WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Velayeti anneye bırakılan çocukla baba arasında ayın her Cumartesi günü anne yanında kişisel ilişki kurulması annenin velayet hakkını kısıtlayacak niteliktedir. Değişen şartlar karşısında velayetin değiştirilmesi ve kişisel ilişkinin yeniden düzenlemesi de imkan dahilindedir. Bu kuralı bertaraf edecek şekilde ileriki uzun yılları içine alacak şekilde kişisel ilişki kurulması da doğru görülmemiştir. Sonuç: Temyiz edilen hükmün 2. bentte gösterilen sebeple kişisel ilişki yönünden (BOZULMASINA), temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 12.04.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle velayet ve nafakalar konusunda Türk Medeni Kanununun 166/3 maddesi uyarınca anlaşmalı boşanmada tarafların anlaştığı şekilde karar verilmiş olduğunun; çocukla kişisel ilişki konusundaki hükmün kesin hüküm niteliğinde olmadığının ve değişen koşullara göre, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesinin her zaman istenebilmesinin mümkün bulunmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.26.10.2011 (Çrş) Anlaşmalı boşanma davasında verilen hükmün "davacı eş" tarafından velayet, kişisel ilişki ve nafakalar yönünden temyiz edildiği halde boşanmanın fer-i hükümlerinde...

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Tesisi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Kişisel ilişki düzenlemesinde çocuğun menfaatleri yanında analık ve babalık duygularının tatmini de esastır. Müşterek çocuk Rabianur 2006 doğumlu olup, davacı ve davalı aynı yerde oturmaktadır. Her ayın son Pazar günü saat 12.00 ile 17.00 saatleri arasında kısa süreli olarak kurulan kişisel ilişki amaca uygun değildir. Ayrıca kişisel ilişkinin üçüncü kişi (uzman) huzuru ile kurulmuş olması da doğru değildir. Ancak bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK.md.370/2)....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayeti davacı anneye bırakılan ortak çocuk ile davalı baba arasında "pedagog refakatinde kişisel ilişki" kurulması, somut olay açısından kişisel ilişkinin amacına uygun düşmeyeceği gibi babanın çocukla kişisel ilişki kurma hakkını sınırlar niteliktedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, çocukla kişisel ilişki kurulmasına ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkindir. Taraflar daha önce boşanmış, velayet anneye verilmiş ve karar kesinleşmiştir. Dava ise 04.10.2013 tarihinde açılmıştır. Davacı anne, kişisel ilişkinin değiştirilmesini gerektirir yeni bir neden ve maddi olgunun varlığını kanıtlayamamış, çocuğun menfaatinin bunu gerekli kıldığına ilişkin bir olgu da ortaya konulmamıştır. Öte yandan davacı annenin velayeti kendisine verilen müşterek çocuk ... ile davalı baba arasındaki kişisel ilişkiyi fiili ayrılıkları döneminde ve boşanma kararının kesinleşmesinden sonra da engellediği anlaşılmaktadır....

              Aile Mahkemesinin 2011/1167 esas, 2012/1121 karar sayılı kararıyla müşterek çocukla kişisel ilişki kurulmuş, karar 11.02.2013 tarihinde kesinleşmiş, temyize konu dava ise 05.08.2014 tarihinde açılmıştır. Kişisel ilişki sebebiyle çocuğun huzuru tehlikeye girer veya ana ve baba bu haklarını, amacına ve yükümlülüklerine aykırı olarak kullanırlar veya çocuk ile ciddi olarak ilgilenmezler ya da diğer önemli sebepler varsa, kişisel ilişki hakkı reddedilebilir veya kendilerinden alınabilir (TMK. md. 324/2). Çocuk, 2011 doğumludur. Davalıya tanınan kişisel ilişki hakkının değiştirilmesini gerektiren hiç bir delil ve yasal bir sebep bulunmamaktadır. Davalı ile çocuk arasındaki aile bağlarının korunup geliştirilmesi, çocuğun menfaati gereğidir. O halde, davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki kurulmasına karar verilen küçükler; ... 2002, ... 2010 doğumlu olup, her ayın birinci ve üçüncü haftası Cumartesi saat 09:00'dan Pazar saat 14:00'a kadar babaanne ile kişisel ilişki tesisi; yaşları itibariyla çocukların eğitim, durumunu olumsuz etkileyebileceği gibi davalı annenin de velayet görevini gereği gibi yerine getirmesine engel olacaktır. Torunlarla davacı arasında daha uygun sürelerle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir (HUMK m. 438/7)....

                  DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacılar tarafından; vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, Türk Medeni Kanununun 325. maddesine dayalı, kişisel ilişki süresinin genişletilmesi isteğine ilişkin olup, davacıların talebi esasta haklı görülüp mahkemece kabul edilmiş, ancak kişisel ilişkiye yönelik düzenleme, davacıların talebi gibi değil, tarafların durumuna, çocuğun yaşına ve menfaatine uygun olacak şekilde mahkemece res'en belirlenmiştir. Davacının kişisel ilişkiye yönelik düzenleme talebinden daha dar bir düzenleme yapılmış olması, davalı lehine vekalet ücreti takdirini gerektirmez....

                    nın velayeti davacı- karşı davalı anneye bırakılmış, müşterek çocukla baba arasında "aynı şehirde oturmaları hali” ve "farklı şehirde oturmaları hali için ayrı ayrı kişisel ilişki düzenlenmiştir. Annenin, velayetine bırakılan çocukla birlikte Kuşadasın'da, babanın ise İstanbul'da oturduğu anlaşılmaktadır. Taraflar mevcut duruma göre ayrı şehirlerde yaşıyor olmakla birlikte, günümüzdeki ulaşım olanaklarındaki kolaylık gözetildiğinde, kişisel ilişkiye dair düzenleme yapılırken, taraflar bu hususun dikkate alınmasını açıkça talep etmemişlerse, "ayrı şehir, aynı şehir ayırımına" gidilmesinin de önemi bulunmamaktadır. Bu bakımdan, aynı şehir-ayrı şehir ayırımına gidilmeksizin babalık duygularını tatmine elverişli, çocuğun da baba sevgisi ve şefkatini tatmasına yeterli, yaz tatilinde de uygun süreyle kişisel ilişki tesisi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu