Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının kendi isteğiyle müşterek haneyi terk ettiğini, davacının müşterek haneyi terk ederken ziynet eşyalarını yanında götürdüğünü, bir kısım ziynet eşyalarınının ise evlilik birliği esnasında yapılan harcamalarda kullanıldığını, 30.10.1992 tarihli çeyiz eşya listesinde yer alan ziynetler dışındaki diğer eşyaların ise müşterek hanede kaldığını, ev sahibinin evi başka bir şahsa kiralarken bu eşyaları çöpe attığını belirterek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davacının ziynet ve çeyiz eşyalarına yönelik talebinin kısmen kabulü ile katılma alacağına yönelik talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı vekilinin, ziynet alacağına yönelik temyiz itirazları yönünden ; Dosya kapsamından, davacı ile davalının 2008 yılında evlendikleri, 13.12.2012 tarihinde boşandıkları anlaşılmaktadır. Davada, eşler arasında ziynet eşya alacağı talep edilmektedir....
Düğünde takılan ziynet eşyaları yönünden davacının iddiasının, bunların davalı tarafından harcandığı yönünde olduğu, ancak dinlenen davacı tanıklarının tarafların eşyaları borçla alındığı için davacının altınlarını bozdurarak eşya borçlarını ödediğini beyan ettikleri, davacının altınların eşya borçları için mecburen kendisi tarafından bozdurulmak zorunda kalındığı yönünde bir vakıasının olmadığı, o halde tanıkların bu yöndeki beyanlarına itibar edilemeyeceği, davacının yemin delili olmasına rağmen davacıya yemin delili hatırlatılmadan düğünde takılan ziynet eşyaları yönünden davanın kabulünün hatalı olduğu görülmüştür....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 08.07.2020 NUMARASI : 2019/195 ESAS, 2020/632 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI ALACAĞI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Erkek tarafından kadın aleyhine aynı mahkemenin 2018/974 Esas sayılı dosyasında açılan boşanma davasına kadın tarafından verilen cevap ve karşı dava dilekçesinde talep edilen ziynet eşyası alacağının tefrikine karar verilmiştir....
Dosyanın incelenmesinde; 1- ) Kararı istinaf eden davalı T3 vekilinin vekillikten çekilme dilekçesinin davalı T3'e tebliğ edilmesi, 2- ) Davalı İsmail'in ziynet ve eşya alacağına yönelik istinafı için alınması gereken 1.896,62 TL istinaf karar harcının davalı İsmail'e yatırtılması, 3- ) Davalı İsmail'e 600,00 TL istinaf gider avansının tamamlatılması gerektiğinden, İlk Derece Mahkemesince yapılması gereken iş; öncelikle davalı T3 vekilinin vekillikten çekilme dilekçesinin davalı T3'e tebliğ edilmesi, ayrıca; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 344. maddesi gereğince, istinaf yoluna başvuran davalı İsmail'e ya da kendisini vekil ile temsil ettirmesi halinde İsmail'in vekiline verilecek bir haftalık kesin süre içerisinde ziynet ve eşya alacağı davasına yönelik istinafı için 1.896,62 TL istinaf karar harcı ile 600,00 TL gider avansının tamamlatılması, bu süre içinde tamamlanmadığı takdirde mahkemenizce verilecek ek karar ile davalı İsmail'in ziynet ve eşya alacağına yönelik istinaf başvurunun...
ile ziynet eşyalarının aynen mümkün olmaması halinde bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/09/2022 NUMARASI : 2019/480 ESAS 2022/385 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet ve Eşya Alacağı KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 05.05.2008 tarihli 'gelinlik çeyiz eşya senedidir' başlığıyla düzenlenmiş senede dayalı olarak senette yazılı çeyiz eşyaları ile ziynet eşyasının aynen iadesine, olmadığı taktirde bedeli olan 26.450,00 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma, ziynet alacağı ve eşya alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl boşanma davasının kabulü ile boşanma ve fer'îlerine, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne, birleştirilen boşanma davası ile eşya alacağı davasının reddine karar verilmiştir. Kararın davalı-davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince eşya alacağı davasının tefrikine, asıl ve birleştirilen boşanma davası ile ziynet alacağı davası yönünden başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Aile Mahkemesinin 2017/627 Esas sayılı dosyası ile 09/08/2017 tarihinde boşanma davası açtığını, bu tarihte davacı tarafça kasada olduğu iddia edilen ziynet eşyalarının kolaylıkla alınabilecek iken davacı tarafın 17/08/2017 tarihinden müvekkili tarafından altınların kasadan alındığını iddia ederek asılsız ithamda bulunduğunu, ziynet eşyalarının kasada olduğu iddialarının gerçek dışı olduğunu, kasadan alındığı iddia edilen 17/08/2017 tarihinden sonra tarafların çekişmeli boşanma davasını anlaşmalı olarak bitirdiklerini, anlaşmalı boşanma için görüşme sırasında taraflar arasında ziynet eşyalarına ilişkin herhangi bir anlaşmazlığın olmadığını, davacının ziynet eşyalarını müvekkili tarafın alındığı iddiasının inandırıcılıktan uzak olduğunu, nakit paranın ziynet eşyası olarak sayılmadığını, bu nedenle nakit para talebinin de yerinde olmadığını, ziynet eşyaları evlendikten sonra davacıya teslim edildiğinden davacının tasarrufuna bırakıldığından açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir...
Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. (6.Hukuk Dairesi 09.05.2011 tarih ve 2011/1701- 6067, 6. HD . 06.03.2012 tarih ve 2012/333- 3494, 3. HD. 13.03.2013 tarih ve 2013/3318- 4289) Bu halde, kural olarak, davacı kadın ziynet eşyalarının varlığını ve evden ayrılırken davalıda kaldığını ispatlamak zorundadır. Ancak, bu karinenin aksinin ispatı mümkündür. Somut dosyada, kadına ait ziynet ve çeyiz eşyalarına ilişkin iddia, savunma ve deliller değerlendirildiğinde; öncelikle, dava ve cevaba cevap dilekçesinde ileri sürülmeyen maddi vakıalar ile deliller yargılamanın diğer aşamalarında ve de istinaf yoluyla ileri sürülemez (HMK.m.141)....
Ziynet ve Eşya Talebi Yönünden: Davacı kadına takılan ziynet eşyalarının dinlenilen ve beyanlarına itibar edilen tanık anlatımlarına göre ; davalı ve ailesi tarafından bozdurulmak üzere alındığı,geri verilmediği boşanmaya neden olan olaylarda bu ziynet eşyalarının davacı rızası dışında alınmasının etken olduğu bu nedenle davacı kadına ait ziynet eşyalarının davalı kocada kaldığı anlaşılmakla , davacı kadın yararına 100 gr bilezik,3 adet çeyrek altın,1 adet set takımından oluşan ziynet eşyasına hükmetmenin somut olaya uygun düşeceği kanaati ile talebin kabulü ile; Davacı kadın eşya talebinde bulunmuş ise de talep konusu eşyaların faturaların davalı koca üzerine olması ve aksinin davacı tarafça başka delillerle ispatlanamaması nedeniyle davalının duruşmadaki Bulaşık makinesi tencere takımı,4.lü ocak ve perde yönünden kabul beyanı ile bağlı kalınarak bu eşyalar ile ilgili talebin kabulüne karar verilmiş aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur."...