içinde Yargıtay'a temyizi kabil, ziynet eşyası alacağı yönünden HMK 362/1- a md. uyarınca kesin olmak üzere OY BİRLİĞİ ile karar verildi....
Mahkeme ise tarafların beyanlarının aksine davacının dava konusu ettiği ziynet eşyaları ile nakit paranın davalıda kaldığını ileri sürdüğünü ,davalının ise tüm ziynet eşyaları ile düğünde hediye edilen paraları ortak konuttan ayrılırken davacı tarafından götürüldüğünü savunduğunu belirtmiş olup ,bir kısım ziynet eşyası yönünden davacının ortak konuttan ayrılırken bunların zorla elinden alındığını veya götürülmesine engel olunduğunu ispat ettiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Oysa davalı bir kısım ziynet eşyasının (35 adet çeyrek) düğünde yapılan masraflar için bozdurulduğunu beyan etmiş olmakla bu ziynetler yönünden davada ispat külfeti yer değiştirmiştir. Davalı, söz konusu ziynet eşyalarının, davacının kendi isteği ile iade edilmemek üzere verildiğini kanıtlamadıkça iade ve tazmin ile yükümlüdür....
Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. (6.Hukuk Dairesi 09.05.2011 tarih ve 2011/1701- 6067, 6. HD . 06.03.2012 tarih ve 2012/333- 3494, 3. HD. 13.03.2013 tarih ve 2013/3318- 4289) Bu halde, kural olarak, davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve evden ayrılırken davalıda kaldığını ispatlamak zorundadır. Ancak, bu karinenin aksinin ispatı mümkündür. Somut dosyada, kadına ait ziynet eşyalarına ilişkin iddia, savunma ve deliller değerlendirildiğinde; öncelikle, dava ve cevaba cevap dilekçesinde ileri sürülmeyen maddi vakıalar yargılamanın diğer aşamalarında ve de istinaf yoluyla ileri sürülemez (HMK.m.141)....
Dava , ziynet alacağına ilişkindir. Ziynet eşyaları yönünden davacı kadın açıkça "yemin" deliline dayanmıştır. Davacıya "yemin teklifi" hakkını kullanıp kullanmayacağı hatırlatılmadan ziynet eşyası alacağına ilişkin davanın reddi hatalı olmuştur. Mahkemece yapılacak iş; HMK'nın 226- 228. maddeleri gereğince davacıya ziynet eşyası yönünden yemin deliline dayanma hakkı hatırlatılarak sonucuna göre tüm delillerini değerlendirip karar vermekten ibaret olmalıdır. Davacının istinaf itirazının kabulü ile yukarıda belirtilen yemin delilinin hatırlatılması yönünden işlem yapılmak üzere, ilk derece Mahkemesinin ziynet alacağına ilişkin kısımlarının kaldırılarak tefrik edilen dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1- Davacının istinaf başvurusunun kararın esası ile davacının diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin KABULÜ ile; Kahramanmaraş 2....
Maddesi gereğince boşanmalarına, davacı lehine aylık 200,00 TL tedbir, aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına, davacı lehine 10.000,00'er TL maddi ve manevi tazminatın davalıdan tahsiline, davacının ziynet eşyası alacağı davasının kısmen kabulü ile 32.000,00 TL'nin davalıdan yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; aleyhine hükmedilen vekalet ücreti, ziynet eşyası alacağı ve tazminatların miktarları yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili; ziynet eşyası alacağı, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafaka yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferileri ile ziynet alacağına ilişkindir....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı koca; ziynet eşyası yönünden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Davacı kadın tarafından ziynet eşyalarının davalının babası ve erkek kardeşi tarafından alındığını iddia etmiş olması ve tanıkların görgüye dayalı bilgilerinin olmaması da nazara alınarak husumet davalı kocaya yöneltilemez.(Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2013/10630 esas 2013/16262 karar 04/12/2013) ziynet eşyası alacağına ilişkin kocaya yöneltilen davanın Husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir. HMK 353/1- b-2 maddesine göre ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa; yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, duruşma yapılmadan karar verilir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçekleri yansıtmadığını, davacının 11/01/2017 tarihinde kendi isteğiyle ortak konutu terk ettiğini, davacının ortak konutu terk etmesinden sonra davacıya ait şahsi eşyaların toplanması sırasında, yatak odasında eşyalarının arasına gizlenmiş bir kısım ziynet eşyası (3 adet bilezik, 1 adet yarım altın, 1 adet zincir kolye) bulunduğunu, çeyiz eşyası ile birlikte bu ziynetlerin de komşular aracılığıyla davacıya gönderildiğini, müvekkilinin davacıya ve ailesine güvenmediği için çeyiz ve ziynet eşyasını tutanak karşılığında teslim etmek istediğini, ancak davacının annesinin tutanağı yırtıp attığından bu ziynet eşyalarının telim edilmediğini, müvekkiline iade edildiğini, söz konusu ziynetlerin halen müvekkilinde bulunduğunu, davacı tarafa bunları iadeye hazır olduğunu, düğünde hediye edilen tüm para ve ziynet eşyasının davacıda kaldığını, müvekkilinin düğünden sonra ve evlilik sürecinde davacıda kalan ziynet ve paraya dokunmadığını...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; erkeğin davasının kabulü, kusur tespiti, tazminat taleplerinin reddi ve ziynet alacağı yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, katılma yoluyla kusur tespiti, çeyiz ve ziynet eşyaları alacağı, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı karşı davacı erkeğin katılma yolu ile çeyiz eşyasına yönelik olarak temyiz itirazının incelenmesinde; Davalı karşı davacı erkek hükmü Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 433. maddesi uyarınca katılma yoluyla çeyiz eşyası alacağı yönünden temyiz etmiştir. Katılma yoluyla temyiz, asıl temyiz talebine sıkı sıkıya bağlıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davacının ziynet eşyası alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; ziynet eşyası taleplerinin tamamının kabulüne karar verilmesi gerektiğini, ayrıca ziynet eşyasının kabul ve reddedilen kısımları için davalı lehine vekalet ücretine hükmedildiğini belirterek, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili; davacının ziynet eşyasına ilişkin davasını ispatlayamadığını belirterek, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesi talebiyle, istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre, re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, ziynet eşyası alacağına ilişkindir....
GEREKÇE : Asıl dava, TMK 197.maddesi uyarınca açılan tedbir nafakası, karşı dava ve birleşen dava TMK 166/1.maddesi uyarınca açılan boşanma davası olduğu, ayrıca birleşen davada, ziynet ve çeyiz alacağı talebinde bulunulduğu görülmüştür. Dairemizin 2019/1634 E.- 2020/766 K.sayılı ilamı ile, ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden, yetersiz gerekçe ve infazda tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesi nedeniyle yerel mahkeme kararının tamamının kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür....