WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasına dair karar, davacı ve davalılardan ... tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine, mümkün değilse bedelinin tahsiline ilişkindir....

    Uyuşmazlık, dava konusu edilen ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün değilse bedelinin tahsiline ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile bir kısım ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün değilse bedellerinin tahsiline karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Davacı kadın kendisine ait ziynet eşyalarının rızası dışında ve iade şartıyla elinden alınıp bozdurulduğunu veya davalıda kaldığını ispat etmesi gerekir. Davacı da kendisine ait olan ve kural olarak kendisinde bulunması gereken ziynet eşyalarının rızası dışında veya iade şartıyla davalı tarafından elinden alınıp bozdurulduğunu veya davalı da kaldığını ispat edememiştir. Davacı eş ailenin ortak giderleri için malvarlığından rızasıyla yaptığı katkıyı geri isteyemez. Davacının bu katkıyı kendisine ait ziynet eşyalarını bozdurarak yapmış olması sonucu değiştirmez. Türk Medeni Kanununun 186/3. maddesinin somut olayda uygulanmamasını gerektirecek bir hukuki gerekçede yoktur. Bu sebeple davalının ziynet eşyalarına ilişkin temyiz talebinin kabulü ile hükmün ziynet eşyalarına ilişkin bölümünün bozulması gerektiğini düşündüğüm için sayın çoğunluğun bu bölüme ilişkin görüşüne katılmıyoruz....

        Düğünde takılan ziynet eşyaları ve takılar kadına ait olup kişisel eşya niteliğindedir. Mahkemece davalı tarafından varlığı ve müşterek evin ihtiyaçları için bozdurulduğu kabul edilen ziynet eşyaları yönünden talebin kabulüne karar verilmiştir. Evlilik birliği içerisinde davalı tarafından müşterek gderler için bozdurulan ziynet eşyalarının davacının rızası ile bozdurulduğunun kabul edilmesi gerekir. Ziynet eşyaları nitelik itibariyle rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev'i dendir. Bu sebeple nitelikleri itibariyle kadında bulunduğu karine olarak kabul edilir. Olağanın aksini iddia eden ispatla yükümlüdür. Niteliği itibariyle ddavacıdü bulunması gereken ziynet eşyalarının aile içerisinde ihtiyaç duyulması halinde bu eşyaları elinde bulunduran eşin rızası ile bozdurulması olağan olandır. Bu durum Türk Medeni Kanunun 185/3 ve 186/3 maddeleri gereğince davacı eş için aynı zamanda bir yükümlülüktür. Bu sebeple somut olayda ispat yükü davacıya aittir....

          Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının mevcutsa aynen, değilse bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, çeyiz eşyaları teslim edildiğinden karar verilmesine yer olmadığına, ziynet alacağına ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince ziynet alacağına yönelik temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacının 2009 yılı aralık ayında kayınvalidesi tarafından darp edildiğini, bu nedenle babasını arayarak kendisini almasını istediğini, bu konu ile ilgili ... SCM nin 2010/16 E sayılı dosyası ile yargılama yapılarak davalının annesi ... hakkında mahkumiyet hükmü tesis edildiğini, davacının kendiliğinden evi terk etmediğini belirterek ziynet ve çeyiz eşyalarının mevcutsa aynen, değilse bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı ise, çeyiz eşyalarının teslim edildiğini ziynet eşyaların ise giderken götürüldüğünü belirterek davanın reddini savunmuştur....

            Davada, davacı kadına takılan ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarının aynen, olmadığında bedeli talep edilmektedir. Ziynet eşyalarının davalı tarafından ev almak için bozdurulduğu, 4.500 TL'lik altının davalının kardeşine olan borcunu ödemek için bozdurulduğu anlaşılmaktadır. Ancak, bozdurulup harcanan ziynet eşyalarının iade edilmemek kaydıyla davalı kocaya verildiğini, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup harcandığını davalının ispatlaması gerekir. Başka bir deyişle, davalının ispatlaması halinde davalı koca ziynet eşyalarını iade etmekten kurtulur....

              Mahkemece; nafaka artırma talebinin reddine, 850 TL eşya bedelinin davalıdan tahsiline, ziynet eşyalarının talep gibi 15.000 TL bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Dairemizin, 02.04.2015 tarih, 2014/11349 E. 2015/5525 K. sayılı ilamında, "Davada, ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmazsa bedelinin tahsiline karar verilmesi istenilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunun 297. Maddesi (HUMK 388 md) hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangibir söz tekrar edilmeksizin istek sonuçlarından herbiri hakkında verilen hükümle taraflara yükletilen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesini emredici kural olarak da getirmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde; ziynet eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde bedellerinin tahsilini istemiştir. Mahkemece, ziynet eşyalarının bedellerinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir....

                Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu çeyiz eşyalarının bedellerinin davalı tarafından ödendiğini, tarafların oturduğu evin tenha sayılabilecek bir sokak içerisinde olması, miktar olarak oldukça fazla olan takı ve ziynetlerin muhafazasının zor olacağı düşünülerek koruma amaçlı olarak dava konusu ziynet eşyalarının düğünden kısa bir süre sonra davalının da çalıştığı davalının babasına ait sarraf dükkanına götürüldüğünü, ancak davalının birlikte çalıştığı babasının yanından ayrılıp bir başka yerde çalışmaya başlamasından sonra davacı ile davalının birlikte oldukları bir sırada kendilerine ziynet eşyalarının teslim edildiğini, o tarihten sonra dava konusu ziynet eşyalarının müşterek hanede muhafaza edildiğini, evde olan bu ziynet eşyalarının davacı tarafından annesi ile köye giderken beraberinde götürüldüğünü, dava konusu ziynet eşyalarının müvekkili davalıda kalmadığını belirterek, davanın reddini dilemiştir....

                  Mahkemece, davaya konu ziynet eşyalarının 06.07.2010 tarihinde davacının babası ... tarafından davalı ...'ın babası olan diğer davalı ...'e tutanakla teslim edildiği, ziynet eşyalarının davalı yana iade edilmesinden davacının haberinin olmamasının hayatın olağan akışına uygun düşmeyeceği, davacının altınların rıza dışında elinden alındığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, red kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Yerleşmiş ... kararlarında da belirtildiği gibi, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının kadının isteği ve onayı ile iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Yasada aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri iddiasını kanıtlamakla yükümlüdür (M.Y.md....). ....

                    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/10/2012 NUMARASI : 2010/1070-2012/767 Taraflar arasındaki katkı payı, ziynet ve çeyiz alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne, çeyiz ve ziynet alacağı davasının reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili olan davacı ile davalının boşandıklarını, davacının, evlilik birliği içinde, emekli maaşı ile müşterek konuta katkı sağladığını; müşterek haneye ve taşınmazın yapımına fiili olarak çalışmasıyla da katkıda bulunduğunu; diğer yandan, çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafda kaldığını beyan derek, 5000 TL katkı payı alacağı ile, 25.000 TL ziynet ve çeyiz eşyası bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu