Burada yasa koyucunun amacı, ölüme bağlı tasarrufu mümkün olduğunca ayakta tutmaktır. Ölüme bağlı tasarruflarda butlan yaptırımının bulunmaması, "favor testamenti" prensibinden kaynaklanmaktadır (A.M.Kılıçoğlu-Miras Hukuku-sf.178). Somut olayda, dava konusu Gerede Noterliği'nin 13.07.1987 tarih ve 7825 sayılı vasiyetnamesinde Noter imzasının bulunmadığı sabit ise de, bu husus TMK.'nun 557. maddesi hükmü gereğince, vasiyetnamenin iptali davasına konu edilmediğinden sonuç olarak usul ve yasaya uygun olan mahkeme hükmünün onanması gerekmiştir. ..." 4. Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 01.10.2019 tarih ve 2018/8011 Esas, 2019/7291 Karar sayılı kararının ilgili kısmı şöyledir: "... Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde; davacılar dava dilekçesinde, davaya konu vasiyetnamenin mirasbırakanın aldatılması sonucunda düzenlendiğini ileri sürerek, iptalini talep etmişlerdir....
‘Mirastan Doğan Davalarda Yetki’ başlığını taşıyan 6100 sayılı HMK’nın 11. maddesiyle, terekenin paylaşılmasına, yapılan paylaşma sözleşmesinin geçersizliğine, ölüme bağlı tasarrufların iptali ve tenkisine, miras sebebiyle istihkaka ilişkin davalar ile mirasçılar arasında terekenin yönetiminden kaynaklanan davalar ve terekenin kesin paylaşımına kadar mirasçılara karşı açılacak tüm davalar bakımından miras bırakanın son yerleşim yeri mahkemesinin kesin yetkili olduğu hüküm altına alınmıştır. Görüleceği üzere, madde metninde tahdidi bir sayıma gidilmiş olup, zikredilen kesin yetki kuralı sadece bu madde kapsamında sayılan davaları kapsamaktadır. Davacılar, ...’ün vasiyetnamesi gereğince, murislerine ödenen iradın günün koşullarına göre uyarlanmadığını ve bu nedenle murise eksik ödeme yapıldığını iddia etmektedirler. İddianın ileri sürülüş biçimi itibariyle uyuşmazlık, yukarıda zikredilen maddede tahdidi olarak sayılan davalardan hiçbirisine girmemektedir....
(TMK m. 565) Miras bırakanın TMK'nın 564. maddesinde belirlenen saklı paya tecavüz edip etmediği bulunan bu rakam üzerinden hesaplanır. Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve sübjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez....
mirastan feragat sözleşmesinin iptaline karar verilen yerel mahkeme kararının usul, yasa ve Yargıtay içtihatlarına aykırılık oluşturduğunu, kabul etmemekle birlikte bir şekil eksiliğinin kabulü halinde bile düzenlenme şeklinde noter aracılığıyla ve tanıklar huzurunda düzenlenen ölüme bağlı tasarrufların, nispeten yasal düzenlemelerinde karışık olması nedeniyle noterler tarafından yapılacak şekil eksikliklerinde ölüme bağlı tasarrufların geçersiz kılacak şekilde değil, geçerliliğini sağlayacak şekilde yorumlanarak ayakta tutulmasının, taraf iradelerini etkilemeyen şekil eksikliklerinde ölüme bağlı tasarrufların geçerli kabul edilmesinin mevzuat ve yargıtay içtihatları uyarınca kabul edildiğini belirterek ilk dereceli mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF ve İSTİNAF SEBEP VE GEREKÇESİ: Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, Mahkemenin zaman aşımı ve hak düşürücü süre yönünden yapmış olduğu değerlendirme hatalı olup, miras bırakan muvaazalı temliki 01/01/2002 tarihinden önce yaptığını, bu nedenle kararın kaldırılması için istinaf talebinde bulunmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Alaçam Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/254 Esas, 2020/249 Karar sayılı dava dosyasında verilen Ölüme Bağlı Tasarruf (Tenkis) talebinin reddine karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurması üzerine, dosyanın yapılan inceleme sonucunda; İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen deliller ile duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere göre; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; Ölüme Bağlı Tasarruf (Tenkis) istemine ilişkindir....
