WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı-davacı taraf; davacı-davalı erkeğin boşanma davasının kabulü, kusur tespiti, kendisinin tazminat taleplerinin reddi, müşterek çocuklar için hükmolunan nafakaların miktarları, ziynet alacağı davası yönünden kurulan hüküm ve şahsi alacak davası yönünden herhangi bir karar verilmemiş olmasına yönelik süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Davacı-davalı taraf; davalı-davacı kadının boşanma ve ziynet alacağı davalarının kabulü, kusur tespiti ile ziynet alacağı davası yönünden kendisi lehine vekalet ücretine hükmedilmemiş olmasına yönelik katılma yoluyla istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Öncelikle; yargılamanın sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için davalı-davacı kadın tarafından davacı-davalı aleyhine açılan şahsi alacak davasının bu davadan tefriki ile mahkememizin ayrı bir esasına kaydedilmesine, davalı-davacının bu davaya yönelik istinaf taleplerinin de tefrik edilen dosyada değerlendirilmesine karar verilmiştir....

etmediği, dolayısıyla ne için bozdurulmuş olursa olsun bir daha iade edilmeyeceği açıkça kararlaştırılmayan ziynet eşyasının iadesinin gerektiği ancak bu davanın belirsiz alacak davası olmadığı, kadının ıslah ile başta talep edilmeyen ziynet eşyasını talebine ekleyemeyeceği, dolayısıyla kadının ilk dava dilekçesinde talep ettiği ziynet eşyası üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken aksi yönde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle tarafların istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle; davacı kadının davasının kısmen kabulü ile dosya arasında bulunan kuyumcu bilirkişi ...'...

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçekleri yansıtmadığını, davacının 11/01/2017 tarihinde kendi isteğiyle ortak konutu terk ettiğini, davacının ortak konutu terk etmesinden sonra davacıya ait şahsi eşyaların toplanması sırasında, yatak odasında eşyalarının arasına gizlenmiş bir kısım ziynet eşyası (3 adet bilezik, 1 adet yarım altın, 1 adet zincir kolye) bulunduğunu, çeyiz eşyası ile birlikte bu ziynetlerin de komşular aracılığıyla davacıya gönderildiğini, müvekkilinin davacıya ve ailesine güvenmediği için çeyiz ve ziynet eşyasını tutanak karşılığında teslim etmek istediğini, ancak davacının annesinin tutanağı yırtıp attığından bu ziynet eşyalarının telim edilmediğini, müvekkiline iade edildiğini, söz konusu ziynetlerin halen müvekkilinde bulunduğunu, davacı tarafa bunları iadeye hazır olduğunu, düğünde hediye edilen tüm para ve ziynet eşyasının davacıda kaldığını, müvekkilinin düğünden sonra ve evlilik sürecinde davacıda kalan ziynet ve paraya dokunmadığını...

    GEREKÇE : Dava, ziynet alacağı istemine ilişkindir....

    Kadının, kabul edilen ziynet davasına yönelik bir temyizi bulunmadığına göre, bu dava erkek tarafından katılma yoluyla temyize getirilemez. Bu bakımdan erkeğin, ziynet alacağı davasının kabulüne ilişkin katılma yoluyla temyiz dilekçesinin açıklanan sebeple reddine karar vermek gerekmiştir....

      Davacı, ziynet eşyasının iade edilmek üzere davalıya verildiğini ileri sürmüş, davalı ise rıza ile ve iade edilmemek üzere verildiğini savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olan, ziynet eşyasının kadın tarafından iade edilmek üzere verildiğidir. Davacı kadının ziynet eşyalarını iade edilmemek üzere verildiğine ilişkin ispat yükü davalı taraftadır. Olayda, erkek ziynet eşyasının iade edilmek üzere verildiğini ispatlayamamıştır. Buna rağmen, yukarıda yazılı ilkelerde hataya düşülerek davacı kadının ziynet alacağı talebinin kabulüne hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyası alacağına ilişkin bulunduğuna ve katkı payı alacağı ya da katılma alacağı talebinde bulunulmadığına göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı (koca) tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar ve ziynet alacağı yönünden, davacı (kadın) tarafından ise; tazminatlar, nafakalar ve ziynet davasının reddedilen kısmı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve boşanmaya neden olan olaylarda, davalı kocanın eşine fiziksel şiddet uyguladığı, kusur olarak yüklenmiş ise de; toplanan delillerden, davalı kocanın, davacı eşine 17.01.2013 tarihinde fiziksel şiddete başvurması olayından sonra, davacı tanıklarının bayanlarından anlaşılacağı üzere davacı kadının, davalı eşi hakkında verilen uzaklaştırma kararı sona ermeden eşini telefonla arayarak eve çağırıp, eşiyle barıştığı, böylece kadının kocasını affettiği en azından bu olayı hoşgörüyle...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, ziynet alacağı davasının reddi yönünden, davalı erkek tarafından ise, katılma yoluyla, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı erkeğin katılma yoluyla temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davalı erkek hükmü Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 433. maddesi uyarınca katılma yoluyla kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz etmiştir. Katılma yoluyla temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır. Davacı kadın ise hükmü sadece ziynet alacağı davasına yönelik olarak temyiz ettiğine göre, davalı erkeğin kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden katılma yoluyla temyiz hakkı bulunmamaktadır....

              Hayatın olağan akışına göre olağan olan, ziynet eşyasının kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Ziynet eşyalarının davalı tarafın zilyetlik ve korunmasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. .../... -2- Diğer taraftan, ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak, normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, davacı kadının ispatlaması gerekir....

                UYAP Entegrasyonu