Sıfatı İle) DAVA TÜRÜ : Ziynet Alacağı Dava, kayınpeder tarafından gelini hakkında açılan ziynet eşyalarının aynen iadesi olmazsa bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davada, eşler arasındaki kişisel eşyaların iadesi istemi bulunmamaktadır. Uyuşmazlığın bu hali ile temyiz inceleme görevi dairemize ait olmayıp, Yargıtay 4. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 15.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda davacının ıslah dilekçesindeki talebi davaya konu ziynet eşyalarının ve paranın aynen iadesi, olmadığı takdirde ziynet eşyalarının fiili ödeme tarihindeki değerinin davalıdan tahsili ve ayrıca düğünde takılan 1.700 TL nakit paranın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsili talebine ilişkindir.Davacının ıslah dilekçesindeki talebi dava konusu ziynet eşyalarının fiili ödeme yani infaz tarihindeki bedelinin tahsiline ilişkin olup, aynen iadeye karar verildiğinde aynen iadenin mümkün olmaması halinde İİK m. 24 gereğince işlem yapılacağının tabii bulunmasına ve bu nedenle terditli olan ikinci talep olan ziynet eşyalarının fiili ödeme tarihindeki değerinin tahsilinin talep etmesinde davacının hukuki yararının bulunmaması nedeniyle davacının aynen iade talebi gözetilerek ziynet eşyalarının aynen iadesine ve düğünde takılan 1.700 TL nakit paranın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken mahkemece...
ZİYNET VE ÇEYİZ EŞYALARININ İADESİ DAVASI 4721 S. TÜRK MEDENİ KANUNU [ Madde 186 ] 743 S. TÜRK KANUNU MEDENİSİ (MÜLGA) [ Madde 152 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 429 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki "Ziynet ve çeyiz eşyalarının mevcutsa aynen, değilse bedelinin tahsili" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda;Ankara 10.Aile Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 22.12.2008 gün ve 2006/221 E., 2008/1525 K. sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 6.Hukuk Dairesinin 12.10.2009 gün ve 4376-8176 sayılı ilamı ile; (...Dava ziynet ve çeyiz eşyalarının mevcutsa aynen değilse bedelinin tahsiline ilişkindir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının ziynet eşyası alacağı olmadığını, müvekkilinin ziynet eşyalarını 2011 yılı Haziran ayında davacıya verdiğini, taraflar Ankara'da iken davacının Burdur'a ailesinin yanına gitmek istediğini ve ziynet eşyalarının da tamamını almadan gitmeyeceğini davalıya söylemesi üzerine davalının Ankara Batıkent Ziraat Bankası Kasası'nda bulunan ziynet eşyalarının tamamını davacıya verdiğini ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesi ya da bedelinin tazmini istemine ilişkindir. Aile Mahkemesince, davanın, kocanın eşine evlenme nedeniyle bağışladığı ziynet eşyalarının iadesine yönelik açıldığı, davanın BK'nın 295. maddesine dayandığı bu talebin 4787 sayılı Kanunun 4. maddesinde yer alan Aile Hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmadığı, bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından ise, evlilik birliği devam ederken koca tarafından eşe karşı açılan boşanma davası ile birlikte açıldığı, her ne kadar boşanma davasından tefrik edilse de davaya bakmakla görevli mahkemenin aile mahkemesi olacağından bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur....
Dava dilekçesinde istek, davalı eşte kaldığı iddia edilen ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı taktirde fiili ödeme tarihindeki bedelinin tahsilinden ibarettir.Tanık beyanları ve tüm dosya içeriğine göre, dava konusu edilen ziynet eşyalarının davalıda kaldığı anlaşılmaktadır. Mahkemece; taraflar arasında davacıya ait olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmayan ve tüm dosya kapsamı ile iade edilmediği anlaşılan ziynet eşyalarının aynen iadesine (ayar, adet ve gramları ile birlikte hükümde tek tek belirtilerek); olmadığı takdirde bilirkişi tarafından belirlenen miktarın tahsiline karar verilmesi gerekirken, itibar edilmeyen gerekçeler ile bedelin tahsiline ilişkin hüküm kurulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir....
hatırlatılmadan davanın reddine karar verilmesinin, yukarıda açıklandığı üzere dava tarihi 27/08/2020 tarihi olmasına rağmen ziynet eşyalarının boşanma dava tarihi olan 23/07/2020 tarihi itibariyle değerlerinin hesap ettirilmesinin hatalı olduğu gibi ziynet eşyalarının 27/08/2020 tarihi itibariyle hurda fiyatı üzerinden değerlerinin belirlenmemesi de hatalı olmuştur....
Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, ziynet eşyalarının (nişanda, kınada ve düğünde takılan) aynen iadesi, olmadığı takdirde 5.000 TL (ıslah ile 23.374,75 TL) faiziyle birlikte tahsili, ayrıca evlilik birliği esnasında edinilen aracın da 2.000 TL’sinin iadesi ile evlilik birliği esnasında edinilen taşınmazların 1.000 TL’sinin tahsili talep edilmiştir. (Yargılama esnasında ziynetler dışındaki taleplerden vazgeçilmiştir.) Davalı vekili cevabında; takıların tamamının davacıda olduğunu, sadece 500 TL’lik kısmının düğün salonu borcu için verildiğini belirterek, davanın reddini dilemiştir....
ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla ziynet eşyalarının aynen iadesine olmadığı takdirde tespit edilecek değerinin dava tarihinden yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davada, davacı kadına takılan ziynet eşyaları ile çeyiz eşyalarının aynen, olmadığında bedeli talep edilmektedir. Ziynet eşyalarının davalı tarafından ev almak için bozdurulduğu, 4.500 TL'lik altının davalının kardeşine olan borcunu ödemek için bozdurulduğu anlaşılmaktadır. Ancak, bozdurulup harcanan ziynet eşyalarının iade edilmemek kaydıyla davalı kocaya verildiğini, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup harcandığını davalının ispatlaması gerekir. Başka bir deyişle, davalının ispatlaması halinde davalı koca ziynet eşyalarını iade etmekten kurtulur....