Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkilinin olay günü müşterek çocuklarını da yanına alarak ayakkabı bile giymeden terlikle evden ayrıldığını, tüm çeyiz eşyalarının müşterek konutta kaldığını, düğünde takılan ziynet eşyalarının da davalının babasına ait arsada yapılan ev inşaatı için harcandığını iddia ederek, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı taktirde bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin tüm birikimlerinin evde altın olarak biriktirdiğini, davacının iddia ettiği altınlardan çok daha fazlasının davacı tarafından evde saklandığını, davalı evde yokken altınların bir kısmını annesinin evine götürdüğünü, bir kısmını da kendi babası ev satın alırken ona verdiğini savunarak davanın reddini dilemiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, ziynet eşyası, ev ve kişisel eşyaların iadesine, bedelinin tahsiline ilişkindir. Davacı vekilinin istinaf itirazının incelenmesinde; İlk derece mahkemesince '' Tarafların boşanma dosyası olan Aydın 1....
GEREKÇE : Davacı tarafından 24/01/2017 tarihinde davalılar aleyhine ziynet ve eşya alacağı davası açılmış, buna ilişkin dava dilekçesi 02/02/2017 tarihinde davalılara ayrı ayrı usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir. Davalılardan Mehmet davaya cevap vermemiş, diğer davalı Yaser ise süresinden sonra 27/03/2017 tarihinde cevap dilekçesini dosyaya ibraz etmiştir. Tüm dosya kapsamından; çeyiz senedinde yazılı olan dava konusu ziynet ve ev eşyalarının evlilikten sonra davacı kadına teslim edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacı kadının iddiasının, çeyiz senedinde yazılı ziynet ve ev eşyalarının kendisine hiç teslim edilmediği değil, bir süre sonra eşi ile ayrılması sonucu bunların davalıların yedinde kaldığı olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Bu halde; bu eşyaların daha sonradan davalılar tarafından davacıdan alınıp iade edilmediğinin kanıtlanması gerekmektedir....
Dosya kapsamı ve tanık beyanlarına göre, evden ayrılış biçimi itibariyle davacı, dava konusu ettiği ziynet eşyalarını beraberinde götürebilecek koşullara sahip ise de, söz konusu ziynetlerin evlilik birliği içinde davalı tarafından bozdurularak kullanıldığını iddia etmiş, davalı vekili de cevap dilekçesinde altın bozdurularak alınan ev eşyalarının davacıya iade edildiğini belirterek, bir kısım ziynetlerin bozdurulduğunu tevil yolu ile ikrar etmiştir. Dinlenen davacı tanıkları da ziynet eşyalarının bozdurularak davalının kredi borçlarının, düğün ve balayı masraflarının ödendiğini, davalının babası için alınan eve katkı sağlamak amacı ile kullanıldığını, davacının ailesinin evine üzerinde hiçbir ziynet eşyası olmadan döndüğünü beyan etmişlerdir. Dava konusu ziynetlerin evlilik birliği içinde bozdurulduğu mahkemenin de kabulündedir. Hükmün gerekçesi davalı tarafından da temyiz edilmemiştir. Bu durumda davada ispat külfeti yer değiştirmiştir....
Somut olayda mahkemece reddine karar verilen ziynet ve kısmen kabulüne karar verilen ev eşyası alacağı toplam miktarı 71.270 TL olup, bölge adliye mahkemesince ziynet ve eşya alacağına yönelik verilen karar kesindir. Bu nedenle davacı-karşı davalı kadının ziynet ve ev eşyası alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı- karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b-Bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin ağır, davacı-karşı davalı kadının az kusurlu olduğunun kabulü gerekir....
Davacı tanıkları; ziynet eşyalarının ne yapıldığını bilmediğini, davalının ailesinin Afşin'de ev aldığını, davacının ilk ameliyatı esnasında ziynet eşyalarının davacı üzerinde olduğunu ve hastane masraflarının karşılanması için bozdurulduğunu duyduklarını beyan etmişlerdir. Davacının dinlettiği tanık beyanları duyuma dayalı olup dinlenen davalı tanıkları ise; ziynet eşyalarının bir kısmının düğün, bir kısmının hastane masraflarına harcandığı, geriye kalan 1 yarım altının ise davacının yanında götürdüğünü beyan etmişlerdir. Davalının dinlettiği tanıkların beyanları somut ve görgüye dayalıdır. Ziynet eşyalarının davalı tarafından bozdurulduğu davacı tarafça ispatlanmıştır. Bu durumda davada ispat külfeti yer değiştirmiştir. Davalı, söz konusu ziynet eşyalarının, davacının kendi isteği ile, iade edilmemek üzere verildiğini kanıtlamadıkça iade ve tazmin ile yükümlüdür....
1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, iştirak ve yoksulluk nafakalarının her yıl %10 oranında artırılmasına, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata, ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmaması halinde bedelinin tahsiline, evdeki kadına ait eşyaların iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
şeklinde belirtmiş oldukları ev ve çeyiz eşyaları ile ziynet eşyalarının aynen iadesini, aynen iade mümkün olmadığı takdirde, 42.505,00 TL olan bedelinin yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir....
Dava dilekçesinin içeriği, tarafların evlenme tarihi, ev eşyalarının edinme tarihi ve dosya kapsamına göre davacının talebi, 4721 sayılı TMK.nun 202 ve devam maddeleri gereğince kabul edilen yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan ve TMK'nun 231, 232, 235 ve 236. maddeleri gereğince açılan katılma alacağı ile kişisel malların (ziynet, giyim eşyası vb.) mevcutsa aynen, değilse bedelinin iadesi (TMK.m.688, 226/1. fıkrası), isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Maddi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı (kadın), dava dilekçesinde 8000 TL değerinde ziynet eşyaları ve 3000 TL bedelinde ev eşyalarının davalıda kaldığını, yine boşanma sonrası yeni ev eşyaları almak zorunda kaldığını, bu nedenle 5000 TL masraf yaptığını, bu sebeplerle 20.000 TL maddi tazminat talep ettiğini açıklamıştır. Bu talepler Medeni Kanununun 174/1. maddesinden kaynaklanan boşanmanın fer'i niteliğinde maddi tazminata ilişkin değildir. Uyuşmazlık ve hüküm ziynet ve ev eşyalarına ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 17.07.2014 tarihli 2014/2 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 3....