Davalı; kendi yedinde kalan bazı çeyiz eşyalarının davacıya iade edilmesini kabul ettiğini, davacının ziynet eşyalarını ise giderken götürdüğünü ileri sürerek, davanın reddini istemiştir....
Açıklanan nedenle, davacı-karşı davalı erkeğin ziynet ve çeyiz alacağına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, ziynet ve çeyiz alacağına yönelik temyiz dilekçesinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple REDDİNE, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 25.02.2019(Pzt.)...
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler gereğince, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine karar verilmişse, hüküm fıkrası açık olmalı, duraksama yaratmamalı, hükümde aynen iadesine karar verilen ziynetlerin gram ve ayarları, çeyiz eşyalarının sayı ve nitelikleri açık olarak yazılmalıdır. Mahkeme hükmünde, "...çeyiz senedinde ayrıntıları belirtilen ve bilirkişilerce değeri tespit olunan..." ifadesi ile yetinilmiş, hakkında hüküm kurulan eşyaların cinsi, niteliği, özellikleri, gramı ayrı ayrı yazılmamıştır. Hal böyle olunca, mahkemece; hüküm altına alınan ziynet ve çeyiz eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerlerinin hükümde ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi gerekirken, HMK'nın 297. maddesine aykırı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE Dava, ziynet ve çeyiz eşyası alacağına ilişkindir. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; ilk derece mahkemesinin delil değerlendirmesi ve davanın kısmen kabulüne dair gerekçesinin doğru olduğu, kanunun olaya uygulanmasında hata edilmediği, ilk derece mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, bu nedenle inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davalının istinaf isteminin esastan reddi yönünde karar verilmesi gerektiği kanaati ile, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve çeyiz eşyası alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen teslimine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
zamanda davacı tanıklarının da dava konusu edilen ev eşyalarının davalı koca tarafından alındığını, davacının yalnızca giyim, yorgan, döşek gibi çeyiz eşyaları bulunduğunu beyan ettikleri gerekçesi ile çeyiz eşyalarına ilişkin talep reddedilmiş, ziynet eşyalarına ilişkin talep hakkında ise, tarafların boşanmalarına ilişkin dosya ve tanık beyanlarına göre; davacı kadının, kocasını işe uğurladıktan sonra davalı evde yokken müşterek evi terk ettiği, her ne kadar önceki akşam şiddet görmüşse de ertesi gün evden ayrılırken ziynet eşyalarını beraberinde götürmesine engel bir durum bulunmadığı, davacı tanıklarının beyanlarına göre beraberinde küpe ve yüzüğünü götürdüğü, diğer ziynet eşyalarının davalı tarafça daha önceden davacıdan ödünç veya zorla alındığına dair bir iddia ve ispat da bulunmadığı, ziynet eşyalarının davalı tarafta olduğunun davacı tarafça ispat edilemediği gerekçesiyle ziynet eşyalarına ilişkin alacak davasının da reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/11/2013 NUMARASI : 2012/316-2013/909 Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz senedinden kaynaklanan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 19.10.2010 tarihinde boşandıklarını, 22/09/1991 tarihli çeyiz senedine konu çeyiz eşyası ile 300 gram 22 ayar altının çeyiz olarak getirildiğini, senette boşanma halinde senedin işleme konacağı ve rayiç bedeller üzerinden ödeme yapılacağının hükme bağlandığını belirterek, senette belirtilen çeyiz ve ziynet eşyalarının rayiç bedeli olan 35.000,00.TL'nin dava tarihinden itibaren faizi ile davalılardan alınarak, müvekkiline verilmesini talep etmiştir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- ) Davacı kadının ve davalıların, kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasına yönelik sair istinaf talepleri incelenmeksizin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesinin 06/09/2022 tarih, 2018/942 Esas ve 2022/393 Karar sayılı kararının hüküm fıkrasının ziynet ve çeyiz alacağı davasına yönelik olan B ve ALT BENTLERİNİN (B-1,2,3 ve 4....
ın evlenmeleri sırasında dosya kapsamında yer alan 21.01.2013 tarihli çeyiz senedinin düzenlendiği, söz konusu senet içeriği incelendiğinde ,''Yukarıda tüm vasıfları yazılı çeyiz eşyası ... (...) ile ...'ın evlenmesi sırasında gelin Döndü tarafından getirilmiş ve altın takılar kendisine düğün hediyesi olarak takılmıştır. Çeyiz eşyalarının varlığını kabul ederiz, taraflar arasında herhangi bir ayrılık ve talep vukuunda işbu eşyaların ve altınlarının tamamını aynen iade etmeyi kabul ettiğimiz gibi talep tarihindeki bedellerini aynen ödemeyi kabul ve taahhüt ederiz.'' ifadelerinin yer aldığı, söz konusu senedin davalılar ve şahitler tarafından imzalandığı görülmektedir. Sözleşme içeriğine göre davalıların, ayrılık ve talep vukuu halinde senet metnindeki ziynet ve çeyiz eşyalarını aynen ya da bedellerini ödemek yönünde açık kabul ve taahhütleri bulunmakla, bu kabul ve taahhüt davalılar için bağlayıcıdır. Davalılar bu borcu yerine getirdiklerini ispatlayamamışlardır....
Aile Mahkemesinin 2010/289 Esas-2012/1039 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müvekkilin 30.10.1992 tarihli çeyiz listesinde yer alan ziynet ve çeyiz eşyalarını evlenirken beraberinde getirdiğini, müvekkilin hiçbir kişisel eşyasını almadan müşterek haneden ayrıldığını, ziynet ve çeyiz eşyalarının davalıda kaldığını, ayrıca evlilik birliği devam ederken davalı ile birlikte bir kısım ev eşyası aldıklarını ileri sürerek, ziynet ve çeyiz eşyalarının tamamı ile evlilik birliği içinde edinilen ev eşyalarının yarı bedeli olan 10.000 TL(ıslahla13.648,00 TL) 'nin reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....