Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; ziynet eşyalarının davalıda kaldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 10.000,00 TL'nin 09/04/2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile, 11.582,00 TL'nin 09/02/2015 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin davalı kocadan tahsili istemine ilişkindir. 4787 Sayılı Aile Mahkemeleri’nin Kuruluş Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4.maddesinde; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabındaki üçüncü kısım hariç olmak üzere, TMK’nun 118-395 maddelerinden kaynaklanan bütün davalara Aile Mahkemesinde bakılacağı hükme bağlanmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde bedellerinin davalı kocadan tahsili istemine ilişkin olup, bu talep kişisel malların iadesi kapsamındadır....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline düğünde kolye, küpe ve bileziklerden oluşan ziynet eşyası takıldığını, bu ziynet eşyalarının ev alınırken bozdurularak kullanıldığını, müvekkiline iade edilmediğini belirterek aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 2.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 28/08/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile de, ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde şimdilik 40.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....

    Öte yandan; davacının, dava dilekçesi ile nitelik belirtmeden ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ise yasal faiziyle birlikte 50.000 TL bedel talebinde bulunduğu, daha sonra 11/01/2021 tarihli dilekçesi ile ziynetlerin niteliklerine dair beyanda bulunduğu ve 25/03/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile toplam ziynet alacağı olarak 59.963 TL’lik ziynet bedeli istediği, dolayısıyla davacı kadının toplam ziynet bedeli isteminin 59.963 TL olduğu, ancak davacının 11/01/2021 tarihli dilekçesinde 100 USD’ye ilişkin bir istemde bulunmadığı, dolayısıyla davacının 59.963 TL’lik ziynet alacağı isteminin, 4.000 TL’lik pırlanta yüzük ve 632 TL’lik (100 USD) takı parası hariç kabulüne karar verilmesi gerekirken, ilk derece mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın ziynet eşyaları yönünden tümden reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden, davacının istinaf talebinin Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b-2 maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının tamamının kaldırılmasına...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet davasına dair karar, davalı ve davacı tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak davanın değeri itibari ile duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteğinin reddine karar verildikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesine yönelik olarak açılan davada, davacı vekili müvekkilinin çıkan kavga sonucu evden ayrıldığını, müşterek konuttaki ziynet ve eşyaları alma fırsatı bulamadığını, tamamının davalıda kaldığını belirterek aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir....

      Yine kural olarak, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayılır. Dava konusu kadına ait altınlar koca tarafından bozdurulup değişik amaçlarla kullanılmış olabilir. Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı vs) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davacının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarının iadeden kurtulur. Somut olayda 19.12.2012 tarihli bilirkişi raporunda; CD görüntüleri ve fotoğraflar incelenerek varlığı tespit edilen ziynet eşyalarının değeri 27.427,65 TL olarak belirlenmiştir....

        Evlilik ve nişan sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Kadının ziynet eşyalarının varlığını ve evde kaldığını ya da erkek tarafından elinden alındığını kanıtlaması halinde ziynetlerin kadına iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkeğe verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere bozdurulup ihtiyaçlar için harcandığının erkek tarafından kanıtlanması halinde, erkek ziynet eşyalarını iadeden kurtulur....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığında bedellerinin tahsili istemine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 27.05.2013 (Pzt.)...

          GEREKÇE: Dava, ziynet eşyasının mümkünse aynen iadesi, değilse bedelinin davalıdan tahsili talebine ilişkindir. Davacı vekili, düğünde davacıya takılan ziynetlerin, davalı ve ailesi tarafından evden ayrılırken elinden zorla alındığını iddia etmiş, davalı ise; davacının ortak konutu, eşinin ve ailesinin yokluğunda kendi isteğiyle terk edip, ziynetleri de götürdüğünü savunmuştur. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Doktrinde ve Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin iddia ettiği olayları kanıtlaması gerekir....

          Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece çeyiz eşyalarına yönelik davanın konusu kalmadığından bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ziynet eşyalarına yönelik davanın ise reddine karar verilmiş olup hükmü davacı temyiz etmiştir Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 14.04.2006 tarihinde evlendiklerini, düğünde davacıya takılan altınların kasada muhafaza edileceğinden bahisle davalı tarafından alındığını ve bir daha iade edilmediğini belirterek müşterek konutta kalan dava konusu çeyiz eşyaları ile ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ise müşterek konutta kalan davacıya ait eşyaları iadeye hazır olduğunu, davacının ziynet eşyalarını ise almadığını savunmuştur....

            Mahkemece; davacı tarafça açılan ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile, 8 adet 22.800,00 TL değerinde beşi birlikin, davalı tarafından davacıya aynen iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı takdirde 1.000,00 TL' sine dava tarihinden itibaren 21.800,00 TL' sine ıslah tarihi olan 12.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 22.800,00 TL'nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Dava; boşanma dosyasından tefrik edilen ziynet eşyaları bedellerinin davalı kocadan tahsili istemine ilişkindir....

              UYAP Entegrasyonu