WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi'nin 2006/689 esas sayılı dosyasında dava açarken, ziynet eşyalarının elinden zorla alındığını ve 17.11.2000 tarihli çeyiz senedine konu ev eşyalarının da davalı kocanın uhdesinde kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydıyla şimdilik bedeli olan 750 TL'nin tahsilini de istemiştir. O davada alınan 25.10.2004 tarihli bilirkişi raporunda çeyiz eşyalarının değeri 3.485 TL,ziynet eşyalarının değeri ise 7.633.22 TL olarak belirlenmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu tarafların boşanmasına hükmedilmiş, ziynet ve çeyiz eşyalarının bedeli hakkındaki davanın ise tefrikine karar verilmiştir. Bunun üzerine ... Aile Mahkemesi'nin 2008/365 esasına kaydedilen davada, önceki davada alınan bilirkişi raporu çerçevesinde taleple bağlı kalınarak 750 TL'nin davalıdan tahsiline hükmedilmiştir. Hüküm 15.4.2009 tarihinde kesinleşmiştir. Davacı ise hükmün kesinleşmesinden önce 27.10.2008 tarihinde .......

    ıslah dilekçesi ile talebini; ziynet ve çeyiz eşyaları için 45.311,50 TL'ye, ortak alınan eşyalar için ise 10.000 TL'ye artırmıştır....

      Somut olayda, mahkemece davacı lehine hükmedilen 3.948,00 TL tutarlı ziynet alacağı, 4.400,00 TL'nin altında olduğundan, hüküm ziynet alacağı yönünden kesin niteliktedir. Bu nedenle, davalı tarafın "ziynet alacağına yönelik" istinaf kanun yolu başvurusunun usulden reddi gerekmiştir. İstinaf isteminin, çeyiz alacağına yönelik olarak değerlendirilmesinde ise; Yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı ve davalı T2 17/10/2002 tarihinde evlendikleri, Kırıkkale 1....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı koca tarafından, ziynet eşyası alacağı yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise, davacı-karşı davalı kocanın kabul edilen boşanma davası ile kendisinin reddedilen boşanma davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kocanın ziynet ve çeyiz eşyası alacağına yönelik temyizinin incelenmesinde; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK.md.6). Davalı-karşı davacı kadın talebine konu ziynet ve çeyiz eşyalarının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır....

        Davalı ise çeyiz eşyalarının bir kısmının satıldığını bir kısmının ise tarafların ayrılmadan önceki müşterek konutlarında bulunduğunu ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece çeyiz eşyalarının aynen olmadığı takdirde bilirkişice tespit edilen bedellerinin yarısının tahsiline karar verilmiştir. Davacının davasına dayanak olarak gösterdiği 6.3.2003 tarihli çeyiz senedinde teker teker sayılan çeyiz eşyasının esas sahiplerinin davacı... kızı ... ile davalı ... ... olduğu belirtilmiştir. Bu durumda çeyiz eşyasının davacı ve davalı arasında müşterek mülkiyete konu olduğu anlaşılmaktadır. Müşterek mülkiyete konu mallar ise ortaklığın giderilmesi davasına konu olabileceğinden mahkemece isteme konu çeyiz eşyalarının davacı ile davalılardan ...’ya aidiyetine yönünde kararla yetinilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....

