GEREKÇE : Davanın konusu, asıl davada mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı alacak ile ziynet eşyası alacağı; birleşen davada ise aile konutu şerhi konulmasıdır. Mahkemece, asıl davada mal rejimi alacak davasının kabulüne, ziynet eşyası alacak davasının kısmen kabulüne, birleşen aile konutu şerhi davasının reddine karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Bu nedenle, asıl davada verilen kararlara yönelik olarak "açıkca" yapılan istinaf başvurusu ile sınırlı olarak inceleme ve değerlendirme yapılmıştır....
(HMK mad. 297/2) Somut davada, mahkemece, davanın kabulüne karar verildiği, yasal karinenin aksinin hangi deliller ile ne şekilde ispatlandığına ilişkin sübutun gerekçede açıklanmadığı görülmüştür. 2- Ziynet eşyası alacak davasının boşanma davası ile birlikte açıldığı, sonradan tefrik edildiği, bir kısım yargılama sürecinin boşanma dava dosyası içerisinde yapıldığı dikkate alındığında, tarafların boşanmasına ilişkin mahkemenin 2018/370 esas, 2020/185 karar sayılı dava dosyasının delil olarak dosya içerisine alınması, bu dosya içerisinde alacak davasına ilişkin olan tüm delillerin eldeki dava dosyası ile birlikte değerlendirilmesi, istinaf incelemesinde de değerlendirmeye esas olmak üzere, dava dosyası içerisinde gönderilmesi gerektiği anlaşılmıştır. 3- Kabule göre de; mahkemece, ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde bedelinin ödenmesine hükmedildiği, ancak hüküm fıkrasında (hatta gerekçede) aynen iadesine olmadığı takdirde bedeline hükmedilen ziynet altınlarının somut...
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkek eşin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-davacı kadın, karşı dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte 10.000,00 TL tutarında ziynet alacağı talebinde bulunmuş, mahkemece alınan bilirkişi raporu sonrasında ziynet alacağına ilişkin davasını ıslah edip, alacak bedelini 61.042 TL’ye yükseltmiştir. Mahkemece, bu husus nazara alınarak kabul edilen ziynet alacağı bedelinin 10000 TL’lik miktarı yönünden dava tarihinden, kalan kısma ise ıslah tarihi olan 21.10.2013 tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekirken, kabul edilen ziynet alacağı bedelinin tümü üzerinden dava tarihinden geçerli olacak şekilde yasal faize hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların ziynet ve eşya alacağına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hükme konu alacak miktarının karar tarihi itibarıyla temyiz kesinlik sınırının altında kaldığından, ziynet ve eşya alacağına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde; a) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının tüm, davacı karşı davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir....
TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 179 ] "İçtihat Metni" Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davacı vekilinin 15 çeyrek altın ve 7 gr.'lık 4 adet bileziğe ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacıya ait ziynet eşyalarının davalı tarafından satıldığını daha sonra iade edilmediği gibi bedelinin de ödenmediğini ileri sürerek aynen ya da 3.375,00.-YTL' nın tahsilini istemiştir....
O halde mahkemece, dayanak ilamda hükmolunan vekalet ücreti ve yargılama giderleri için davalı alacaklının ilamlı takip yapmasında ve bu alacaklar için örnek 4- 5 icra emri düzenlenmesinde hukuka aykırı bir yön bulunmadığı göz önünde bulundurularak takibin ziynet eşyalarına ilişkin asıl alacak ve buna ilişkin işlemiş faiz yönünden iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin tümden reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan ilk derece mahkeme kararının 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-2. maddesi uyarınca kaldırılmasına ve şikayetin kısmen kabulü ile takibin ziynet eşyalarına ilişkin asıl alacak ve buna ilişkin işlemiş faiz yönünden iptaline karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
O halde, davalı-karşı davacı erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. 2-Davacı-karşı davalı kadının ziynet eşyalarına yönelik talebi 13.572 TL için kabul edilmişse de; mahkemece bu miktara nasıl ulaşıldığı, hangi ziynet eşyaları bedelinin bu miktar olduğu, karar yerinde tartışılmamış ve gösterilmemiştir. Dava dilekçesi, bilirkişi raporu gibi herhangi bir belgeye atıf yapılarak hüküm kurulamaz. Ziynet eşyası alacağıyla ilgili talep (dava) bakımından, temyiz denetimine elverişli nitelikte gerekçeyi içeren bir karar bulunmamaktadır (T.C Anayasası m. 141, HMK m. 297/1-c)....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 18/07/2014 NUMARASI : 2014/483-2014/667 Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda yerel mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde; düğün merasiminde bilezikler dışındaki ziynet eşyalarının davalı A.. İ..'in çantasına konduğunu, bileziklerin de davalı O.. İ.. tarafından davacının saklayamayacağı ileri sürülüp elinden alınarak, annesi Ahsen'e teslim edildiğini, bağımsız konut temin edilmediğinden eşinin ailesiyle birlikte yaşadıklarını, daha sonra ikinci el eşya alarak ayrı eve çıktıklarını, aldatma nedeniyle çıkan kavgada eşi tarafından darp edilerek evden ayrıldığını belirterek, iade edilmeyen 21.000,00 TL değerindeki ziynet eşyası davalılardan, 10.000,00 TL değerindeki ev eşyasının davalı Oktay ve D.. İ..'...
-TL para olarak ziynet eşyasının aynen iadesi ve teslimine, olmadığı taktirde dava tarihi itibariyle ziynet eşyalarının rayiç bedeli üzerinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere belirlenecek alacak miktarı ile şimdilik 10.000,00.-TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
TL olmak üzere toplamı 34.570,00 TL ziynet eşya bedeli ile 3.200,00 TL nakit bedelin de eklenmesi sonucu toplam 37.770,00 TL değerindeki ziynet eşyaları ve nakit paranın davalıdan aynen alınarak davacıya iadesine, aynen iadesi mümkün olmadığı taktirde toplam 37.770,00 TL ziynet eşya alacağı ve nakit para alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmiştir....