WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 02/10/2020 NUMARASI : 2016/610 E, 2020/373 K DAVA KONUSU : Önalım Hakkından Kaynakl KARAR : KONYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'nin 2016/610 Esas, 2020/373 Karar sayılı dosyasında 02/10/2020 tarihli kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine dosya dairemize tevzi edilmekle yapılan ön inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Meram ilçesi, Süleyman Şah mahallesi, 27488 ada, 4 parsel sayılı arsanın hissedarı olduğunu, davalının 16.04.2015 tarihinde söz konusu arsadan 67,31 m² hisse satın aldığını, muvazaalı olarak satış bedelini 135.000 TL olarak gösterdiğini, bedelde muvazaa iddiasının ispat edilememesi ve gerçek satış bedelinin tespit edilememesi halinde davalının satış bedeli olarak beyan ettiği 135.000 TL üzerinden şufa hakkını kullanmak istediğini belirterek, dava konusu 67,31 m² hissenin tapu tescilinin iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

Şöyle ki; önalım hakkını kullanan davacının, 03/09/2014 tarihli satış senedinde önalım hakkından feragat ettiğine dair açık bir beyanı bulunmadığı gibi, davalı tarafından buna ilişkin yazılı bir belge de sunulmamıştır. Dava konusu taşınmazlarda paydaş olan ve yasal önalım hakkı bulunan davacının bu hakkından feragat ettiğine dair, yukarıda ayrıntıları ile açıklanan 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunun 733/2 maddesinde belirtilen şekilde yazılı bir beyanı bulunmadığından, mahkemece, davanın esasına girilerek, davacının önalım talebi hakkında araştırma yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

    Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir. Ayrıca; önalım davasının davalısı önalım hakkına ilişkin taşınmazdaki payı satın almadan önce o taşınmazda paydaş ise bu paydaş hakkında önalım hakkı kullanılamaz. Çünkü, TMK’nın 732. maddesi ile bir paydaşın payını üçüncü şahsa satması halinde önalım hakkının kullanılabileceği kabul edilmiştir. Paydaş üçüncü kişi sayılamayacağından paydaşın paydaş aleyhine önalım hakkını kullanması söz konusu olamaz. Dava hakkına ilişkin bu hususun davanın her aşamasında kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir....

      Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 16.10.2015 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 07.01.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, önalım hakkından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin dava konusu 140 parsel sayılı taşınmazda hissedar olduğunu, davalı ...'nin 22.06.2015 tarihinde 1/2 hisseyi 5.250,00TL'ye satın aldığını, çok kısa bir süre sonra 29.09.2015 tarihinde aynı hisseyi ...'ye 50.000,00TL bedelle sattığını, müvekkilinin önalım hakkını kullanamamaktan dolayı 44.750,00TL zararının olduğunu belirterek işleyecek faizi ile birlikte tahsilini dava ve talep etmiştir....

        Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. TMK'nın 733. maddesi gereğince yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi zorunludur. Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir. Önalım hakkından feragat TMK' nun 733/2 maddesinde "Önalım hakkından feragatin resmi şekilde yapılması ve tapu kütüğüne şerh verilmesi gerekir. Belirli bir satışta önalım hakkını kullanmaktan vazgeçme, yazılı şekle tabidir ve satıştan önce veya sonra yapılabilir." şeklinde düzenlenmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27.06.2013 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ile karardan hakları etkilenen paydaşlar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılar temyiz etmiştir. ......

            Anılan eksikliğin giderilmesinden sonra dosya tekrar Dairemize gönderilmiş olmakla içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, 112572 ada 1 parselde hissedar olduğunu, davalının 130/3173 payı 06.01.2014 tarihinde satın aldığını belirterek, önalım hakkından kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Taşınmaz mülkiyetinin kanundan doğan kısıtlamalarından olan önalım hakkı paydaşlardan birinin payını tamamen veya kısmen üçüncü şahsa satması halinde diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Önalım hakkının açıklanan bu tarifinden anlaşılacağı üzere dava hakkı paydaşa aittir. Paylı mülkiyet nedeniyle doğan önalım hakkı ancak paylı mülkiyet devam ettiği sürece mevcuttur....

              nın mirasçısı olup, diğer mirasçılar tarafından iş bu davanın açılmasına noterde düzenlenen muvafakatname ile muvafakat verdikleri, davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmış olup, davacının önalım hakkını kullanmasına bir engel bulunmamaktadır. MK'nun 733/2. maddesi gereğince önalım hakkından feragat resmi şekilde yapılmalıdır. Sözlü ya da zımni şekilde önalım hakkından feragat mümkün değildir. Davacının önalım hakkından feragat ettiğine ilişkin belge sunulmamıştır. Davacı ile dava konusu payı satan ...'ın anne-oğul olması, davacının payın davalıya satılacağından önceden haberdar olması davacının kötüniyetli olduğunun kabulü için yeterli değildir. Önalım hakkı paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. Bu nedenlerle davacının dava konusu taşınmazda davalıya pay satılması üzerine MK'nun 732.maddesi gereğince önalım davası açması MK'nun 2.maddesinde gösterilen dürüstlük kuralına aykırı kabul edilemez....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 08/10/2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil (önalım hakkından kaynaklanan) istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 16/12/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve asli müdahil vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, önalım hakkından kaynaklanan tapu iptal tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili ve asli müdahil temyiz etmiştir. Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır....

                  Somut olaya gelince, davalı vekili davacının dava konusu taşınmazdaki payını 13.02.2013 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile üçüncü bir şahsa sattığını, bu sebeple önalım hakkının kullanamayacağını ileri sürmüştür. Mahkemece de sözü geçen satış vaadi sözleşmesi ile kendi payını dava dışı üçüncü kişiye satmayı vaat eden davacının TMK'nın 2. maddesi gereğince iyiniyetli sayılamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. 13.02.2013 tarihli satış vaadi sözleşmesi uyarınca davacı ...'ın dava konusu taşınmazdaki payını dava dışı .... satmayı vaat ettiği anlaşılmakla birlikte, önalım hakkı tapuda yapılan resmi satış senedi ile kullanılabilir hale geleceğinden ve ortada yasal şekilde önalım hakkından vazgeçme söz konusu olmadığından anılan satış vaadi sözleşmesinin varlığı kullanılabilir hale gelmiş önalım hakkını bertaraf etmez ve davacının kötü niyetli olduğunu göstermez. Bu itibarla davacının yasal önalım hakkını kullanmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu