Her ne kadar bölge adliye mahkemesince davacı annenin isteği, çocuğun soyadının yeni eşinin soyadı ile değiştirilmesi şeklinde yorumlanmış ise de, gerek dava dilekçesi içeriğinin, gerekse de dosya kapsamındaki nüfus kayıtlarının incelenmesinde davacı annenin kızlık soyadının "SAV" olduğu, 10/05/2016 tarihinde aynı hanenin 37 birey sıra numarasında kayıtlı amcasının oğlu dava dışı İlhan SAV ile evlendiği, yani kızlık soyadı ile yeni evlendiği eşinin soyadının aynı olduğu, davacı annenin bu ikinci evliliğinden de 2017 doğumlu bir kız çocuğunun bulunduğu anlaşılmakta olup bölge adliye mahkemesinin bu yöne ilişkin gerekçesi açıklanan sebeplerle doğru bulunmamıştır. Hal böyle olunca, çocuğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesi halinde, üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ispatlanamadığı gibi, aksine çocuğun soyadının annenin kızlık soyadıyla değiştirilmesinde çocuğun üstün yararının bulunduğu anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ Ve GEREKÇE Dava, evlilik birliği dışında doğan, erginin, babanın tanımasıyla kazandığı soyadının, annesinin soyadı ile değiştirilmesi istemine ilişkindir....
in ...olan soyadının davacı annenin soyadı olan "...." olarak değiştirilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde; eski eşi ... ile olan evliliklerinden kızı ....'nin dünyaya geldiğini, daha sonra aralarında çıkan anlaşmazlık nedeniyle boşandıklarını ve küçüğün velayetinin kendisine verildiğini, boşanmadan dolayı kendisinin soyadı ile kızı....'in soyadlarının farklı hale geldiğini, bu durumun zaman zaman çocuğun ikilem yaşamasına ve günlük hayatında karışıklığa neden olduğunu ileri sürerek kızı ...'nin soyadının kendi soyadı olan .... şeklinde değiştirilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden; davacı ile dava dışı ...'nin evliliklerinden 18.01.2006 tarihinde soyadının değiştirilmesi istenen ...'...
Babanın soyadının değişmesi ile ailenin (bu kişinin kendisi ile birlikte eşinin ve ergin olmayan çocukların da) soyadı düzeltilir. Babanın açtığı soyadı (aile adı) ../.. -2- 2008/4626-5954 değişikliğini içeren dava ile ergin olmayan çocuğun da soyadı değişmiş bulunduğundan, o çocuk ergin olduktan sonra aynı konuda (aile soyadının değiştirilmesi istemli) dava açamaz; buna 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin (b) bendi izin vermez. Açıklanan tüm bu nedenlerle davacının soyadının değiştirilmesi istemli davanın reddi gerekirken, kabulü ile soyadının -istem gibi- değiştirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı ...'...
Babanın soyadının değişmesi ile ailenin (bu kişinin kendisi ile birlikte eşinin ve ergin olmayan çocukların da) soyadı düzeltilir. Babanın açtığı soyadı (aile adı) değişikliğini içeren dava ile ergin olmayan çocuğun da soyadı değişmiş bulunduğundan, o çocuk ergin olduktan sonra aynı konuda (aile soyadının değiştirilmesi istemli) dava açamaz; buna 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin (b) bendi izin vermez. Açıklanan tüm bu nedenlerle davacının soyadının değiştirilmesi istemli davanın reddi gerekirken, kabulü ile soyadının değiştirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı ...'nün temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 03.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ana ve babanın velâyet hakkı kapsamında çocuğa soyadı koyma hak ve yetkilerinin bulunmadığı, çocuğun soyadını, soybağının belirlediği, çocuğun soyadının bu şekilde belirlendikten sonra velâyet hakkına dayanarak değiştirmenin 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 321 inci maddesindeki düzenleme karşısında mümkün olmadığı, boşanma nedeniyle velâyet hakkının anneye verilmiş olmasının, çocuğun soyadının değiştirilmesi için haklı bir neden sayılmadığı gibi, hukuki mevzuat da buna onay vermediği, davacının dilekçesinde ileri sürdüğü hususların yasal dayanağının bulunmadığı, soyadı değişikliğinin çocuğun evlilik içinde doğmakla kazandığı statüye ve çocuğun yüksek menfaatlerine zarar vereceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
in "..." olan soyadının "..." olarak değiştirildiği, bu mahkeme kararı doğrultusunda -hüküm tarihinde- ergin bulunmayan davacının soyadının da "..." olarak düzeltildiği anlaşılmaktadır. Soyadı, aile adıdır. Türk Medeni Yasasının 321. maddesi hükmü uyarınca çocuk doğduğu anda ana ve baba evli ise ailenin, evli değilse ananın soyadını taşır. Babanın soyadının değişmesi ile ailenin (bu kişinin kendisi ile birlikte eşinin ve ergin olmayan çocukların da) soyadı düzeltilir. Babanın açtığı soyadı (aile adı) değişikliğini içeren dava ile ergin olmayan çocuğun da soyadı değişmiş bulunduğundan, o çocuk ergin olduktan sonra aynı konuda (aile soyadının değiştirilmesi istemli) dava açamaz; buna 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Yasasının 36. maddesinin (b) bendi izin vermez. Açıklanan tüm bu nedenlerle davacının soyadının değiştirilmesi istemli davanın reddi gerekirken, kabulü ile soyadının -istem gibi- değiştirilmesine karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, velayet hakkına sahip davacı anne kendi soyadı ile çocuğun soyadının farklı olmasının çocukğun olumsuz şekilde etkilediğini ileri sürmüş ve çocuğun soyadının kızlık soyadı olan "ÇETİNEL" olarak değiştirilmesini talep etmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; çocukğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesinde haklı ve meşru nedenler ispatlanamadığı ve çocuğun üstün yararının bulunduğunun kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır....
Evliliğin sonradan boşanma gibi nedenlerle ortadan kalkması halinde velayet hakkının anaya verilmiş olması çocuğun soyadının değiştirilmesi için haklı bir neden sayılmadığı gibi hukuki mevzuat da buna cevaz vermemektedir. Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi, sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi halinde bu kez baba velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacak o halde baba da bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kütüklerindeki kaydın güvenilirliği ve istikrarı zedeleyeceği gibi asıl bu gibi uygulamalar çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacaktır....
Evliliğin sonradan boşanma gibi nedenlerle ortadan kalkması halinde velayet hakkının anaya verilmiş olması çocuğun soyadının değiştirilmesi için haklı bir neden sayılmadığı gibi hukuki mevzuat da buna cevaz vermemektedir. Bir an için mevzuatın böyle bir duruma izin verdiği kabul edilse dahi, sonradan gelişen sebeplerden dolayı çocuğun yararı açısından velayetin babaya yeniden verilmesi halinde bu kez baba velayet hakkına dayanarak tekrar çocuğun soyadını değiştirmek isteyecektir. Madem ki velayet kimde ise çocuk onun soyadını taşıyacak o halde baba da bu haktan mahrum edilemez. Böyle bir uygulamanın nüfus kütüklerindeki kaydın güvenilirliği ve istikrarı zedeleyeceği gibi asıl bu gibi uygulamalar çocuğun ruh hali üzerinde çok derin ve etkili travma yaratacaktır....