Miras, miras bırakanın ölüm günündeki hükümlere göre mirasçılarına intikal eder. (4722 S.K. m. 17) Miras bırakan Kemal 20.5.2001 günü ölmüştür. 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin 518. maddesi, mirasın bütün malları kapsamak üzere ölenin son yerleşim mahkemesinde açılacağını, ölüme bağlı tasarruflarının iptali, tenkis ve mirasın taksimi ile miras sebebiyle istihkak davalarının da bu mahkemede görüleceğini hükme bağlamıştır. Miras bırakan emekli avukattır. Toplanan delillerden ölene kadar Maltepe'de oturduğu anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında yerleşim yeri Kartal'dır. Dava mirasta iade ve tenkise ilişkindir. Yetki kesindir. Mahkemece işin esasının incelemesi gerekirken Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 13. maddesinden söz edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Sonuç : Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 7.7.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Kanunda vasiyetname ve miras sözleşmesi dışında başka bir ölüme bağlı tasarruf şekli veya tipi düzenlenmemiştir. Burada da ayni haklarda olduğu gibi sınırlı sayı (numerus clausus) ilkesi geçerlidir. Bu nedenle ölüme bağlı hukuksal işlemlerde çok sıkı tasarruf şekilleri vardır. Miras bırakan ölüme bağlı tasarruf ile mirasçı atayabileceği gibi belirli bir mal da bırakabilir; ancak, somut olayda dava konusu taşınmazın 2.500 m2'lik bölümünün davacıya bırakıldığına dair ölüme bağlı bir tasarruf da bulunmamaktadır. Ayrıca murisin ölümünden sonra, diğer mirasçıların dava konusu yerdeki paylarını davacıya devrettiklerine dair bir sözleşme de bulunmamaktadır. Kaldı ki, TMK'nın 677. maddesi uyarınca terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği de yazılı şekle bağlıdır. Tüm bu açıklama ve yasal düzenlemeler karşısında dava konusu iddianın tanık delili ile kanıtlanması olanağı bulunmamaktadır....
İlgili Hukuk 1.743 sayılı Türk Kanunu Medenisi’nin 507 inci maddesi şöyledir: "Aşağıdaki tasarruflar, ölüme bağlı teberrular gibi tenkise tabidir. 1 – İadeye tabi olmamak üzere miras hissesine mahsuben cihaz, teessüs masrafı yahut mal terki şeklinde vaki ölüme bağlı olmayan teberrular. 2 – Miras haklarının berveçhi peşin tasfiyesi maksadiyle yapılan teberrular. 3 – Hibe edenin, kayıtsız ve şartsız rücua hakkı olan hibeler ile adet üzere verilen hediyeler müstesna olarak, vefatından evvelki bir sene içinde yapılmış hibeler. 4 – Mahfuz hisse kaidelerini bertaraf etmek kasdiyle yapıldığı aşikar olan temlikler. " 2. 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi’nin 512 inci maddesi şöyledir: "Tenkis, mahfuz hisse tamam oluncaya kadar evvel emirde ölüme bağlı tasarruflardan ve kafi gelmediği takdirde en son tarihli olandan başlıyarak en evvel vakı olana doğru çıkmak şartiyle, ölüme bağlı olmayan teberrular üzerinden icra edilir." 3.Bilindiği üzere, mirasçılık ve mirasın geçişi miras...
Karşılaştırıldı.HH Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlararası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile, iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur. Miras bırakanın borçları, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin 743 sayılı Yasa uygulanacaksa bir aylık 4721 sayılı Yasa uygulanacaksa 3 aylık nafakası, terekenin defterinin tutulması, mühürlenmesi, cenaze masrafları gibi giderler de pasifidir....
E)DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, vasiyetnamenin iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince Bursa Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğundan bahisle davanın usulden reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. 4721 s. TMK 576.maddesinde "Miras, malvarlığının tamamı için mirasbırakanın yerleşim yerinde açılır. Mirasbırakanın tasarruflarının iptali veya tenkisi, mirasın paylaştırılması ve miras sebebiyle istihkak davaları bu yerleşim yeri mahkemesinde görülür." 6100 s. HMK 11/1- a .maddesinde "Aşağıdaki davalarda, ölen kimsenin son yerleşim yeri mahkemesi kesin yetkilidir. Terekenin paylaşılmasına, yapılan paylaşma sözleşmesinin geçersizliğine, ölüme bağlı tasarrufların iptali ve tenkisine, miras sebebiyle istihkaka ilişkin davalar ile mirasçılar arasında terekenin yönetiminden kaynaklanan davalar." şeklinde düzenleme bulunmaktadır....