DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;tarafların boşandıklarını, boşanma kararıyla müşterek çocuğun velâyetinin anneye verildiğini, her ne kadar kişisel ilişki tesis edilse de davalının çocuk henüz 3 aylıkken evi terk ettiğini, müşterek çocuğu aradan geçen 5 yıl içerisinde görmeye yanaşmadığını, bunca zaman içerisinde sadece bir defa davalının babası tarafından çocuğun görülmek istendiğini, çocuğun nafakası için icra takibi başlatılmasına sebep olduğunu, kesinleşen ilam doğrultusunda çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun üstün yararlarına aykırı olduğunu belirterek ortak çocuk ...ile davalı baba arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasına mahkemece aksi kanaatte olunur ise kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek refakatçi eşliğinde gerçekleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Yine çocuk teslimine ve çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkin ilamlar da kesinleşmedikçe icra edilemez (Baki Kuru-İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, sayfa 923- 924). Somut olayda, icra takibinin dayanağı olan G.Osmanpaşa 3. Aile Hukuk Mahkemesinin 17/06/2022 tarih, 2021/421 Esas ve 2022/616 Karar sayılı ilamı, boşanma kararı ve çocukla şahsi ilişki kurulmasına ilişkin olup, takibe konulabilmesi için kesinleşmesi gerekir. Bu nedenle mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline ilişkin kararı yerinde olup, davalının istinafında isabet bulunmamaktadır. Yukarıda açıklanan sebeplerle davalının yerinde bulunmayan istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Torunla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı annenin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez. Ancak; anneanne, dede, büyükanne ve büyük babalarla torun arasındaki kişisel ilişki, torunun bunlarla "aile bağlarını" güçlendirmek ve geliştirmek, onların da torun sevgilerini tatmaya elverişli olacak yeterlilikte olmalıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından, kusur belirlemesi, manevi tazminat, velayet ve kişisel ilişki yönünden; davalı-davacı (kadın) tarafından ise manevi tazminat ve nafakaların miktarı ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı-davacı kadının tüm, davacı-davalı kocanın ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Annenin ...'da, babanın ise ...'da yaşadıkları ve ulaşım imkanları göz önüne alındığında; çocukla kişisel ilişki konusunda, anne/babanın ayrı şehirde yaşama durumlarına göre seçenekli kişisel ilişki düzenlenmesine gerek bulunmamaktadır....
Temyiz Sebepleri Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kişisel ilişki yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesis edilmesinin ve kişisel ilişki süresinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı, kişisel ilişki kurulmamasını gerektiren bir olgunun ispat edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun’un 323 üncü ve 324 üncü maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3üncü maddesi, 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası, 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri. Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 4 üncü maddesi. 3....
bulunan epilesi durumunu tetikleyeceğini, mevcut şahsi münasebet tesisinin, çocuğun bedensel, ruhsal ve fikirsel gelişimini olumsuz yönde etkileyeceği gibi çocuğun eğitim ve sağlığının takibini de kesintiye uğratacağını, bu nedenle davalının çocukla kişisel ilişki hakkının kaldırılması için çocukla davalının ilişkisinin tamamen kopmuş olması ve yine müşterek çocuğun üstün yararı, sağlığı, anneye bağımlılığının artmış olması sebebiyle adli yardım talaplerinin kabulü ile, davalının çocuk ile şahsi ilişki hakkının kaldırılmasına, mahkeme farklı karardaysa yeniden düzenlenerek müşterek çocuğun ihtiyaç ve üstün yararının dikkate alınarak sadece günü birlik olarak sınırlandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, ortak çocuk ile baba arasında kurulan kişisel ilişki yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Bölge adliye mahkemesince velayeti anneye verilen tarafların ortak çocuğu 2017 doğumlu ... ile baba arasında 1. ve 3. hafta sonları cumartesi gecesi ile yarıyıl tatilinde 1 hafta, temmuz ayında da 1 ay olmak üzere yatılı kişisel ilişki kurulmuştur. Davacı kadın, davalı erkeğin uyuşturucu kullandığını, iddia etmiş, mahkemece yapılan yargılama neticesinde davalı erkeğin evlilik birliği içerisinde uyuşturucu madde kullandığı sabit kabul edilmiştir. Dosya kapsamına göre de davalı erkeğin 09.05.2017 tarihinde uyuşturucu madde kullanımına bağlı olarak hastanede yatılı olarak tedavi gördüğü, ......
Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ana ve baba için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi de her zaman istenebilir. Kişisel ilişki düzenlenirken çocuğun yaşı, ana ve babalık duygusunun tatmini, çocukların yüksek yararı birlikte değerlendirilerek çocukların kişisel gelişimine en uygun düzenleme tercih edilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, velayeti annede bulunan ortak çocukla baba arasında “farklı il veya ilçede olmaları hali ” ve “aynı il veya ilçede olmaları hali " için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Annenin, velayetine bırakılan çocukla birlikte ....’ın .... ilçesinde , baba'nın ise ....’nın ... ilçesinde oturduğu anlaşılmaktadır....
Hukuk Dairesinin 30.1.2012 gün ve 2011/12727- 1614 sayılı ilamı) Çocuğun menfaati bu yönde bir düzenlemeyi gerekli kılmadıkça, uzman aracılıgı veya gözetiminde kişisel ilişki tesisi bundan beklenen amaca aykırı düşer. Velayet kendisine verilmeyen tarafla çocuk arasında kişisel ilişki tesis edilirken, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlaki yararları esas alınır. Çocukla, velayet kendisine bırakılmayan ebeveyn arasında düzenli kişisel ilişki kurma ve bu ilişkiyi sürdürme çocuk için bir hak olduğu gibi düzenli ilişkiyi elde etme ve sürdürme ana veya baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası (Anayasa)'nın "Ailenin korunması ve çocuk hakları" başlıklı 41....