Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

bonoları keşide etmediğini, takibe dayanak bonoların üzerinde yer alan imzaların kendisine ait olmadığını, ödeme emrini 11/01/2021 tarihinde tebliğ aldığını, alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, imzaya, yetkiye, borca ve ferilerine karşı itirazının kabulü ile ihtiyaten takibin durdurulmasına, ödeme emrinin ve takibin iptaline, alacağın % 20' sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir....

B.İstinaf Sebepleri Borçlu istinaf başvurusunda; yerel mahkemece icra dairesinin yetkisizliği şeklinde hüküm kurulduğunu ancak vekalet ücretinin eksik hesaplandığını, borçlunun yabancı uyruklu olduğunu ve başlatılan takibin iptali gerektiğini, senet aslının davacı tarafından icra dairesine sunulmadığını, bu sebeple söz konusu takibin usulüne uygun olarak yapılmadığını ve iptali gerektiğini, takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur. C....

    Dairesi'nin 08/06/2017 tarih ve 2017/973 E. 2017/1060 K. sayılı kararı ile takibin mirasçılar hakkında 20.04.2015 tarihinde başlatıldığı, şikayetçi borçlulara ödeme emrinin 29.04.2015 tarihinde tebliğ edildiği, 04.05.2015 tarihinde mirasın reddinin tesbit ve tesciline karar verildiği, mirasın reddine ilişkin ilamın, takibin kesinleşmesinden sonra alınması nedeniyle, borçluların talebinin borca itiraz olarak nitelendirilmesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile borçluların istinaf talebinin HMK'nun 353/1/b/3 maddesi gereğince kabulü ile....... Mahkemesi'nin 2016/1188 Esas-2017/29 Karar sayılı ilamının ortadan kaldırılmasına, şikayetin kabulüne ve ...... dosyası ile yapılan icra takibin davacı borçlular yönünden iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığını, müvekkilinin kredi alacağının ödenmemesi nedeniyle alacağını tahsil için takip yapmasının doğal olduğunu, imzaya ve borca itirazın kötüniyetli olduğunu, Güven Varol tarafından açılan çek iptali davasında şirket yönünden feragat nedeniyle ret kararı verildiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. İlk derece mahkemesi; davacı borçlu T2 ödeme emrinin 05/09/2019 tarihinde, diğer borçlu T1 Tem.İnş.Hayvancılık San. ve Tic. Ltd....

      Ne var ki bu kural itiraz tarihi itibariyle diğer borçlu hakkında onun için genel yetkili yerleşim yeri icra dairesinde takip yapılmış olması ve icra dairesinin yetkisinin kesinleşmiş olması halinde uygulanabilir. Davacının itiraz ettiği tarih itibariyle yerleşim yeri Ankara olan diğer borçluya tebligat yapıldığı ve bu borçlu yönünden takibin ve icra dairesinin yetkisinin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Ancak takip dosyasında durum farklıdır. Takip 18/03/2021 tarihinde başlatılmış, bu tarihte diğer borçlu kooperatife ödeme emrinin tebliği talep edilmiş ancak davacıya ödeme emrinin tebliği talep edilmemiş, diğer borçlu yönünden takip kesinleştikten sonra 19/04/2021 tarihinde davacıya ödeme emrinin tebliği talep edilmiştir. Diğer bir ifadeyle alacaklı taraf yerleşim yeri Ankara olan borçlu yönünden takibi kesinleştirdikten sonra davacıya ödeme emri tebliğ ettirmiş böylece yetki itirazını getirme olanağını elinden almış olup bu husus iyi niyetli bir davranış değildir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : İcra dosyasının incelenmesinde; davalı -alacaklının davacı-borçlular hakkında 30/04/2015 tanzim 24/04/2019 vade tarihli 4.000.000,00 TL bedelli senetten kaynaklanan 1.687.401,00 TL asıl alacak ve 38.061,00 TL işlemiş gecikme cezasına dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığı, çıkarılan örnek 10 nolu ödeme emrinin davacılara 25/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davanın da 29/07/2019 tarihinde yasal süresinde açıldığı anlaşılmıştır Davacı taraf dilekçesinde ödeme emrine itirazı ile birlikte yetki, borca ve imzaya itiraz etmiş olup, mahkemece ödeme emrine yönelik itiraz kabul edilerek ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir....

      CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlu şirket tarafından 26/12/2020 tarihinde süresi içerisinde yetkiye ve borca itiraz edilmesi üzerine 30/12/2020 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiğini, aynı gün taraflarınca verilen talep dilekçesi ile borçlunun yetki itirazı kabul edilerek dosyanın yetkili Gaziantep İcra Dairelerine gönderilmesinin talep edildiğini, müdürlüğün 31/12/2020 tarihli kararıyla da talep doğrultusunda dosyasının Gaziantep İcra Dairelerine gönderilmesine karar verildiğini, takip yetkiye ve borca itiraz dolayısıyla durmuş olduğundan duran takip yönünden söz konusu dava ile ödeme emrinin iptalinin talep edilmesinin hukuki bir kıymetinin bulunmadığını, borçlunun ödeme emrinin iptali talebinin kötü niyetli olduğunu, ayrıca dosya yetkili icra dairesine gönderildiğinde borçluya yeniden ödeme emri tebliğe çıkarılacağını ve yetkisiz icra müdürlüğünün yaptığı işlemlerin geçersiz olacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki “borca itiraz” talebinden dolayı yapılan yargılama sonunda; Keşan İcra Hukuk Mahkemesi’nin “şikayetin kabulüne, ödeme emrinin iptaline” dair verilen 12/07/2013 gün ve 2013/117 E., 2013/170 K. sayılı karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 02/12/2013 gün ve 2013/32000 E., 2013/38187 K. sayılı kararı ile; "…İİK.'nun 168/5. maddesi hükmüne göre, borçlunun, borca yönelik itirazlarını ödeme emri tebliğinden itibaren yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Somut olayda, alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, borçlu ...'ye örnek 10 numaralı ödeme emrinin 22.05.2013 tarihinde tebliğ edildiği, adı geçenin ise İİK.nun 168/5.maddesinde öngörülen 5 günlük yasal süre geçtikten sonra 31.05.2013 tarihinde icra mahkemesine başvurarak borca itiraz ettiği anlaşılmaktadır....

        Takibin başlatıldığı İstanbul Anadolu İcra dairelerinin iş bu takipte yetkili olmadığı ve takibin yetkisiz icra dairesinden başlatıldığı tartışmasızdır. 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanunun 1. Maddesi uyarınca bu kanunun amacı; "Abonelik sözleş- melerinden ve bu sözleşmelerin ifası amacıyla tüketiciye sunulup bedeli faturaya yansıtılan mal veya hizmetten kaynaklanan para alacaklarına ilişkin haciz yoluyla ilamsız icra takiplerinin, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) bünyesinde oluşturulan Merkezî Takip Sistemi üzerinden başlatılmasına ve haciz aşamasına kadar yürütülmesine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.” Aynı kanunun 4.maddesinde, "Merkezi Takip Sistemindeki takip talebinin doldurulması ve sisteme kaydedilmesi ile takibin başlatılacağı," 5. maddesinde ödeme emrinin borçluya tebliğ şekli ve 7. Maddesinde ödeme emrine itiraz üzerine yapılacak işlemler düzenlenmiştir....

        Alacaklı tarafından, çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda; yetkiye ve borca itirazda bulunduğu, mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İcra dosyasının incelenmesinde; borçlu adına çıkarılan ödeme emrinin 07/01/2022 tarihinde bila tebliğ iade edildiği, 30/12/2021 tarihinde borçlu vekilinin icra dosyasına vekaletname ve itiraz dilekçesi sunduğu, davacı - borçluya tekrar çıkartılan ödeme emri tebligatının ise, 15/02/2022 tarihinde tebliğ edildiği , uyuşmazlık konusu davanın 10/01/2022 tarihinde açıldığı görülmektedir. Borçlunun şikayeti İİK.nun 168/3.maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük sürede icra mahkemesine bildirilmelidir. İtiraz süresinin başlaması için borçluya ödeme emri tebliği zorunlu olup, takibi öğrenmiş olması süreyi başlatmaz....

        UYAP Entegrasyonu