Davacı vekili 26/09/2013 tarihli duruşmadaki beyanında, ev konusundaki taleplerinden vazgeçtiğini, ziynet eşyası taleplerini ise tekrar ettiklerini belirtmiştir. Davacı vekili 04/09/2013 havale tarihli ıslah dilekçesinde ise; ziynet eşyası taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda 57.018,00 TL olarak ıslah ettiklerini açıklamış ve ıslah harcını tamamlamıştır. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talebinin açık olmadığını, talebin neye ilişkin olduğunun anlaşılamadığını, dava konusu taşınmazın müvekkilin evlenmeden önce edindiği bir mal olduğunu, davacının tüm takı ve ziynet eşyalarını yurt dışındaki müşterek konuttan Türkiye'ye dönerken yanında götürdüğünü belirterek, davanın reddini istemiştir. Davalı vekili 21/11/2013 tarihli ıslaha cevap dilekçesinde; ziynet eşyalarının evlilik birliğinin devamı sırasında, davacı ve davalı tarafça birlikte bozdurularak, yeni açılan işyeri giderlerinin karşılanmasında kullanıldığını belirtmiştir....
Somut olayda mahkemece reddine karar verilen ziynet ve kısmen kabulüne karar verilen ev eşyası alacağı toplam miktarı 71.270 TL olup, bölge adliye mahkemesince ziynet ve eşya alacağına yönelik verilen karar kesindir. Bu nedenle davacı-karşı davalı kadının ziynet ve ev eşyası alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı- karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. b-Bölge adliye mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin ağır, davacı-karşı davalı kadının az kusurlu olduğunun kabulü gerekir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı erkeğin ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece karar verilen ziynet eşyası alacağının miktarı 27.770,00 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 47.530,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....
Davacı dava konusu edilen ziynet eşyasının elinden alındığını ileri sürmüş, davalı yan ise bu iddiayı kabul etmemiştir. Hayat deneylerine göre olağan olanın bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Diğer bir deyimle bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağana ters düşer. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyadır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğu kabul edilmelidir. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını,ispat yükü altındadır....
Bu nedenlerle, ziynet eşyası alacak talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak davanın kısmen kabulüne dair karar verilmesi gerekmiştir. Ayrıca, yerel mahkemece kadının ziynet eşyası alacak talebinin tamamen reddine karar verildiği, erkek lehine bu dava yönünden vekalet ücretine hükmedilmediği, erkeğin bu konuda istinaf başvurusu bulunmadığı dikkate alınarak, Dairemizce ziynet eşyası bedelinin kısmen kabulüne dair yeniden karar verilirken de, erkek lehine reddedilen kısım yönünden vekalet ücretine hükmedilemeyeceği anlaşılmıştır. Tüm bu nedenlerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre davacının manevi tazminata yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacının ziynet eşyalarına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Dava, gayri resmi evlilikten kaynaklanan ziynet eşyası alacağı ile manevi tazminat istemine ilişkindir....
BOZMA ÖNCESİ İSTİNAF KARARI: Dairemizce yapılan yargılama sonunda; davacı-karşı davalının istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı-karşı davacının ziynet eşyası alacağı dışındaki istinaf başvurusunun esastan reddine, ziynet eşyası alacağına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin ziynet eşyası alacağına ilişkin kısımlarının daldırılmasına, davacı-karşı davalının ziynet eşyası alacağı davasının reddine karar verilmiştir. TEMYİZ: Davacı-karşı davalı vekili;kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatların ve nafakaların miktarları ile reddedilen ziynet eşyası alacağı davası yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur. Davalı-karşı davacı vekili; kusur belirlemesi, kadının kabul edilen boşanma davası ve tazminatlar yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur....
O halde davacı-karşı davalı kadının delil listesindeki toplanmasını istediği delillerin toplanması ve sonucu uyarınca hüküm kurulması gerekirken bu hususlar gözetilmeden yargılamaya devam edilmesi ve eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. 2-Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesi ile ziynet ve çeyiz eşyası alacağı taleplerinde bulunmuştur. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Davacı-davalı kadının ziynet ve çeyiz eşyası alacağı talepleri boşanma talebinin eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Bu talepler nedeniyle davanın açılması esnasında nispi harç alınmadığı gibi bu eksiklik yargılama sırasında da giderilmemiştir. Nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı (koca) tarafından; yoksulluk nafakası, ziynet ve çeyiz eşyası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadın dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5000 TL değerinde ziynet eşyası ile 1000 TL değerinde çeyiz eşyasını talep etmiş, 10.07.2012 tarihinde bu miktarları ıslah etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen ziynet eşyası alacağı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dilekçesinde, tarafların boşandıklarını, boşanma ilamının henüz kesinleşmediğini, evlilik sebebi ile takılan ziynet eşyalarının davacının rızası dışında davalı tarafından alındığını ileri sürerek, dava dilekçesinde belirtilen ziynet eşyalarının aynen, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 10.000,00 TL(ıslahla 72.505,00 TL) ziynet eşyası bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının evden ayrılırken bütün ziynet eşyalarını yanında götürdüğünü bildirerek, davanın reddini talep savunmuştur....