"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı, Ziynet Eşyalarının Aynen veya Bedeline İadesi, Katılma Alacağı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, asıl davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiş olup hükmün davacı-birleşen davacı vekili ve davalı-birleşen davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü....
Davalı vekili, boşanma davasında eşya alacağı için açılan davada harç yatırılmadığı için karar verilmediğini, 19.600-TL tazminatın davalı tarafından davacı eşine ödendiğini, davacının 1 metre altın zincir ve 20 gram bilezik dışında hiçbir ziynet eşyasının bulunmadığını, davacının söz konusu ziynet eşyalarını evi terkederken yanında götürdüğünü, ev eşyalarının birçoğunun faturalı olup davalı tarafından alındığını, davacının yanında iki adet yün döşek, bir adet dikiş makinesi, iki adet yorgan, bir adet ütü ve masası, iki adet halı yolluk, bir adet elektrik süpürgesi, bir adet sandık cemekan ve birkaç parça giysi getirdiğini, bunların haricindeki tüm eşyaların davalı tarafından satın alındığını, ayrıca talep edilen eşyaların cins ve markası belli olmadığını bildirerek kötü niyetle açılan davanın reddini savunmuştur....
Davacı kadın ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olan, bu çeşit eşyanın kadın üzerinde olması yada evde saklanmış, muhafaza edilmiş bulunmasıdır. Diğer bir deyimle bunların davalının zilyetlik ve siyaııetine terk edilmiş olması olağana ters düşer. Diğer taraftan söz konusu eşya rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev'idendir. Onun için evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi gizlemesi her zaman mümkündür. Davacı, dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, vc götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, ispat yükü altındadır. Olayda kadın, dava konusu ziynet eşyasının, götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını, daha öncede götürme fırsatı elde edemediğini ispat edememiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Alacak - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından; kabul edilen ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m.6, HMK m.190/1). Davacı kadın dava dilekçesinde düğünde takılan ziynetlerin erkek tarafından alındığını, bozdurulup kendi ihtiyaçları için harcadığını ve motorsiklet aldığını, kendisine iade edilmediğini iddia etmiş, davalı erkek ise süresinde verdiği cevap dilekçesinde kadının ziynetleri alarak evden kaçtığını beyan etmiştir. Davacı kadın ziynet eşyasının erkekte kaldığını ispat yükü altındadır....
Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Evlilik birliği içerisinde bozdurulan ziynetlerin iade edilmemek üzere erkek eşe verildiği vakıasının ispatı halinde ise, davalı erkek lehine hak çıkacağından, ziynetlerin kadına iade edilmemek üzere bozdurulduğunu kanıtlama yükü de erkek eşe aittir. Öteki deyişle, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere erkek eşe verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde koca ziynet eşyalarını iade yükünden kurtulur. Davalı, iade edilmemek üzere söz konusu ziynet eşyasının kendisine verildiğini ispatlamadıkça iade ve tazmin ile yükümlüdür....
Mahkemece kadının ziynet alacağı yönünden bilirkişi raporunda belirtilen ziynetler yönünden kabul kararı verilmişse de; hüküm altına alına her bir ziynet eşyasının cins, miktar ve değerlerinin açık olarak gösterilmediği anlaşılmıştır. Bu yönüyle ziynet alacağı hakkında HMK'nın 297. maddesine aykırılık oluşturacak şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK md. 33). Somut olayda, erkeğin kolyeye yönelik alacak istemi bağıştan rücu niteliğinde olup, Borçlar Kanunu'na dayanmaktadır. Talep Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine 4787 sayılı Kanunun 4. maddesinde yer alan aile hukukundan kaynaklanan dava ve işlerden olmayıp; talebin incelenmesinde genel görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemesi görevlidir. Erkeğin bu talebi hakkında mahkemece olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamıştır. Diğer yandan başvuru harcı tüm talepleri kapsar....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı eşya alacağı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katılma alacağı, ziynet ve eşya alacağı Davacı-karşı davalı ... ... ile davalı-karşı davacı ... aralarındaki katılma alacağı, ziynet ve eşya alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Bakırköy 6....
Mahkemece, davacının evden ayrılırken ziynet eşyalarının götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Davacı kadın dava konusu edilen ziynet eşyasının evlilik birliği içinde davalı koca tarafından alınıp bir daha iade edilmediğini iddia etmektedir. Olayda ispat yükü davacıda olup, davacı ziynet eşyalarının davalı tarafından alındığını ve kendisine iade edilmediğini kanıtlamak durumundadır. Davacı tarafından sunulan deliller davanın ispatı için yeterli değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Eşya alacağı KT. A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyasının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedelinin tahsili isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada mal rejiminden kaynaklanan herhangi bir talepte bulunulmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....