Taraflar arasındaki ziynet ve kişisel eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, hükmü temyiz eden davalı adli müzaharet kararı almış olduğundan harç alınmasına yer olmadığına 6100 sayılı HMK'nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.10.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi. .........
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalının ziynet ve eşya alacağına yönelik temyiz itirazının incelenmesinde; Bölge adliye mahkemesince kabul edilen ziynet alacağının miktarı 28.864,00 TL, yine kabul edilen eşya alacağının miktarı 6.995,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 41.530,00 TL'yi, aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında olup, ziynet ve eşya alacağına ilişkin kararlar kesindir....
Evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Bu ziynetlerin iade edilmemek üzere kocaya verildiği kanıtlanmış olmadıkça, aynen veya bedelinin iadesi esastır. Hayat deneylerine göre olağan olanın bu çeşit ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden yanında götürmesi gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir.Aksini ispat yükü davacı kadındadır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2014 NUMARASI : 2011/306-2014/14 Taraflar arasındaki kişisel eşya, ziynet eşyası ve paranın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 26.05.2015 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davacı vekili Av. A.. D.. geldi. Karşı taraf davalı vekili Av. S.. A.. geldi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE: Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesine ilişkindir. HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesi sonucunda; Mahkemece, ziynet ve çeyiz eşyaları yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, ancak kabul edilen ve aynen iadesine karar verilen ziynetlerin ayarları, gramları ve ne tür ziynet eşyası olduğu açıkça gösterilmemiş, iadesine karar verilen ziynet eşyalarının bedelleri ise ayrı ayrı yazılmamıştır.Aynı şekilde kabul edilen ve aynen iadesine karar verilen çeyiz eşyalarının ne tür çeyiz eşyası olduğu açıkça gösterilmemiş, iadesine karar verilen çeyiz eşyaların bedelleri de ayrı ayrı yazılmamıştır. Mahkeme tarafından dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2022 NUMARASI : 2021/732 ESAS, 2022/128 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet (Mehir) ve Kişisel/Çeyiz Eşyası Alacağı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 2018 yılında evlendiklerini, bu evlilikten müşterek çocuklarının olmadığını, müvekkilinin kötü söz, hakaret ve tehditlerine maruz kaldığını, davalının ve ailesinin kendisini hizmetçi olarak gördüğünü, davalı tarafın müvekkiline ait ev eşyaları ve kişisel eşyaları da bu zamana kadar kendisine vermediğini, bu nedenle müvekkiline ait ev eşyaları ve kişisel eşyaların iadesini talep etmiştir....
dolayı müvekkilinden ziynet alıp bozdurduğunu, müvekkiline ait dava dosyası ekinde yer alan ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iade mümkün değil ise bilirkişice söz konusu ziynetlerin değerleri belirlendikten sonra dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte ve fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydı ile davacı müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesince; ziynet alacağına ilişkin talebin kısmen kabulü ile 108,21 gram altının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, eşya alacağına ilişkin talebin de kısmen kabulü ile eşya bedeli olan 5.077,51 TL'nin dava tarihinden itibaren işyeyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedilmiştir. Davalı erkek vekili; kadının kısmen kabul edilen ziynet ve eşya alacağı davasına yönelik istinaf talebinde bulunmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ:Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; Davanın Kısmen Kabulü ile; 1 adet 53 gr 22 ayar bilezik ( 14.257,00 TL ) 15 adet çeyrek lira ( 7.065,00 TL )Ziynet eşyasının davalı tarafça davacı kadına aynen iadesine, aynen iade mümkün olmazsa ziynet eşya toplam değeri olan 21.322,00 TL ' nin 20.155,00 TL sinin dava tarihinden, 1.167,00 TL sinin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı kadına verilmesine, davacının eşya talebine ilişkin davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tarafından ziynet eşyaları yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; ziynet eşyasının iadesine ilişkindir....
Davalının davaya konu ziynetlerinin varlığına ve davanın kabulüne dair istinaf başvurusu yönünden; Ziynet eşyasını evlilik münasebetiyle gelin ve damada verilen hediyelerdir. Bu bağlamda, bilezik, altın kelepçe, kolye, gerdanlık, takı seti, bileklik, saat, küpe ve yüzük gibi takılar, ziynet eşyası olarak kabul edilmektedir. Bunun yanında çeyrek altın, yarım altın, cumhuriyet altını ve reşat altını ziynet olarak değerlendirilmektedir. Kadına özgü ziynet eşyaları; eşler arasında aksine bir anlaşma veya bu konuda yerel bir âdet bulunmadıkça evlilik sırasında kim tarafından hangi eşe takılmış olursa olsun kadın eşe bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır. Hukuk Genel Kurulunun 05.05.2004 tarihli ve 2004/4- 249 E. ve 2004/247 K. sayılı kararında ve 04/03/2020 tarihli ve 2017/3- 1040 Esas No, 2020/240 Karar sayılı kararında aynı ilke benimsenmiştir. 4721 sayılı TMK.nun 220. maddesinde kişisel mallar sayılmıştır....