AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2020 NUMARASI : 2017/154 ESAS, 2020/434 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI - ALACAK KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların 2015 yılında evlendiklerini, açılan boşanma davalarının derdest olduğunu, müvekkile evlilik sebebiyle;1 takı seti, 7 adet burmalı bilezik, 1 çift küpe, 1 adet tura kolye, 35- 40 adet çeyrek altın takıldığını, müvekkilin bunlardan sadece takı setini, 1 adet bileziği, 1 çift küpeyi ve tura kolyeyi aldığını, geriye kalanların tamamının davalı eş tarafından bozdurularak harcandığını, müvekkile düğünde takılan ziynet eşyalarının aynen iadesini ya da bedellerininin faiziyle...
Davacı kadına takılan bir kısım ziynet eşyalarının varlığı tanık anlatımları ile kanıtlanmıştır. Ancak ilk derece mahkemesi gerekçesinin aksine davacının ziynet eşyalarının hiç kullanmaması ve üzerinde görülmemesi ziynetlerin davalı tarafından alındığı anlamına gelmez. Ancak davalı taraf cevap dilekçesinde bir kısım ziynet eşyasının düğün masrafları nedeniyle bozdurduğunu, daha sonra annesinden aldığı zincir altını vererek borcunu ödediğini savunmuştur. Bu durumda davalı tarafından alınarak bozdurulduğu kabul edilen ziynet eşyalarının varlığı ve davalı tarafından alındığı davacı tarafça kanıtlanmıştır. Davalı taraf bu ziynet eşyası borcunu ödediğini savunmaktadır....
Davalıya vasi atama kararının 22/10/2019 tarihi olduğu, ziynet alacağı davasında 25/10/2019 tarihinde yargılamanın bitirilerek karar verildiği, karar tarihine kadar davalı asilin vekili aracı ile savunma hakkını kullandığı,ziynet alacağı karar tarihinde kesinleşmiş bir vasilik kararından söz edilemeyeceği, bu nedenle vasinin savunma hakkının kısıtlandığına yönelik beyanına itibar edilemeyeceği anlaşılmıştır. İddia ve savunma tanık Nihat'ın beyanı, davalının cevap dilekçesinde 2 bileziği kendi borçları için bozdurduğuna yönelik beyanı göz önüne alındığında, davacı kadına düğünde takıldığı anlaşılan 8 adet bilezik ve 1 adet altın dolayım zincirin davalı tarafça bozdurulduğu bunun aksinin davalı tarafça ispat edilemediği bu halde davanın kabulüne karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı anlaşılmakla davalı vasisinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Dava; ziynet eşyasının iadesi istemine ilişkindir. "Dosya kapsamından bozdurulduğu sabit olan davacının ziynet eşyalarının, iade edilmemek üzere kocaya verdiğini ispat külfeti davalıya ait bulunmaktadır." (Yargıtay 3....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, " asıl davanın ve karşı davanın kabulü ile tarafların TMK'nın 166/1. maddesi gereğince boşanmalarına, asıl davadaki maddi tazminat taleplerinin reddine, asıl dava ve karşı davadaki manevi tazminat taleplerinin reddine, karşı davada; asıl dava ve karşı davadaki manevi tazminat taleplerinin reddine, karşı davacının ziynet alacağı talebinin reddine, karşı davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine," karar verilmiştir. Davalı karşı davacı kadın, kusur , maddi ve manevi tazminat ile nafaka taleplerinin reddi, tanıklarının dinlenilmemesi, ziynet eşyalarının reddi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davacı karşı davalı erkek vekili istinafa cevap vermemiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2021 NUMARASI : 2020/945 ESAS, 2021/1344 KARAR DAVA KONUSU : ZİYNET EŞYASI -ALACAK KARAR : Kocaeli 2....
yatırım aracı olarak da kullanabilme ve zenginleşme şansı olan müvekkilinin uğradığı maddi zararın giderildiği anlamına gelmeyeceğini, ziynet eşyaları bedelinin yanı sıra 30.000,00 TL olan toplam talep üzerinden ziynet eşyaları bedeline ek olarak kısmen reddine karar verilen 6.740,00 TL maddi tazminata hükmedilmesi gerektiğini belirterek, istinaf yoluna başvurmuştur....
İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı kadın; velayet, lehine takdir edilen maddi ve manevi tazminat ve nafaka miktarları, reddedilen ziynet talebi yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı koca; kusur tespiti, davacı lehine maddi, manevi tazminat ve nafaka takdir edilmesi ve ziynet talebinin kabulü yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....
GEREKÇE : Davanın konusu, ziynet eşyası alacak talebine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, karşı davanın tefrik edilerek işlemden kaldırılmasına karar verilmiş, hükme karşı davalı/k.davacı tarafından asıl dava yönünden verilen hüküm yönünden istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Kocaeli 2. Aile Mahkemesi'nin 2018/106 Esas sayılı dosyasında erkek tarafından açılan boşanma davasına karşı kadın tarafından verilen cevap dilekçesinde ziynet eşyalarına ilişkin talepte bulunulduğu, o yargılama sırasında kuyumcu bilirkişiden rapor alındığı, yargılama sonunda kadın tarafından usulünce açılmış bir karşı dava bulunmaması sebebiyle ziynet eşyası talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, eldeki bu davada kadın tarafından aynı ziynetler yönünden alacak talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır....
Davacı taraf usulüne uygun deliller ile söz konusu ziynet eşyasının iddia edildiği üzere rızasını almaksızın davalı tarafından bozdurulduğunu kanıtlayamamıştır. Davalı taraf cevap dilekçesinde bir kısım ziynet eşyasının düğün masrafları nedeniyle bozdurduğunu, daha sonra annesinden aldığı zincir altını vererek borcunu ödediğini savunmuştur. Mahkemece dinlenen tanık Hanife Kanoğlu da davalı tarafından cevap dilekçesinde bozdurulduğu kabul edilen ziynet eşyalarının yerine zincir verildiğini beyan etmiş ve bu şekilde bozdurulduğu kabul edilen ziynet eşyasının tekrar kadına ödendiği anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle davacı tarafın bir kısım ziynet eşyasının davalı tarafça bozdurulduğunu kanıtlayamadığı, davalı tarafça bozdurulduğu kabul edilen bir kısım ziynet eşyasına karşılık ise başka ziynet eşyası ile ödeme yapıldığının anlaşıldığı, bu şekilde davacının iddialarını kanıtlayamadığı anlaşılmaktadır....