"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS, VASİYETNAMENİN TENFİZİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, asıl davada; mirasbırakan eşi ...’in ... 1. Noterliği’nin 31.03.1998 tarih ve 5298 yevmiye no’lu vasiyetnamesi ile maliki olduğu 1741 parsel sayılı taşınmazını davalı vakfa vasiyet ettiğini, mirasbırakanın anılan ölüme bağlı tasarruf ile saklı payına tecavüz oluştuğunu ileri sürerek, tasarruf nisabını aşan kısmın tenkisini istemiş, birleştirilen davaya yönelik; davanın reddini savunmuştur. Davalı, asıl davanın bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, taşınmazın halen mirasbırakan adına kayıtlı olduğunu, mal kaçırma amacı bulunmadığını, vakfın kamuya yararlı kuruluşlardan olduğunu, yapılan kazandırma ile davacının saklı payının ihlal edilmediğini bildirip davanın reddini savunmuş, birleştirilen davada; mirasbırakan ...’ın, ... 1....
Noterliğince düzenlenen 10.12.1993 tarih ve 41677 yevmiye No.lu vasiyetnamesinin açılıp okunmasına karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, yasal sürenin sona erdiğini ve ayrıca açılan vasiyetnamenin iptali davasının reddine karar verildiğini, verilen ret kararının kesinleşmiş olduğunu, diğer mirasçılar tarafından vasiyetnamenin iptali ve benzeri hususlarda herhangi bir dava açılmadığını belirterek, vasiyetnamenin tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II. CEVAP Davalı ... ile ...; vasiyetnamenin saklı paylarını ihlal ettiğini, tenkise tabi olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemişlerdir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin 10.06.2016 tarihli ve 2013/513 Esas, 2016/1007 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne, tarafların müşterek murisi Mehmet Akif Korkusuz'un Malatya 1. Noterliğinin 10/12/1993 tarih 41667 yevmiye No.lu düzenlenme şeklinde vasiyetnamesinin tenfizine karar verilmiştir. IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ A....
Ölüme bağlı tasarruflar (vasiyetnameler) mutlak tenkisine tabi tasarruflardır. Bu durumda davanın TMK'nun 565.maddesi gereğince tenkis hükümlerine göre incelenmesi gerekir. Tenkiste, tasarrufa konu malın paylaşımı yönünden araştırma yapmak için sabit tenkis oranı belirlenmelidir. Sabit tenkis oranı, 11.11.1994 gün ve 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ile "tasarrufun tümünün değeri ile davalılara yapılan fazla teberru arasında kurulan orandır". Sabit tenkis oranı ile el atılan saklı payın, tasarrufun değerine oranı ile bunun her davalıya yapılan tasarruf tutarları yönünden ayrı ayrı belirlenmesi gerekir. İkinci olarak, temlike konu malın kıymetine noksan gelmeden bölünmezliğinin mümkün olup olmadığı saptanır. Tasarrufa konu mal, sabit tenkis oranında bölünebilir ise bu kısımların bağımsız bölüm olarak taraflar adına tesciline karar verilmelidir....
Mahkemece, tenkis isteği yönünden Torbalı Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/547-659 E.K. sayılı dosyasında vasiyetnamenin mirasçı davacının huzurunda 13.07.2010 tarihinde açıldığı bu durumda 1 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesi ile davanın reddine; vasiyetnamenin iptali bakımından ise ölüme bağlı tek taraflı irade açıklaması niteliğinde olan vasiyetnamenin muvazaa sebebiyle 4721 sayılı TMK. nun 557. maddesi kapsamında iptali istenemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, tetkik hakimi ..........'ün raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi, Gereği görüşülüp, düşünüldü....
Dava, vasiyetnamenin iptali olmadığı taktirde tenkis talebine ilişkindir. Mirasçılık ve mirasın geçişi mirasbırakanın ölüm tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir (4722 s. Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun m. 17). Mirasbırakan 1.1.2002 tarihinden önce ölmüşse 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi hükümlerinin, 1.1.2002 tarihinden sonra ölmüşse 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun ilgili hükümlerinin uygulanması gerekir. Bilindiği üzere; tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; mirasbırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır....
Bundan ayrı olarak; her ne kadar tenkis talebinin kabulü yönünde hüküm kurulmuş ise de; tenkis ilkeleri uyarınca bir araştırma ve inceleme yapılmadan hüküm tesisi yoluna gidilmiştir. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; mirasbırakanın ölüme bağlı veya sağlararası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile, iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur....
Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve sübjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya Medeni Kanunun 565. maddesinin 1.2. ve 3.bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken Medeni Kanunun 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2021 NUMARASI : 2012/346 E, 2021/147 K DAVA KONUSU : Vasiyetnamenin İptali-Tenkis, Tapu İptali ve Tescili-Tenkis KARAR : AFYONKARAHİSAR 2....
Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve sübjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya TMK'nın 565. maddesinin 1, 2 ve 3 bentlerinde gösterilenler) veya saklı payın ihlal kastının varlığı kesin olarak anlaşılan diğerlerinde özellikle muayyen mal hakkında tenkis uygulanırken TMK'nın 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek davalı mahfuz hisseli mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan mahfuz hisseden fazla olarak almanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....
Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemesi, mirasbırakana veya aile üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülükleri önemli ölçüde yerine getirmemesi halinde mirasbırakanın yapacağı ölüme bağlı tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkartabilir. Mirasçılıktan çıkartılan (ıskat edilen) kimse mirastan pay alamayacağı gibi tenkis davası da açamaz. Ölüme bağlı tasarrufta mirastan çıkarma sebebi gösterilmişse ıskat geçerlidir. Mirastan çıkarma sebebinin varlığını ispat etmek çıkarmadan yararlanan mirasçıya ait bulunmaktadır. TMK'nın 512/3. maddesinde "Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur" düzenlemesine yer verilmiştir....