Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece; çeyiz eşyalarına yönelik istemin kısmen kabulüne, ziynet eşyalarına yönelik talebin reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili ziynet eşyalarına yönelik olarak temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun ....maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek ... içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı iddia ve savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkaran kimsenin iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir. Davacı dava konusu edilen ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; çeyiz eşyalarını aynen iadeye hazır olduklarını, davacının ziynet eşyalarını alarak evden ayrıldığını, müvekkilinde ziynet eşyası kalmadığını, davalının 08/12/2014 tarihli dilekçesinde altınların en son eve bıraktığı günde davacının üzerinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece; dava sırasında çeyiz eşyaları iade edildiğinden konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davacının evden ayrılırken ziynet eşyalarının götürülmesine engel olunduğunu, zorla elinden alındığını, daha önce götürme fırsatı elde edemediğini ispat edemediği gerekçesiyle ziynet eşyalarına yönelik talebin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, ziynet eşyasının aynen iadesi, olmadığında bedelinin tahsiline ilişkindir. Kural olarak, düğün sırasında takılan ziynet eşyaları, kim tarafından, kime takılırsa takılsın, kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı sayılır....
Davalı ise çeyiz eşyalarının bir kısmının satıldığını bir kısmının ise tarafların ayrılmadan önceki müşterek konutlarında bulunduğunu ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece çeyiz eşyalarının aynen olmadığı takdirde bilirkişice tespit edilen bedellerinin yarısının tahsiline karar verilmiştir. Davacının davasına dayanak olarak gösterdiği 6.3.2003 tarihli çeyiz senedinde teker teker sayılan çeyiz eşyasının esas sahiplerinin davacı... kızı ... ile davalı ... ... olduğu belirtilmiştir. Bu durumda çeyiz eşyasının davacı ve davalı arasında müşterek mülkiyete konu olduğu anlaşılmaktadır. Müşterek mülkiyete konu mallar ise ortaklığın giderilmesi davasına konu olabileceğinden mahkemece isteme konu çeyiz eşyalarının davacı ile davalılardan ...’ya aidiyetine yönünde kararla yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
İle) DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının mevcutsa aynen, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, çeyiz eşyaları teslim edildiğinden karar verilmesine yer olmadığına, ziynet alacağına ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince ziynet alacağına yönelik temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafından alıkonulduğunu bir daha eve dönülememesi üzerine de davalı tarafta kaldığını belirterek, ziynet ve çeyiz eşyalarının mevcutsa aynen, değilse bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı ise, çeyiz eşyalarının teslim edildiğini ziynet eşyaların ise giderken götürüldüğünü belirterek davanın reddini savunmuştur....
burma bilezik (adeti 30- 33 gram arası), 2 adet kalın bileklik tarzı 22 ayar bilezik, 5 adet çeyrek altın takıldığını, düğün gecesi bu ziynet eşyalarının davalı tarafça kendisinden zorla alındığını, ayrıca müşterek haneden tatil için ayrıldığı için ev, çeyiz ve kişisel eşyalarını da alamadığını belirterek, ziynet eşyalarının ve ev, çeyiz ve kişisel eşyalarının aynen tarafına iadesine, mümkün değilse bedelinin tarafına ödenmesine, yargılama masraflarının davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyalarının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde duruşmalı olarak davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne, duruşma isteminin pul yokluğu nedeniyle reddine karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının evlilik sorumluluklarını yerine getirmediğini, müvekkili olan davacının müşterek evden kovulduğunu, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığını beyan ederek, davacının çeyizinde bulunan eşyaların aynen, olmadığı takdirde 100 TL'nin ödenmesine, ziynet eşyalarının aynen, mümkün olmaması durumunda ise 700 TL'nin ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve bir kısım ev eşyaları ile çeyiz eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir....
Davacı dava dilekçesinde, davalı ... ile boşandıklarını tarihsiz mehir senedi ile davacıya bağışlanan çeyiz ve ziynetlerin davalılar yedinde kaldığını, davalılar boşandıktan sonra bu eşyaları vermedikleri gibi bedelini de vermeye yanaşmadıklarını belirterek ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, aynen olmadığı takdirde bedelinin tahsilini istemiştir. Davalılar davacı ile 1998 tarihinde evlenildiğini eşlerin birlikte Almanya’ya yerleştiklerini, eşlerin geçimsizlik nedeniyle 2004 yılında ayrıldıklarını, ayrılmalarından bir yıl sonra tekrar birleştiklerini bu sefer Danimarka'ya yerleştiklerini, ikinci birleşmelerinde davaya konu mehir senedinin düzenlendiğini ve Almanya'da alınan ziynet ve eşyaların bu senede yazıldığını, davacının Almanya’da ki eşyaları satıp parasını da kendisinin aldığını, ziynet eşyalarının ise halen kendisinde olduğunu belirterek davanın reddini savunmuşlar. Mahkemece davalıların savunmaları doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; nikah sırasında 8 adet burma bilezik, bir dolayım zincir, 6 adet reşat altın, bir adet taşlı yüzük, yatak odası takımı ve oturma grubunun kendisine mehir olarak verildiğini, düğünde takılan ziynet eşyalarını eski eşinin ortak konutu yaptırmak için bozdurduğunu ve kendisine iade etmediğini, kişisel ve ev eşyalarının da ortak konutta kaldığını belirterek ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, mümkün olmazsa bedelinin faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı; boşanma davası devam ederken davacının müşterek konuttan ayrıldığını ve ayrılırken de ziynet ve çeyiz...