Tapusuz taşınmazlarda zilyetlikten ibaret olan hakkın devri suretiyle yapılan elden bağışlama sözleşmeleri hiçbir şekilde biçim koşuluna bağlı değildir. Bu nedenle gizlenerek yapılan bağış niteliğindeki tasarruflar geçerlidir. Bu tür durumlarda 01.04.1974 tarih ½ sayılı İBK’nın uygulanma yeri yoktur. Yukarıdaki açıklama karşısında somut olaya gelince; çekişme konusu tapusuz dükkan hakkında muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davanın dinlenilme olanağı yoktur. Ne var ki; davacı taraf terditli olarak tenkis isteğinde bulunmuştur. Tenkis (indirim) davası, mirasbırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır....
Noterliğinin 21.12.2011 tarih ve ..... yevmiye numaralı vasiyetnamesi ile müvekkillerimizin saklı pay oranlarının ihlâl edildiği sabit olduğundan tenkis taleplerinin kabul edilmesi gerektiğini, müvekkilleri aleyhine hükmedilen vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin de hatalı olduğunu belirterek açıklanan ve re'sen nazara alınacak sebeplerle kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kararın eksik incelemeye ve hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 1. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır....
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacılar tarafından sözkonusu davada müteveffa kızı T3 da davalı olarak gösterilmiş ise de bu durum usul ve yasaya aykırı olduğunu, müteveffa tarafından T3' a bırakılmış bir miras bulunmadığından bu davada husumeti bulunmadığını ve davanın T3 yönünden husumetten reddi gerektiğini, davacının taleplerinin tam olarak anlaşılmadığını, vasiyetnamenin iptali ve tenkis mi talep edildiğini veyahut muris muvazaası nedeniyle tapu iptal ve tescil davası mı olduğunun anlaşılamadığını, ortada henüz devredilmiş ve tapu veya tasarruf işlemi bulunmadığından muvazaaya konu olabilecek bir husus bulunmadığını, iptali istenecek bir tasarruf olmadığını, davacılar tarafından sunulan vasiyetname iptali ve tenkis talepleri için ayrı ayrı hak düşürücü süre ve zaman aşımı süreleri dolmuş olduğundan tüm talepler yönünden ayrı ayrı zamanaşımı def' i ve hak düşürücü süre itirazlarının olduğunu, sözkonusu vasiyetname sayılı iptal sebeplerinin hiçbirini taşımadığı gibi zaten davacılar tarafından...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, tenkis davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tenkis isteği yönünden davanın kabulüne ilişkin verilen kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
B)DAVALININ CEVABININ ÖZETİ: Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın muris tarafından edinilmiş ya da onun uhdesinde bulunan bir malvarlığının olmadığını ve hiçbir zaman murisin mal varlığı içerisinde ve terekesinde yer almadığını ve mal varlığı içerisine girmemiş bir taşınmaz için tasarrufun iptali ya da buna bağlı tenkis talebinin kabul edilemeyeceğini, dava konusu evin ise murisin işlerinin bozulmasından ve hatta eşinden ayrılmasından uzun bir süre sonra 2006 yılında alındığını, davalının annesi ve anneannesinin altın ziynetlerini satarak ve dedesinden maddi yardım alarak bu evin satın alındığını savunarak davanın redini istemiştir. C)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Karşıyaka 2. Asliye Hukuk Mahkemesi' nin 01/11/2019 tarih 2016/604 Esas 2019/406 Karar sayılı ilamı ile; "Davanın REDDİNE" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - TENKİS - TEREKEYE İADE Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, terekeye iade, mirasta denkleştirme, olmazsa tenkis istemli dava sonunda Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen 14.12.2021 tarihli, 2021/416 Esas ve 2021/1229 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacılar dava dilekçelerinde, mirasbırakan babaları ... ......
Bu nedenle muvazaa hukuksal nedeniyle açılan iptal ve tescil davasının reddedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ancak davada tenkis isteğinde de bulunulduğundan bu yönde araştırma yapılması zorunludur. Bilindiği üzere tenkis(indirim)davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya Sağlar arası kazandırmaların (teberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai ) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul;miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik ) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile, iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur....
Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve sübjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya TMK'nın 565. maddesinin 1, 2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken TMK'nın 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak almanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Dairemizce verilmiş olan 26/12/2019 tarih ve 2019/2115 esas 2021/2779 karar sayılı kaldırma kararı sonrası ilk derece mahkemesince yapılan yargılamada;"...Açılan dava, vasiyetnamenin iptali, kademeli olarak ise tenkis istemine ilişkindir. Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa,tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa,. tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise, tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa ölüme bağlı tasarrufun iptaline karar verilir. Bilindiği üzere; davranışlarının, eylem ve işlemlerinin sebep ve sonuçlarını anlayabilme, değerlendirebilme ve ayırt edebilme kudreti (gücü) bulunmayan bir kimsenin kendi iradesi ile hak kurabilme, borç (yükümlülük) altına girebilme ehliyetinden söz edilemez....
O zaman davalıdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca süratle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, karar tarihindeki rayice göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak naktin ödetilmesine karar verilmelidir....