Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 18.04.2005 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuşlar. Mahkemece, dava konusu 756 ve 779 parsel numaralı taşınmazlar için açılan davanın tefrikine, 429, 455, 788, 959 ve 977 parsel numaralı taşınmazlar yönünden ise bu taşınmazların muris adına kayıtlı olup davalılar adına pay bulunmadığından, dava açma koşulları oluşmadığından reddine karar vermiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....

    Satış vaadine konu 492 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıt örneğinde taşınmazın tapu kaydına “3083 sayılı Kanun gereğince devir-temlik, ipotek edilemez ve satış vaadine konu olamaz” belirtmesinin yapıldığı anlaşılmaktadır. 3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlenmesine Dair Tarım Reformu Kanununun 4626 sayılı Kanunun 2.maddesi ile değişik 13. maddesi hükmü şöyledir; “Uygulama alanlarında Bakanlar Kurulu kararının Resmi Gazetede yayımı tarihinden itibaren, kamulaştırma, toplulaştırma, arazi değiştirilmesi ve dağıtım işlemlerinin tamamlanması veya tapuya tescil sonuçlandırılıncaya kadar, gerçek kişilerle özel hukuk tüzel kişilerine ait arazinin mülkiyet ve zilyetliği devir ve temlik edilemez. Bu araziler ipotek edilemez ve satış vaadine konu olamaz. Ancak, bu kısıtlama süresi beş yılı aşamaz. Sulama şebekesi tamamlanıp sulamaya geçinceye kadar da aynı işlemler yapılmaz. Bu kısıtlamada ise süre beş yılı aşamaz....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.04.2009 gününde verilen dilekçe ile gayrimenkul satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; kesin süreye riayet edilmemesi ve ispat edilemediğinden davanın reddine dair verilen 26.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 17.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl davada taşınmaz satış vaadine dayalı tapu iptali tescil veya tazminat birleştirilen davada tapu tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 21.11.2018 gün ve 2016/8280 Esas, 2018/8012 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve Dairemizce de benimsenen mahkeme kararının gerekçesine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak onanmıştır. Dairemizin onama ilamında düzeltilmesi gereken bir yön bulunmadığından, HUMK’nın 440.maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 07.07.2006 gününde verilen dilekçe ile satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil, tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 19.02.2009 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Davalı ... tarafından duruşmalı olarak temyiz edilen dava dosyasına 10.00 TL'lik pul konulduğu, ancak toplam 14x5.00=70.00 TL' lik tebligat pulunun gerekli olduğu anlaşılmıştır. Toplam 70.00 TL'lik tebligat pulunun mürafaalı temyiz eden davacı vekilinden istenerek dosyaya eklenmesinden sonra yeniden gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 22.12.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Bahse konu sözleşmedeki üstün amaç konut kullanımı olup bu doğrultuda müvekkil tüketici sıfatına haiz olacaktır. 2- Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 40. maddesinde ise Ön Ödemeli Konut Sözleşmesi tanımlaması "Ön ödemeli konut satış sözleşmesi, tüketicinin konut amaçlı bir taşınmazın satış bedelini önceden peşin veya taksitle ödemeyi, satıcının da bedelin tamamen veya kısmen ödenmesinden sonra taşınmazı tüketiciye devir veya teslim etmeyi üstlendiği sözleşmedir." şeklinde yapılmış olup taraflar arasında imzalanan sözleşme içeriği ve ilgili yasal mevzuatlar incelendiğinde tüm unsurlarıyla işbu sözleşmenin niteliği Ön Ödemeli Konut Satış Sözleşmesidir. 3- Açıklanan tüm nedenlerle, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin Ön Ödeme Konut Sözleşmesi niteliğinde olması karşısında yerel mahkemenin dosyaya bakmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesinin olduğuna ilişkin hukuka aykırı olarak verdiği kararın ortadan kaldırılarak görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğuna karar verilmesi...

            Ön ödemeli konut satış sözleşmesinin şekil şartı 6502 s.TKHK.nun 41.m.sinde;"Madde 41 (1) Ön ödemeli konut satışının tapu siciline tescil edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin ise noterde düzenleme şeklinde yapılması zorunludur. Aksi hâlde satıcı, sonradan sözleşmenin geçersizliğini tüketicinin aleyhine olacak şekilde ileri süremez. (2) Satıcı, geçerli bir sözleşme yapılmış olmadıkça tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya tüketiciyi borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez." şeklinde düzenlenmiştir. Önödemeli konut satış sözleşmesinden dönme hakkı 6502 s.TKHK.nun 45.m.sinde:" (1) (Değişik: 2/1/2017- KHK-684/8 md.; Aynen kabul: 1/2/2018- 7074/8 md.) Ön ödemeli konut satışında sözleşme tarihinden itibaren yirmidört aya kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 2.6.2006 ve 11.1.2007 gününde verilen dilekçeler ile menfi tespit, tazminat ve tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.3.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, İcra İflas Kanununun 72. maddesi uyarınca açılmış menfi tesbit, birleştirilen dava ise taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir....

              Maddesi "(1) Ön ödemeli konut satış sözleşmesi, kat irtifakı devrinin tüketici lehine tapu siciline tescil edilmesiyle birlikte yapılacak yazılı bir sözleşme şeklinde veya noterliklerde düzenleme şeklinde yapılan satış vaadi sözleşmesi ile kurulur. Aksi hâlde sözleşme geçersizdir. Satıcı, sonradan sözleşmenin geçersizliğini tüketicinin aleyhine olacak şekilde ileri süremez. (2) Satıcı, geçerli bir sözleşme yapılmış olmadıkça tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya tüketiciyi borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez. (3) Yapı ruhsatı alınmadan, tüketicilerle ön ödemeli konut satış sözleşmesi yapılamaz." şeklinde düzenlenmiştir. 6502 sayılı yasanın 41. maddesi " (1) Ön ödemeli konut satışının tapu siciline tescil edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin ise noterde düzenleme şeklinde yapılması zorunludur....

              Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Dairemizin bozma kararından sonra, eldeki dava ile birleştirilen davada ise davacı ... 18.02.1998 tarihli satış vaadi sözleşmesine dayanarak tapu iptali ve tescil, ikinci kademede ise tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece asıl dava kabul edilmiş, 280 ada 3 sayılı parsel (A) Bloktaki 2.kat 3 numaralı mesken niteliğindeki bağımsız bölüme ait tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tesciline, birleşen davadaki tapu iptali ve tescil isteminin reddine, uyarlama sonucu bulunan 11.340,33 TL tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu