Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece İİK.nun 269. maddesine göre takip adi kiralara veya hasılat kiralarına mütedair olur ve alacaklı da talep ederse ödeme emrinin Borçlar Kanununun 260 ve 288 inci maddelerinde yazılı ihtarı ve kanuni müddet geçtikten sonra icra mahkemesinden borçlunun kiralanan şeyden çıkarılması istenebileceği tebliğini ihtiva edeceğinin hüküm altına alındığı, açıklanan kanun hükmüne göre kira kontratını kefil sıfatıyla imzalayan davacı adına örnek 13 ödeme emri düzenlenerek gönderilmesinde usul ve yasaya uymayan bir yön bulunmadığı, kefile örnek 13 ödeme emri gönderilemeyeceğine ilişkin aksi yönde bir kanun düzenlemesi bulunmadığı anlaşıldığından şikayetin reddine karar verilmiştir....

Vergi Mahkemesince verilen ... gün ve E:...; K:... sayılı kararın; idari itirazın tahakkuklar için geçerli olduğu, ödeme emrinin iptali istemiyle doğrudan dava açılabileceği öne sürülerek bozulması istenilmektedir. Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir. Tetkik Hakimi ...'in Düşüncesi: Uyuşmazlık, davacı Şirkete ait antrepodan eksik çıkan eşyaya ilişkin olarak Gümrük Yasasının 109'uncu madesine göre tahakkuk ettirilen tazminatın tahsili amacıyla davacı Şirket adına ödeme emri düzenlenmesine ilişkindir. 6183 sayılı Yasa hükümlerine göre düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle ya mahkemede dava açılmalı, ya da İdari Yargılama Usulü Kanununun 11'inci maddesine göre bir üst mercie başvurulması gerekir. Olayda ise, ödeme emrine karşı süresi içinde mahkemeye dava açıldığı görülmektedir....

    Yükümlü şirket adına düzenlenerek ... tarihinde tebliğ edilen ve dava konusu edilmeyerek kesinleşen ödeme emrine dayanılarak uygulanan haciz işleminin iptali istemiyle açılan davayı Danıştay Dokuzuncu Dairesinin bozma kararına uyarak yeniden yaptığı inceleme sonucunda, kendisine ödeme emri tebliğ edilen ... isimli şahsın şirketi temsile yetkili olmadığı, ödeme emri tebliğinin usulüne uygun şekilde yapılmaması nedeniyle ödeme emrinin kesinleştiğinden bahsedilemeyeceği ve uygulanan haciz işleminin yasal olmadığı gerekçesiyle kabul ederek haciz işlemini iptal eden mahkeme kararını onayan Danıştay Dokuzuncu Dairesinin 17.4.1996 gün ve 1996/1462 sayılı kararının; ödeme emri tebliğ edilen ...'nin tebligatı müdür sıfatı ile kabul ettiği, ... ve ... tarihli yoklama fişlerinin de bu şahıs tarafından imzalandığı, ödeme emri tebliğ ve haciz işleminin yasal olduğu ileri sürülerek düzeltilmesi istenmektedir....

      Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir....

        İcra Müdürlüğü 2022/23708 Esas sayılı icra takip dosyasından müvekkiline gönderilen ödeme emri tebligatı incelendiğinde, takibin dayanağı kaçak ve cezalı faturalar olmasına rağmen, takip dayanağı olarak belirtilen borça ilişkin faturalar müvekkiline gönderilen ödeme emri tebligatına eklenmemiş ve müvekkiline tebliğ edilmediğini, icra dosyasından müvekkiline gönderilen ödeme emri tebligatı incelendiğinde üzerindeki açıklamada "Örnek 7 ödeme emri vardır."şeklinde açıklama bulunmakta olduğunu, görüldüğü üzere müvekkiline gönderilen ödeme emri tebligatında takip dayanağı belgelerin ekli olduğuna ya da müvekkilline tebliğ edildiğine dair hiçbir bilgi ya da beyan yer almadığını, kanunun açık düzenlemesi karşısında usulsüz olarak yapılan bu tebligatın iptali gerekmekte olduğunu, Şanlıurfa 1....

        Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının “ödeme emri”nin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için “ödeme emri” çıkarılmadan ve icra takibi kesinleştirilmeden haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır. Somut olayda; dava dışı ......

          Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Kanun koyucu tarafından, tahsil edilmesi istenen alacak, kamusal nitelikte imtiyazlı olduğundan sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsilinin sağlanması istenmiş, bu nedenle kamu alacağına ilişkin takip kesinleştikten sonra, yeni ve ayrı bir menfi tespit davası açılması yönünde herhangi bir hüküm öngörülmemiştir....

            -lira gümrük vergi ve resimleri ile gecikme zammı ve gecikme faizi istenmesine ilişkin 9.4.1997 gün ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davanın mahkemelerince süre aşımı yönünden reddine dair kararın Danıştay Yedinci Dairesince onanması üzerine, ödeme emrinde yer alan tutar ile buna isabet eden gecikme zammı ve gecikme faizinin tahsili amacıyla tanzim ve tebliğ edilen dava konusu işlemin, 2577 sayılı Kanununun 28'inci maddesinin 5'inci fıkrasına istinaden tesis edilen, Danıştay kararı uyarınca ödenmesi gereken miktarı gösteren bir bildirim niteliği taşıdığı, ihbarname, ödeme emri veya haciz işlemi gibi kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem olmadığı gerekçesiyle reddeden ...'nci Vergi Mahkemesinin ... gün ve E:...; K:...sayılı kararının; Danıştay kararıyla, sadece ödeme emri ile talep edilen 120.144.000....

              şirket ortaklığından dolayı tahakkuk ettirilen prim borcundan dolayı davacı hakkında 2005/18294, 2006/18769, 2006/18770, 2007/27039 sayılı dosyaları ile takip yapıldığı, ödeme emirlerinin davacıya 17.02.20017 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından; ödeme emirleri kendisinine tebliğ edilmeden önce 22.08.2014 tarihinde dava açıldığı anlaşılmaktadır. 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir....

                Bu durumda davacı alacaklı icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı kabul ettiğinden ve talebi doğrultusunda takip dosyasının yetkili ...İcra müdürlüğüne gönderilerek takip borçlusuna bu icra müdürlüğünce yeniden ödeme emri düzenlenerek borçluya tebliğe çıkarılması gerekir. Halbuki yetkili icra müdürlüğü olan ...14. İcra Müdürlüğü ise yeniden bir ödeme emri tanzim etmeksizin yetkisiz icra Müdürlüğü tarafından tanzim edilen ödeme emrini borçlu vekiline göndermiştir. Yetkili icra müdürlüğünce takip borçlusuna usulüne uygun ödeme emri tebliğ edilmediğinden borçluların yetkili icra müdürlüğünde yapılan takibe usulüne uygun itirazlarından ve takibin durmasından söz edilemeyeceğinden eldeki itirazın iptali davasının görülmesine olanak bulunmamaktadır. Bu sebeple, usulüne uygun yapılmış bir icra takibi bulunmadığından dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine ve davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu