde işveren hakkında .....
tarihli 08.01.2019 olup, sözde ibranamenin ise 10.01.2019 tarihli olduğunun görüldüğünü, bu sözde ibranamenin ilk sayfasında tarafların imzaları olmadığı gibi madde 1'de ...-......
Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle ibranamede kıdem ve ihbar tazminatı yönünden yapılan ödemelerin miktarları belirtildiği halde dava konusu alacaklar yönünden herhangi bir miktar yazılmadığından Dairemiz ilke kararları gereği miktarı yazılmayan dava konusu alacaklar yönünden ibranamenin genel anlamda geçersizliğinin kabulü gerekir ise de dosyaya davalı tarafça sunulan bordrolardaki tahakkuklardan davacıya çalışırken dava konusu yapılan alacaklarının ödenmiş olduğunun ve davacıya ibranamede belirtildiği şekilde dava konusu yapılan haklarının tamamen noksansız şekilde tahsil ettiği şeklindeki beyanının da dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmasına göre davacı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 26....2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; müvekkilinin iş akdinin haklı veya geçerli bir neden olmaksızın feshedildiğini ileri sürerek; feshin geçersizliğinin tespiti ile müvekkilinin işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın yasanın öngördüğü 1 aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını ve feshin geçerli nedene dayandığını savunmuştur....
Uyuşmazlık, söz konusu "İbranamenin" içeriği ve kapsamı yönünden davacının tüm maddi tazminat alacağını aldığı ve bu suretle borçluyu borcundan kurtardığı biçiminde değerlendirilip değerlendirilmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Birçok Yargıtay kararında vurgulandığı üzere, alacaklının alacak hakkından vazgeçmesini ve bu suretle borçlunun borçtan kurtulmasını kapsayan akde "ibra" denir. İbranamenin kural olarak işçiye veya hak sahiplerine yapılmış olan ödeme ile sınırlı olmak üzere bağlayıcılığı asıldır. Gerçek anlamda ibranameden söz edebilmek için tazmin edilecek miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık oransızlığın bulunmaması koşuldur. Başka bir anlatımla, açık oransızlığın bulunduğu durumlarda ise anılan belge ibraname değil, ancak makbuz niteliğindedir. Bu yön ise, ibranamenin verildiği tarih gözönünde tutularak işçinin gerçek zararının uzman bilirkişiler aracılığı ile saptanması suretiyle belirleneceği hukuksal gerçeği ortadadır....