Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece;"Takibin iptali talebinin reddine, ödeme emrinin iptali talebinin kabulüne, kötü niyet tazminatı talebinin reddine,..." şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....

İcra Müdürlüğünün 2018/9008 Esas sayılı dosyasından 02.10.2019 tarihinde, ihtiyati haciz talepli kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığını, söz konusu dosyadan tanzim edilen örnek 10 ödeme emrinin e tebligat yolu ile 06.05.2019 tarihinde taraflarına tebliğ edildiğini, ödeme emrinin vekil olarak taraflarına tebliğinin hatalı olduğunu, vekile ödeme emri tebliğinin Avukatlık Kanunun uygulanmasına dair Yönetmeliğin 18. maddesinde yeri ve uygulamasının bulunmadığını, müvekkilinin taraflarına verdiği vekaletnamede ödeme emri tebliğ alınmasına ilişkin bir yetki bulunmadığını, icra dosyasında müvekkili adına sunulmuş vekaletname olmamasına rağmen ve vekaletnamede, ödeme emri tebellüğü hususunda yetkilendirilmemelerine rağmen ödeme emrinin vekil olarak taraflarına tebliğinin hatalı olduğunu, ayrıca ödeme emri ekinde takibe müstenit belgeler bulunmadığını, İİK 'nun 58. maddesi uyarınca takibe konu alacak ile ilgili belgelerin tasdikli birer suretinin ödeme emrine eklenmesi zorunluluğunun...

Herhangi bir kamu borcu nedeniyle ödeme emri düzenlenip tebliğ edilerek borçluya ödeme emrine karşı yasal yollara başvurması veya mal beyanında bulunması için imkan tanınmadan, doğrudan mal varlığına haciz konulması 6183 sayılı Kanunun sistematiğine uymayıp ödeme emrine karşı ileri sürülebilecek iddialardan kişileri yoksun kılacaktır....

    YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı adına düzenlenen ... tarih ve ... numaralı ödeme emrinin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......

      aşımına uğradığından, … ve … takip numaralı ödeme emirlerinin sözü edilen kısımları ile … takip numaralı ödeme emri içeriği kamu alacağının iptali yolundaki Vergi Mahkemesi kararının ilgili hüküm fıkrasına yöneltilen istinaf başvurusu değinilen gerekçeyle reddedilmiştir Dava konusu … takip numaralı ödeme emri içeriği kamu alacağıyla ilgili olarak asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirleri usule uygun bir şekilde tebliğ edilerek kesinleştirildiği ve ödenmeyen kamu alacağının yapılan araştırma neticesinde tahsil imkanı bulunmadığı anlaşıldığından davacı adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusu kabul edilerek Vergi Mahkemesi kararının değinilen hüküm fıkrası kaldırıldıktan sonra dava bu yönden reddedilmiştir....

        Mahkemece her ne kadar yetkili icra müdürlüğünce davalı borçlulara ödeme emri tebliğ edilmediği, ödeme emri bulunmaması sebebiyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş ise de, ... 2. İcra Müdürlüğü'nün 21.05.2015 tarihli yazısında "..UYAP kayıtlarına göre borçlulara ödeme emrinin gönderildiği, 31.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, 13.08.2014 tarihinde borca ve faize itiraz dilekçesinin sisteme kaydedildiği tespit edilmiş olup tebligata ilişkin yapılan UYAP sorguları ile borçlu vekilinin itiraz dilekçesi de ekte gönderilmiştir" denilmek suretiyle borçlulara ödeme emrinin gönderildiği ve tebliğ edildiği tespit edilmiştir. Bu durumda mahkemece, icra dosyasının aslı getirtilerek icra müdürlüğünün yazısında belirtildiği üzere yetkili icra dairesince ödeme emri gönderilmiş ve ödeme emrine itiraz var ise işin esasına girilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

          Bu istek üzerine düzenlenen 13 örnek ödeme emri kiracı ...'a 28.07.2010 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen kiracı ...'a tebliğ edilmemiştir. İİK.'nun 269. maddesinde ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun itiraz sebeplerini icra dairesine bildirmesi üzerine yasal ödeme süreleri geçtikten sonra alacaklının merciiden tahliye isteyebileceği öngörülmüştür. Davalı kiracı ...'a ödeme emri tebliğ işlemi yapılmadığından anılan maddedeki süreler işlemez. Davalının haricen takibi öğrenip, icra dairesine itiraz etmesi, yasanın emredici hükümleri karşısında duruma etkili değildir. Tahliye istemi bölünemeyeceğinden alacaklının itirazın iptali ve tahliye takibinde bulunması gereksiz ve geçersiz olup, istemin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir....

            İcra Müdürlüğünün 2020/10881 esas sayılı takip dosyası ile genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emri gönderilirken hata yapıldığını ve borçlulara kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte gönderilen Örnek 10 ödeme emri gönderildiğini, takip açılışı sırasında 07.07.2013 düzenlenme tarihli ve 10.10.2013 ödeme vadeli senedin takip dayanağı belge olarak sunulduğunu, müvekkilinin Örnek -7 ödeme emri oluşturulmasını talep ettiği halde icra dairesince Örnek 10 ödeme emri gönderildiğini, icra müdürlüğünün alacaklı vekilinin talebi ile bağlı olduğunu, icra müdürlüğü tarafından yapılan hata sonucu, takip borçlusu T4 tarafından, bononun zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle takibin iptali davası açıldığını, alacağın zaman aşımına uğramadığını ve ilamsız takip yapılabileceğini, taraflarınca icra müdürlüğünce yapılan hatanın düzeltilerek borçlulara Örnek-7 ödeme emri gönderilmesinin talep edildiğini, icra müdürlüğünce takip dosyasına ilişkin olarak açılan takibin iptali davası...

            İLGİLİ MEVZUAT : 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle ''Ödeme emri'' başlıklı 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı hüküm altına alınmış olup, ''Ödeme emrine itiraz'' başlıklı 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı iddialarıyla dava açabileceği hükmüne yer verilmiştir. Ödeme emrine konu alacağın dayanak işlemine karşı dava açılmış ise, bu davanın sonucuna göre ödeme emrinin hukuki denetiminin yapılması gerektiği açıktır....

              Davanın yasal dayanaklarından olan 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir. Diğer taraftan, davanın konusunun kalmadığından bahsedebilmek için, dava açıldıktan sonra meydana gelen bir olay nedeniyle dava konusunun ortadan kalkması; eş söyleyişle tüm tarafların, davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmaması gerekir....

                UYAP Entegrasyonu