Bu durumda, mahkemece tarafların iddia ve savunması kapsamında karşılıklı kusur iddialarının delillerle birlikte değerlendirilip, kusur derecesinin belirlenmesi, kusura bağlı maddi taleplerinin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği, mahkemece bu yönden eksik inceleme ile karar verildiği anlaşılmıştır. 2- Ziynet eşya bedeline ilişkin verilen karar yönünden davalının istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; mahkemece kadının ziynet eşya bedeline ilişkin davasının kabul edildiği, ancak hüküm altına alınan alacak bedelinin tespiti yönünden hangi ziynet eşyaları için alacağın varlığının tespit edildiğinin (altınların miktar, cins ve değeri yönünden) açıklanmadığı, bu haliyle yerel mahkeme kararının yeterli gerekçeden yoksun bulunduğu, denetime elverişli olmadığı anlaşılmıştır. Öte yandan, kabule göre de; evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir....
CEVAP : Davalı T3 cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkillerine ziynet eşyası teslim etmediğini, davalıların oğullarının bir kısım ziynet eşyalarını kendisinin teslim ettiğini, bir kısım ziynet eşyası ve çocuklarının doğum altınlarını da davacı ile eşi T5 ile bozdurarak araba satın aldıklarını beyan ederek, bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı Ramazan Erçıktı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkilinin gelini olduğu, davacının kendisine ziynet eşyası teslim etmediğini, davalıların oğullarının bir kısım ziynet eşyalarını kendisinin teslim ettiğini, bir kısım ziynet eşyalarını ve çocuklarının doğum altınlarını da davacı ile eşi T5 ile bozdurarak araba satın aldıklarını savunarak bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. YEREL MAHKEME KARARI : Denizli 4....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava; ziynet alacağı istemine ilişkindir. Uyuşmazlık, kadının mal rejiminden kaynaklanan alacak talebi hakkında erkek yararına vekâlet ücreti takdir edilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü maddesi, 326 ncı maddesi, 331 inci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin ilgili maddeleri. 3....
Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarının aynen iadesi mümkün olmazsa bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde; Tarafların 12/04/2007 tarihinde boşanmalarına rağmen davalının yedinde bulunan çeyiz eşyalarını ve ziynet eşyalarını iade etmediğini iddia etmiş, davalı ise davacının 26/03/2006 tanzim tarihli feragatname başlıklı belge nedeniyle her hangi bir alacak talep edemeyeceğini savunmuştur. Davacı, mahkeme tarafından hatırlatılan yemin teklif hakkını kullanmayacağını beyan etmiş, dava konusu olan çeyiz eşyalarının ve ziynet eşyalarının davalıda bulunduğunu iddia etmiş ise de bu iddiasını kanıtlayamamıştır....
Dava, belirtilen ziynet eşyasının aynen iadesi , olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından davalı lehine reddedilen kısım yönünden takdir edilen 1200 TL vekalet ücretine hasren temyiz edilmiştir. Mahkemece, 7683,7 TL değerinde ziynet eşyası yönünden davanın kabulüne, 2990,9.-TL ziynet eşyası yönünden davanın reddine, reddedilen kısım yönünden davalı lehine 1200.- TL nisbi vekalet ücretine karar verildiği görülmektedir. AAÜT.'nin 12/2. maddesi uyarınca asıl alacak miktarı 3666,66.- TL'ye kadar olan davalarda avukatlık ücreti tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde icra mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen maktu ücrettir. Ancak bu ücret asıl alacağı geçemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından, her iki boşanma davası ve kadının ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacı kadın, karşı dava dilekçesiyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5.000 TL. tutarında ziynet alacağı talebinde bulunmuş, mahkemece alınan bilirkişi raporu sonrasında ziynet alacağına ilişkin davasını usule uygun şekilde ıslah edip alacak bedelini 26.451 TL'ye yükseltmiş ve dava tarihinden itibaren yasal faiz talep etmiştir....
Dava, TMK.nun 227. maddesi uyarınca açılmış değer artış payı, kişisel malvarlığı niteliğindeki ziynet eşyaları ve nakit paradan kaynaklanan alacak isteğine ilişkindir....
B-Ziynet eşyası alacak davası yönünden; Davacı kadın tarafından, dava konusu edilen ziynet eşyalarının aynen iadesinin olmadığı takdirde bedelinin talep edildiği, dava dilekçesinde değer bildirilmediği, 26/09/2019 tarihli duruşmada sözlü beyan ile bedel yönünden 20.000 TL değer gösterdiği, bilirkişi raporu sonrasında ıslah dilekçesi ile 53.565 TL bedel ve ayrıca dava tarihinden itibaren yasal faiz talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Yerel mahkemece, ziynet alacağı talebi kapsamında davanın kısmen kabulü ile 33.000 TL bedele dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte hükmedildiği anlaşılmıştır. Bu kararda, fazlaya ilişkin reddine dair hüküm kurulmaması sonuca etkili bir eksiklik olmadığı gibi sonrasında hükmün bu kısmına ilişkin ek karar ile tamamlama yapıldığı, kısmen kabul kısmen redde göre de vekalet ücreti konusunda karar verildiği görülmüştür....
Dosya içeriğine göre, davacı kadın vekilinin dava dilekçesinde ziynet alacağı yönünden 1.000,00 TL alacağın tahsilini talep ettiği, 12.07.2021 ve 20.10.2021 tarihli bilirkişi raporlarında ziynet eşyalarının dava tarihindeki değerinin toplam 99.470,00 TL olarak belirlendiği, davacı kadın vekilinin 05.11.2021 tarihli dilekçesiyle ziynet alacağı yönünden talep miktarını toplam 36.000,00 TL'ye yükselttiği, İlk Derece Mahkemesince davacı kadının toplam 99.470,00 TL alacağının olduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 36.000,00 TL alacağın tahsiline karar verildiği, ziynet alacağı yönünden sadece davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ziynet alacağı yönünden davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Mahkeme tarafından yargılama aşamasında bir çok kez davacının talebinin katkı payı alacağına mı yoksa ziynet eşya bedeline yönelik mi olduğu açıklattırılmış, davacı 02/05/2018 tarihli dilekçesinde açıkça taleplerinin öncelikli olarak ziynet eşyasına yönelik olduğunu, bunun mümkün olmaması halinde katkı payına yönelik olduğunu açıklamıştır. Yine 21/05/2018 tarihli ıslah dilekçesinde aynı yönde beyanda bulunmuştur. Mahkeme de gerekçeli kararında davacının davasının neye yönelik olduğu tespiti kapsamında davacının yargılama aşamasındaki taleplerini inceledikten sonra, talebin HMK 111 kapsamında kaldığı, asıl talebinin ziynet eşyalarının geri verilmesine, bunun olası olmaması halinde ise de ziynet eşya bedelinin istemine yönelik olduğuna karar vermiştir. Mahkemenin davanın ziynet eşyasına yönelik olduğu tespiti davacının yargılama aşamasındaki talepleri değerlendirildiğinde doğru olmuştur....