Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince ziynet eşyalarının aynen iadesine karar verilmişse, hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalı, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları açık olarak yazılmalıdır. Somut olayda, davacı tarafça dosyaya sunulan çeyiz senedinde, ziynet eşyalarının nitelik ve adet belirtilmeksizin yalnızca "3.000.000.000 (3.000 TL) değerinde ziynet eşyası" olarak belirtildiği mahkemece de hüküm kısmında yalnızca "ziynet eşyasının iadesi" şeklinde hüküm kurulduğu iadesine karar verilen ziynet eşyalarının gram ve ayarlarının gösterilmediği anlaşılmaktadır. Karar bu hali ile açık ve infaza elverişli değildir....
ZİYNET EŞYALARININ AYNEN İADESİ 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 6 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan alacak davasına dair karar davacı tarafından süresi İçinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde 17.835 TL bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, çeyiz ve ziynet eşyalarının tarafların müşterek mülkiyetinde olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, evlilik akdi sırasında çeyiz listesinde yazılı 61 adet çeşitli ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıya teslim edilmesine rağmen davacıya iade edilmediğini belirterek çeyiz ve ziynetlerin mümkünse aynen, değilse bedelinin tahsilini istemiştir....
Davalı vekili, cevap dilekçesinde; dava dilekçesinde belirtilen sayı ve nitelikte ziynet eşyasının olmadığını; ziynet eşyalarını, davacının evden ayrılırken götürdüğünü; çeyiz eşyasının olmadığını, eşyaların eskimiş olduğunu, davacının isteği üzerine müvekkil tarafından yenilendiğini; müvekkilinin, davacıya şiddet uygulamadığını savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; tanık beyanlarında, tanıkların; ziynet eşyaları ve ev eşyalarına yönelik bilgilerinin olmadığını beyan ettikleri; bu şekilde, davacı tarafın iddialarını usulüne uygun delillerle ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi veya bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....
Çeşitli sebeplerle (evin ihtiyaçları, düğün borçları, balayı vs) koca tarafından bozdurulan bu altınların karşılığının hibe edilmediği müddetçe kadına iadesi zorunludur. Ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davacının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarının iadeden kurtulur. Somut olayda; davalı tarafın ikrarı ile, ziynet eşyalarının bir kısmının evlilik birliği içinde kullanıldığı ve bozdurulduğu kanıtlanmıştır. Bu durumda ispat yükü kendisine geçen davalı koca, söz konusu ziynetlerin iade edilmemek üzere kendisine verildiğini ispat yükü altındadır. Ayrıca, davalı 08.03. 2012 tarihli cevap dilekçesinde, çeyiz eşyalarına ilişkin talepleri konusunda herhangi bir itirazları olmadığını, çeyiz eşyalarını iadeye hazır olduğunu belirtmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen kişisel eşyanın iadesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde; davalı ile evlendiği sırada müvekkiline babası tarafından çeyiz ve ziynet eşyalarının senet düzenlenerek teslim edildiğini, ancak tarafların boşandığını ve bu eşyaların davalıda kaldığını ileri sürerek; çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesini, olmadığı takdirde bedeli olan 14.530 TL nin faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir....
ziynet eşyaları yönünden 38.400,00 TL'nin, çeyiz ve şahsi eşyalar yönünden 10.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : CİHANBEYLİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/04/2015 NUMARASI : 2011/339-2015/177 Uyuşmazlık; gayriresmi birliktelik (evlilik) sebebiyle verilen ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi talebine ilişkindir. Karı-koca (resmi evlilik) arasında açılmış olan çeyiz eşyasının iadesi talebi bulunmadığından talep; menkul eşyalara ilişkin alacak talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İş Bölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 01.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/04/2013 NUMARASI : 2012/509-2013/920 Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalılardan Mehmet ile evlendiğini ve evliliklerinin 3 ay sürdüğünü, davalının müvekkili evden kovduğunu, mehir senedinde yazılı çeyiz eşyalarının İsveç ve Konya'daki müşterek evde kaldığını; ziynetlerin ise davalıda olduğunu belirterek, mehir senedinde yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine mümkün olmaması halinde bedeli olan 60.000 TL'nin davalılardan faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin ziynet eşyalarına yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili dava dilekçesinde, çeyiz eşyaları ile davacıya düğünde takılan ziynet eşyalarının iade edilmediğini belirterek 23 kalem halinde belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi yada bedelinin tahsilini talep etmiştir....
Davacı kadın, çeyiz ve ziynet eşyalarına ilişkin olarak açtığı işbu davada da evlilikleri sırasında getirdiği ziynet ve çeyiz eşyalarına ilişkin çeyiz senedi düzenlendiğini iddia etmesine rağmen, bu konuda ibraz edilen belgede sadece tanıkların imzası yer alıp tarafların imzası bulunmamaktadır. Bu durumda sunulan belgenin çeyiz senedi olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Buna karşın tanıkların imzasının olması söz konusu ziynet ve çeyiz eşyalarının varlığını göstermektedir. Diğer yandan davacı kadın ziynet eşyalarının davalı kocada kaldığını, kendisine iade edilmediğini ileri sürerek talepte bulunmuşsa da, bu iddiasını dinlettiği tanıkların beyanı ile ispat edememiştir....