İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince "... tarafların 08/12/2017 tarihinde boşandıkları, davacıya yukarıda belirtildiği üzere kişisel eşyası olacak nitelikte hediye edilen ziynet eşyalarının davalının annesinin evinde bulunan kasaya konulduğu, davacıya ait olan kişisel eşya niteliğindeki ziynet eşyalarıyla davalı Bekir'e araba alındığı, hatta dinlenen davalılar tanığı İsminaz'ın beyanına göre bozdurulan ziynet eşyalarının sonradan davacıya ödeneceğinin taahhüt edildiği fakat tarafların boşanmaları sebebiyle ziynet eşyalarının davacıya iade edilmediği anlaşılmış olup yukarıda belirtildiği üzere ziynet eşyaları kadına erkek tarafından bağışlanmış eşya olup kadının kişisel malıdır....
Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bu bağlamda davacı; dava konusu ettiği ziynet eşyasının varlığını, bunların zorla elinden alındığını ispatla yükümlüdür. Somut olaya gelince; davalı-k.davacı kadın, ziynetlerin emaneten alındığı söylenerek düğünden bir hafta sonra kendisinden alınarak kuyumcuya verildiğini belirtip aynen iade, mümkün olmazsa dava dilekçesi ile 5.000,00 TL bedelin, ıslah dilekçesiyle 118.938,00 TL ziynet bedelinin yasal faiziyle tahsilini, yine davacı-k.davalı tarafta kaldığını belirttiği kişisel eşyaları ile çeyiz eşyalarının aynen iadesini, mümkün olmazsa dava dilekçesi ile 1.000,00 TL eşya bedelinin, ıslah dilekçesi ile 25.000,00 TL eşya bedelinin tahsilini istemiştir....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- Taraf vekillerinin sair istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince Ortaköy (Aksaray) Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/87 Esas ve 2020/23 Karar sayılı kararının hüküm fıkrasının ziynet ve eşya alacağına ilişkin kararının (2018/90 Esas sayılı birleşen çeyiz alacağı davasına yönelik olan 1,2,3,4,5,6 ve 7 bentleri) KALDIRILARAK, boşanma davasından TEFRİK edilen işbu ziynet ve eşya alacağı dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, 2- Taraflardan peşin olarak alınan istinaf kanun yoluna başvurma harçları boşanmaya yönelik istinafta (tefrik edilen dosyada) mahsup edildiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, 3- Her iki taraftan ziynet ve eşya alacağına yönelik istinaf için peşin olarak alınan istinaf karar harçlarının talep halinde taraflara iadesine, 4- Taraların istinaf aşamasında yaptıkları yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına, 5- İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2021 NUMARASI : 2021/140 ESAS, 2021/476 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYA ALACAĞI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 1999 tarihinde evlendiklerini, müvekkilinin şiddete maruz kaldığını, davalının müvekkilini zorla annesine götürdüğünü, müvekkiline ait bilezikerin ve ziynetlerin davalının kız kardeşinin kasasında bulunduğunu da belirterek, davalının ağır kusuru nedeniyle tarafların boşanmalarına,, ayrıca ziynet eşyalarının idasine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı erkek bozma öncesinde süresinde esasa cevap vermiş ancak bu dilekçesinde ziynet ve eşya iadesi talebinde bulunmamıştır. Yargıtay bozma ilamından sonra verdiği ikinci cevap dilekçesi ile ilk kez ziynet ve eşya iadesi talebinde bulunmuştur. Bu durumda erkeğin cevap dilekçesi ile açılmış bir karşı davası bulunmadığı gibi esasa cevap süresi içinde ayrı bir dilekçe suretiyle de açılmış bir karşı davası bulunmamaktadır. Ne var ki ikinci cevap dilekçesi ile talep ettiği ziynet ve eşya iade talebinin harçlandırıldığı gözönüne alındığında davalı erkeğin bu talebinin tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydıyla ve bundan sonra işin esasıyla ilgili hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamış ve bozmayı gerektirmiştir....
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı T5 evlilikleri sırasında çeyiz eşya senedi düzenlendiğini, senede konu eşya ve altınların davalıların yanında kaldığını, çeyiz eşya senedinde geçen altın ve paraların rayiç bedellerinin yasal faiziyle birlikte alınmasını talep ederek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL'nin davalılardan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı T3 vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının çeyiz eşya senedinde bulunan tüm ziynet eşyalarının davacıda olduğunu, ziynet dışındaki eşyaların ise hazır olup davacı yana teslim edebileceklerini beyan etmişlerdir. Davalı T5 vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davacının çeyiz eşya senedinde yazılı tüm ziynet eşyalarını beraberinde götürdüğünü, davacının hiçbir eşyasının kendilerinde kalmadığını, ziynet dışındaki eşyaların ise hazır olduğunu, davacı yana teslim edebileceklerini beyan etmişlerdir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Eşya Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarı, ziynet alacağı davasının reddi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü ve ferileri, kusur belirlemesi, eşya alacağı davasının kabulü ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağı davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 6100 sayılı HMK’nın 362. maddesinin 1. fıkrasının b bendi uyarınca "Miktar veya değeri kırk bin Türk Lirasını (bu tutar dâhil) geçmeyen davalara ilişkin kararlar” temyiz edilemez. 02.12.2016 tarihli 6763 sayılı Kanun’un 44. maddesi ile de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen ek madde 1 uyarınca temyiz...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet ve çeyiz eşyasının aynen iadesi, mümkün olmaz ise bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece eşya alacağı yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ziynet alacağı yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm ziynet alacağı yönünden davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Açıklanan nedenle davalı-karşı davacı kadın mirasçılarının ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-karşı davacı kadın mirasçılarının eşya alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Talep edilen eşya alacağının miktarı 7.799 TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 58.800.00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar kesindir....
Dava, eşya ve ziynet alacağı davası niteliğindedir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurularak, kararın kaldırılması istenilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı ve davalı Gökhan'ın 02/08/2012 tarihinde evlendikleri, aralarındaki boşanma davasının derdest olduğu, davalılardan Turan'ın davalı Gökhan'ın babası olduğu, iş bu eşya ve ziynet alacağı davasının boşanma dosyasından 30/05/2018 tarihli ara karar ile tefrikine karar verildiği, davacının dava sebebi olarak 25/08/2012 tarihli "evlenme husus mukavelesi" başlıklı belgeye dayandığı, dosya kapsamında keşif yapıldığı, eşya ve ziynet talepleri hususunda ayrı ayrı bilirkişi raporları düzenlendiği anlaşılmıştır....