Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosyanın incelenmesinde; davacı taraf, dava dilekçesinde dava konusu ziynet eşyalarının öncelikle aynen iadesini, bunun mümkün olmaması halinde bedelini talep etmiş olmasına karşın, aşamalardaki (22.01.2013 tarihli celsede) beyanında ise dava konusu ziynet eşyalarının aynen iadesini değil bedelini talep etmiş, eş söyleyiş ile talebini bedel iadesi olarak açıklamıştır. Buna karşın mahkemece, ziynet eşyalarının aynen iadesi yönünde de hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....

    Mahkemece, davalı-davacının ziynet alacağı talebine yönelik olarak rapor alınmış, bilirkişi raporu dikkate alınarak davacı-davalı kadının ziynet alacağı talebinin kabulü ile talep ettiği ziynetlerin aynen iadesi, olmadığı taktirde bedelleri ayrı ayrı göstermek suretiyle toplam 37.798 TL. ziynet alacağına hükmedilmiştir. Hakim; tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye hükmedemez (HMK m. 26). Davacı-davalı kadının ziynet talebinde bedel yönünden usulünce yapılmış bir ıslah talebinin bulunmadığı gözetilmeden talep aşılarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir....

      Evlilik ve nişan sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır. Kadının ziynet eşyalarının varlığını ve evde kaldığını ya da erkek tarafından elinden alındığını kanıtlaması halinde ziynetlerin kadına iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere bozdurulup ihtiyaçlar için harcandığının erkek tarafından kanıtlanması halinde, erkek ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Davacı, ziynet eşyalarının varlığını ve davalı tarafından rızası dışında alınıp iade edilmediğini ispat yükü altındadır....

      ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/766 ESAS DAVA KONUSU : Eşya İadesi / Bedel Tahsili KARAR : İlk derece mahkemesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen ara karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle"...müvekkiline düğünde takılan ve şahsi mal niteliğindeki ziynet eşyalarının aynen iadesine ya da bedellerinin yasal faizleriyle tahsiline-belirsiz alacak olarak 10.000 TL.değer artış payı,katılma alacağının karar tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline,belirttikleri tüm malvarlıkları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini"talep etmiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet alacağı davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava ziynet eşyasının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde değildir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen ziynet eşyalarının aynen veya bedelinin iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili tarafından; düğünde müvekkiline takılan ziynet eşyalarının davalı tarafından bozdurulup harcandığı ileri sürelerek aynen iadesi olmadığı takdirde ....000,00 TL'nin tahsili istenilmiştir. Davalı tarafından, altınların evlilik birliği içerisinde davacı ihtiyaçları için harcandığı nedeniyle davanın reddi istenilmiştir....

          ALACAKZİYNET EŞYALARININ İADESİ"İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet alacağı davasına dair karar davalı ve davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde 8000 TL bedelinin tahsili istemine ilişkindir....

            Davalı-karşı davacının ziynet alacağı davası yönünden, bedel talebi dışında aynen iade talebinde de bulunmakta olup dava değeri 1000 TL olarak gösterilmiş ve harç bu miktar üzerinden yatırılmıştır. Her ne kadar bu halde gösterilen değer itibariyle, karar istinaf kesinlik sınırının altında ise de; davalı-karşı davacının "aynen iade" talebinin de bulunduğu, dava değerinin aynen iadesi talep edilen ziynetlerin değeri olduğu, bu nedenle aynen iadesi talep edilen ziynet miktarına göre; dava değerinin kesinlik sınırının üzerinde olduğu anlaşıldığından, istinaf incelemesi yapılmıştır. Davanın açılması harca tabi usuli bir işlemdir. Davalı-karşı davacı, karşı dava dilekçesiyle, ziynet eşyalarının iadesini, bu olmadığı takdirde bedeline karar verilmesini istemiştir. Dava dilekçesi ile alınan başvurma harcı konusunda eksiklik yok ise de; harca tabi davalarda talebe ilişkin nispi veya maktu harcın da alınması gereklidir. Peşin harç tamamlanmadan davanın esasına girilemez....

            Aynen iade mümkün değil ise, karşılığı olan bedel sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri verilir. Yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre de, nişan yüzüğü dışındaki altın ve ziynet eşyası mutat hediye kapsamında olmayıp iadesi gereken hediyeler olarak değerlendirilmektedir. Dosya kapsamından; davalılar vekilinin 06.06.2012 havale tarihli dilekçesinde, davalı nişanlı ...'a takılan ... set takımı, bir adet kol saati, alyans, bir adet tek taş yüzük, bir adet kolye ve 2 adet çeyrek altının mutad hediyelerden sayılıp iadesinin gerekmediğini belirterek bu altınların davalıda bulunduğunu ve davacı tarafa iade edilmediğini kabul ettikleri anlaşılmaktadır....

              Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile çeyiz eşyalarının aynen iadesine mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 2.240 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, ziynet alacağına ilişkin davanın ise reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından ziynet alacağına ilişkin talebin reddi yönünden temyize getirilmiştir. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, iadesi mümkün değilse bedelinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. İspat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden kimseye düşer. İleri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimsenin iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir....

                UYAP Entegrasyonu