Davacı kadın, çeyiz ve ziynet eşyalarına ilişkin olarak açtığı işbu davada da evlilikleri sırasında getirdiği ziynet ve çeyiz eşyalarına ilişkin çeyiz senedi düzenlendiğini iddia etmesine rağmen, bu konuda ibraz edilen belgede sadece tanıkların imzası yer alıp tarafların imzası bulunmamaktadır. Bu durumda sunulan belgenin çeyiz senedi olarak kabul edilmesi mümkün değildir. Buna karşın tanıkların imzasının olması söz konusu ziynet ve çeyiz eşyalarının varlığını göstermektedir. Diğer yandan davacı kadın ziynet eşyalarının davalı kocada kaldığını, kendisine iade edilmediğini ileri sürerek talepte bulunmuşsa da, bu iddiasını dinlettiği tanıkların beyanı ile ispat edememiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk derece mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davacı/karşı davalının boşanma, ziynet eşyası alacağı davalarının reddine, çeyiz eşyası alacağı davası hakkında konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, davalı/karşı davacının boşanma davasının kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1. maddesi uyarınca boşanmalarına, müşterek çocuk Doğa Selin'in velayetinin davacı/karşı davalı anneye verilmesine, müşterek çocuk ile davalı/karşı davacı baba arasında şahsi ilişki tesisine, müşterek çocuk için aylık 700,00 TL tedbir/iştirak nafakası bağlanmasına, davalı/karşı davacı erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verildiği görülmüştür. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı/karşı davalı vekili; Hükmü velayet ile çeyiz eşyası alacağı dışındaki davalı/karşı davacı erkeğin kabul edilen davası, kusur tespiti, reddedilen boşanma davası ile ziynet eşyası alacağı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur....
Davalı vekili; bir sorun olmadan davacının baba evine gittiğini, gezmeye giden davacıdan müvekkili davalının altınları almasının söz konusu olamayacağını; eşyalara gelince bir sandık çeyiz eşyası bir kaç tanede elbisesinin olduğunun doğru olduğunu; eşyaların ve altınların hiç bir öneminin bulunmadığını, ziynetlerin davacı kadın tarafından götürüldüğünü savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; ...evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları ona bağışlanmış sayılır ve BK'nun 244.maddesi gereğince bağışlamadan rücunun şartları oluşmadıkça kadına iadesi gerekir. Genel yaşam deneylerine göre, ziynet eşyalarını kadının üzerinde taşıyacağı veya kadın tarafından saklanmış olacağıdır. Bu tür eşyalar rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen eşyalardandır....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacının reddedilen ziynet ve çeyiz eşyası alacağının toplam miktarı olan 86.977,00 TL, karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL'yi aşmayıp 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında olduğundan bölge adliye mahkemesi kararı kesin niteliktedir. Açıklanan nedenle, davacının ziynet ve çeyiz eşyası alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple davacının temyiz dilekçesinin REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 03.10.2022 (Pzt.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet-Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, manevi tazminat, nafaka ve ziynet eşyası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakasına faiz talebi olmadığı halde (HUMK.md.74) talep aşılarak dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi doğru görülmemiş ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.d.438/7)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (kadın) tarafından; tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakası, tazminatlar, ziynetlerin reddedilen bölümü ve vekalet sureti yönünden, davalı (koca) tarafından ise, tamamına şamil olmak üzere temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 15.01.2013 günü duruşmalı temyiz eden ... vekili Av. ... ile temyiz eden karşı taraf davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda; Mahkemece, ziynet ve çeyiz eşyaları yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, ancak kabul edilen ve aynen iadesine karar verilen ziynetlerin ayarları, gramları ve ne tür ziynet eşyası olduğu açıkça gösterilmemiş, iadesine karar verilen ziynet eşyalarının bedelleri ise ayrı ayrı yazılmamıştır.Aynı şekilde kabul edilen ve aynen iadesine karar verilen çeyiz eşyalarının ne tür çeyiz eşyası olduğu açıkça gösterilmemiş, iadesine karar verilen çeyiz eşyaların bedelleri de ayrı ayrı yazılmamıştır. Mahkeme tarafından dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz....
Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davanın kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. 2-Davacı kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı talepleri hakkında olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmaması da (HMK m.26) usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (1.) ve (2.) bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, (2.) bentte gösterilen bozma sebebine göre davacının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı taleplerinin esasına yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.03.2017(Salı)...
belirterek tarafların boşanmalarına ve müvekkiline ait ziynet-çeyiz eşyalarının müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Kadın tarafından açılan eldeki davada mahkemece; tarafların boşanmalarına, boşanmanın fer’ilerine ve ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasının kabulüne dair verilen karar davalı tarafından tüm yönleriyle temyiz edilmiş, Dairemizin 24.05.2016 tarih 2016/9864 esas 2016/10140 karar sayılı ilamı ile davalının boşanma davası ve fer’ilerine ilişkin temyiz itirazlarının onanmasına, kararın ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönlerinden bozulmasına karar verilmiş, davalı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur. Davalı erkek karar düzeltme aşamasında, boşanma davası devam ederken davacının başka bir erkekle yaşamaya başladığını, bu kişiden çocuğu olduğunu bu nedenle ... 2. Aile Mahkemesinin 2016/665 esas sayılı dosyasında zina nedenine dayalı boşanma davası açtığını belirtmiştir....