Şu haliyle, anılan kişilerin mallarına gelen zararlar dışında kalan ölüm ve yaralanmaya ilişkin cismani zararlar ise sigortacının sorumluluğu kapsamında bırakılmış; böylece tehlike sorumlusunun yakınlarının dahi belirtilen anlamda sigorta kapsamında olduğu benimsenmiştir. Durum bu olunca, işletenin; eşinin, usul ve fürunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin ölümü veya yaralanmaları halinde bundan kaynaklanan zararlarının zorunlu sigorta kapsamında olduğu kabul edilmelidir. Araç sürücüsünün veya yakınlarının talepleri ise 92. madde kapsamında yer almamakla sigortacının sorumluluğu kapsamında kabul edilmiştir. Destekten yoksun kalma tazminatı, 6098 sayılı BK'nın 53/III. maddesinde düzenlenmiş olup; "Ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir" şeklinde hükme bağlanmıştır....
Aynı Kanun’un tazminatın indirilmesini düzenleyen 52. maddesi ise; “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir”. Görüldüğü üzere kanun koyucu hakime tazminat miktarını belirlerken tarafların durumunu gözeterek geniş bir yetki alanı sunmuş ise de cismani zararlar için ise hakimin bu derece geniş yetkisinin bulunmadığı Kanun’un devam maddelerinde karşımıza çıkmaktadır. Buna göre “Özel durumlar” başlıklı ölüm ve bedensel zarar hâlleri için ayrı düzenleme getirilmiştir. Kanun’un 53. maddesi ölüm hâlinde; 54. maddesi ise bedensel zarar durumunda istenebilecek olan tazminat kalemlerini hüküm altına almıştır....
Mahkemece, yaptırılan bilirkişi incelemesinin sonucu alınan 10.8.2007 2009/5359-2010/3234 tarihli rapordaki kıdem tazminatı olarak saptanan 8.961.74 YTL'ye hükmedilmiştir. Oysa davacı ... işlerinde çalışan kabin memuru olduğundan kıdem tazminatı talebinde bulunamaz. Davacı BK. 345.maddesi gereği tam bir tazminat isteyebilir. Mahkemece BK. 345.maddesi gereği talep edebileceği tazminat saptanıp sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, kıdem tazminatına hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı lehine BOZULMASINA, peşin alınan 121.00 TL temyiz harcının istek halinde iadesine, 15.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 52. (818 sayılı BK 44.) maddesine göre zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hakim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Somut olayda davaya konu kaza tespit tutanağından davacının kask takmadığı belirtilmiş olup, mahkemece hükme esas alınan ... raporundan davacının maluliyetinin baş kısmından yaralanmasından kaynaklandığı anlaşılmıştır. Davacının motosiklete kasksız olarak binmiş olması halinde BK 44. maddesi uyarınca zarar görenin müterafik kusuru kabul edilmesi ve bu nedenle %20 oranında bir indirim yapılması gerekir....
(Muhalif) (Muhalif) -KARŞI OY- Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Çoğunluğun hatır taşıması indiriminin, dairemiz uygulaması istikametinde %20 olması gerektiği yönündeki bozmasına katılmakla beraber, müterafik kusur ve hatır taşıması indiriminin, güncellenmiş ödemenin hesaplanan tazminattan önce düşülüp sonra indirilmesi yönündeki indirim sıralamasına ilişkin bozmasına katılmıyoruz. Tazminatın kapsamını belirleme biçimi ve tazminattan yapılacak indirimler ve sıralaması TBK 51 ve 52. (818 Sayılı BK 43-44 Mad) Maddelerinde düzenlenmiştir. TBK 51. Maddesine(BK 43. Mad.) göre hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak tazminatı belirleyecektir. Bir başka anlatımla hakim durumun gereği ve özellikle tarafların kusurlarının ağırlığını göz önüne alarak tazminatı belirleyecektir. Böylece tazminat belirlendikten sonra Karayolları Trafik Kanunu’nun 87....
Davalı vekili, olayın şiddetli fırtınadan kaynaklandığını, tazminat miktarı fahiş olup, BK.’nun 43. maddesi uyarınca indirim yapılması gerektiğini, icra inkâr tazminatı istenemeyeceğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporuna ve kusur durumuna göre, davalının yeterli tedbir almadığı, olay tarihindeki rüzgârın afet niteliğinde olmadığı, BK.’nun 58. maddesi uyarınca taşınmaz sahibinin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davalının takibe itirazının 2.210.00 TL asıl alacak üzerinden iptaliyle takibin devamına, şartları oluşmadığından icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir....
Somut olayda, kaza tarihinde 20 yaşında ve bekar müteveffa ...’ın ailede tek çalışan olduğu bu nedenle kardeşlerine de destek olduğu davacılarca iddia edilmiş, Mahkemece davacı kardeş ... için destek tazminatı talebinin kabulüne karar verilmiş ise de, tüm dosya kapsamından müteveffanın kardeşine düzenli ve eylemli maddi anlamda bir katkısı bulunup, bulunmadığı, müteveffa ...’ın yardım etmediği takdirde kardeşinin yoksulluğa düşeceği, kardeşin müteveffanın desteğine ihtiyaç halinde olduğu ispatlanamadığından, davacı kardeş ...’in destekten yoksun kalma tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davacı ... için destek tazminatı isteminin kabulü doğru görülmeyip bozma nedeni yapılmıştır....
Ancak, davada BK.98.md.yollamasıyla BK.44.maddeye göre hükmedilen tazminatın belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden inkar tazminatına hükmedilemeyeceğinin gözönünde bulundurulmaması doğru değilse de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden; hüküm fıkrasının inkar tazminatına ilişkin 3.paragrafının tamamen iptal edilerek (davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine) demek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 183,00 TL.bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 15.4.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 1100,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
-2- 2008/5364 2009/7747 davalılara 2.9.2004 tarihinde poliçe limiti dahilinde 30.000 YTL destekten yoksun kalma tazminatı ödenmiştir. Bu ödemeden sonra, Mersin İş Mahkemesi'nin 2005/586-1073 sayılı davası ile, Bağkur Genel Müdürlüğü tarafından davacı sigorta şirketi ile sigortalısı aleyhine açılan davada; haksahiplerine bağlanan ölüm aylığının peşin sermaye değeri ile cenaze yardımının 5/8 kusur oranına (sigortalının kusuruna) isabet eden 22.327.831.611 TL'sı talep edilmiş, mahkemece 18.11.2005 günlü kararla davanın kabulüne karar verilmiş, davacı sigorta şirketince faiz ve masraflarla birlikte toplam 31.476 YTL alacak, 31.5.2006 tarihinde Mersin 3. İcra Müdürlüğünün 2006/3217 sayılı takip dosyasına ödenmiştir. Olay tarihini kapsayan 13.08.2005/2006 vadeli 7240-0210-00000 136 Poliçeden ölüm halinde kişi başına poliçe teminatı 30.000YTL olup, bu miktarı davacı sigorta davalılara ödemiştir....