          in ise kayınpedederi olduğunu, davalı ... ile evlenirken kendisine hediye edilen ziynet eşyalarının davalılar tarafından elinden alınarak harcandığını ve bir daha kendisine iade edilmediğini, evlilik sırasında düzenlenen çeyiz senedine açıkça bu ziynet eşyalarının yediemin olarak davalılara teslim edildiğinin yazıldığını, kendisinin çeyiz senedinde yazılı bu ziynet eşyalarını alamadan evden ayrılmak zorunda kaldığını belirterek, nitelikleri itibari ile tek tek sayılan ziynet eşyalarının aynen ya da bunun mümkün olmaması halinde bedelinin davalılardan tahsilini istemiştir. Davalı ..., dava konusu ziynet eşyalarının kendisinde olmadığını, davacının evlilik süresince birkaç kez evden kaçarak ailesinin yanına gittiğini ve her defasında da ziynet eşyalarının yanında götürdüğünü, öyle ki davacının ziynet eşyalarını sürekli üzerinde taşıdığını ileri sürerek davanın reddini dilemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki (asıl davada) ziynet-eşya alacağı ,(karşı davada) ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, (asıl ve karşı davanın )kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı- karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı-karşı davalı, dilekçesinde; tarafların 2012 yılında evlendiklerini, evlilikleri süresince davalının anne ve babası ile aynı evde ikamet ettiklerini,nitelik,adet ve gramlarını tek tek belirttiği çeyiz ve ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığını,bunların toplam değerinin 20.730,00 TL olup bu eşyalardan 22.sıradaki sandık içi,21.sıradaki 2 adet halı,20.sıradaki tencere takımları ,17.sıradaki yün yastıkların tamamen davacıya ait olduğunu,diğer ziynet ve çeyiz eşyalarının da davacıya bağışlandığını; çeyiz senedi düzenlenirken...

              Eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Davacı tarafından delil olarak sunulan çeyiz senedinde davalıların imzasının bulunduğu, mevcut dosya kapsamına göre kabule konu ziynet ve çeyiz eşyaları taraflar arasında senede bağlandığından bu senedin davalıları bağlayıcı olduğu, çeyiz senedinde açıkça, davacı kadına ait olduğu kabul edilen ziynet ve çeyiz eşyalarının davalılara teslim edildiğinin belirtildiği, çeyiz senedindeki bu beyanların aksini, ziynet ve çeyiz eşyalarının davacıda olduğu iddiasını davalıların aynı nitelikte bir delille ispatlamakla yükümlü olduğu halde ispatlayamadıkları anlaşıldığından ilk derece mahkemesi tarafından davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen kararın, dosya kapsamına, toplanan tüm delillere, usul ve yasaya uygun olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davalı T4'nin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesi...

              Mahkemece; tespit edilen ziynet eşyalarını davacı rahatsızlanarak baba evine gittiğinden dolayı giderken yanında götüremediği, keza davalı tarafın, çeyiz eşyalarının bir kaç parça haricindeki büyük kısmının davacıya aidiyetini kabul ettiği, tarafların yargılama sürecinde bu hususta mutabakat sağladıkları ve aynı süreçte çeyiz eşyalarının tesliminin de sağlandığı gerekçesi ile davacı vekilinin çeyiz eşyalarıyla ilgili dava ve talebinin yargılama sürecinde eşyaların sayı ve mahiyeti konusunda mutabakat sağlanıp teslimi gerçekleştirildiğinden, bu konuda karar ittihazına yer olmadığına, davacı vekilinin ziynet eşyalarıyla ilgili talebinin kısmen kabulü ile, 5 adet 22 ayar 140 gram örgülü burmalı bilezik, 5 adet 14 ayar 40 gram altın bilezik, 1 adet 14 ayar taşlı yüzük, 1 adet 14 ayar 1 çift küpe, 1 adet 14 ayar set takımı ve 1 adet 22 ayar küçük altının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, şayet aynen teslim mümkün olmadığı taktirde sayı ve mahiyeti belirlenen ziynet eşyalarının değeri...

                Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kâğıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, davalıda (eski eşte) kalan ziynet ve çeyiz eşyalarının verilmesine ilişkindir. Mahkemece; davalıda kaldığı ispat edilemeyen ziynet eşyaları yönünden davanın reddine, çeyiz eşyaları yönünden ise davanın kısmen kabulü ile bunların aynen, olmadığı takdirde bilirkişice tespit edilen değeri olan 1.330 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir....

                  UYAP Entegrasyonu