üzerine kayıt edildiğini, müvekkilinin elinden alınan ziynet eşyalarının hiçbir zaman müvekkiline iade edilmediğini, altınların bozulduktan sonra ne yapıldığı konusunda net bilgilerinin olmadığını, tarafların düğününden önce nişan ve nikah merasimi sebebiyle müvekkiline davalı ve ailesi tarafından 12 adet adana burması, 22 ayar bilezik (yaklaşık 30- 35 gram) boynundaki kolyeye takılı sarı lira diye tabir edilen 12 adet reşat altını, 1 adet kolye, künye ve küpesini içerir, 22 ayar takı seti, 2 adet kolye şeklinde ziynet eşyası takıldığını belirterek söz konusu ziynet eşyalarının aynen iadesini, aynen iadesinin mümkün olmaması halinde ziynet eşyalarının bedeli olan ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, davalının sadakate aykırı davranışlarda bulunduğu ve davacıya şiddet uyguladığı, davalının bu kusurlu eylemleri ile evlilik birliğinin sarsıldığı gerekçesi ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı lehine aylık 200 TL tedbir nafakası ile TMK 175 ve 176 maddeleri gereğince 2400 TL toptan yoksulluk nafakası, davacı lehine boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte 5000 TL maddi ve 5000 TL manevi tazminata hükmedilmiş, davacının ziynet ve eşya alacağı talebi yönünden ise; 40.539,60 TL ziynet eşyası bedelinin boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ziynet eşyaları dışındaki diğer eşyaların yargılama esnasında teslim edildiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davalının tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2007/1582 talimat sayılı dosyasından, davacının eşinin borcundan dolayı davacının şahsına ait ziynet eşyası ve takının 29.02.2008 tarihinde haczedildiğini belirterek, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, haczin borçlunun evinde yapıldığından mülkiyet karinesinin borçlu lehine olduğunu,hazır bulunun borçlunun babasının da aynı mallarla ilgili istihkak iddiasında bulunduğunu ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının takıları düğünde takıldığını iddia etmiş ve bu iddia tanık, video görüntüleri ve bilirkişi raporu ile ispatlandığından bahisle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi ve davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava ,3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından yoksulluk nafakası ve ziynet eşyası alacağı davasının tümü yönünden; davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı kadının ziynet eşyası alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Talep edilen ziynet alacağının miktarı 35.173,00TL olup karar tarihindeki kesinlik sınırı olan 47.530,00 TL'yi aşmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince temyiz sınırı altında kalan para alacağına ilişkin karar keşindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet Eşyası Alacağı DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 29.07.2016 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyası alacağı isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, manevi tazminatın miktarı, takı para alacağının reddi ve görevsizlik kararı yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, hakkında yeniden hüküm kurulmayan kadının boşanma ve fer'ilerine yönelik davası ile reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Tarafların boşanma ve fer'ilerine yönelik itirazları yönünden; Dava; kadın tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi uyarınca açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine dayalı boşanma davası ile ziynet alacağı ve genel alacak davası olup, karşı dava ise erkek tarafından Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi uyarınca açılan...
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; her ne kadar bağımsız olarak açılan ziynet alacağı davalarında HMK md. 9'da düzenlenen genel yetki kuralları gereği yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesi ise de bunun kesin yetki kuralı olmayıp ziynet eşyası davasının boşanma ile birlikte açılması halinde boşanma davasında yetkili olarak belirlenen mahkemelerin ziynet eşyası davasında da yetkili sayıldıklarını, eldeki ziynet alacağı davasının da boşanma davası ile birlikte açılmış olup daha sonra yerel mahkemenin boşanma hususunda karar vererek ziynete ilişkin taleplerini boşanma dosyasından tefrik edip ayrı bir esas kaydedildiğini, eldeki davanın boşanma davası ile birlikte açılmış bir dava olduğundan, boşanma davasında yetkili mahkemenin işbu ziynet alacağı dosyasında yetkili olduğunu, yerel mahkemenin tefrik kararı vermesinin mahkemenin yetkisini kaldırmayacağını, boşanma davasında ise yetkili mahkemelerden birinin de eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi olduğunu,...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, tazminatlar, nafakalar ve ziynet eşyası alacağı yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 492 sayılı Harçlar Kanununda ve bu kanuna ekli “Yargı Harçları” başlıklı (1) sayılı tarifede, 4.6.2008 tarihinde kabul edilen 5766 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince; harca tabi davalarda kanunun yürürlüğe girdiği 6.6.2008 tarihinden sonra yapılan temyiz başvurularından; Temyiz başvuru harcının ve kararda gösterilen ilam harcının dörtte birinin (maktu harca tabi davalarda maktu harcın tamamı) temyiz peşin harcı olarak alınması (1 sayılı Tarife III /e bendi) zorunludur. Temyiz eden davalı-davacı koca'dan ziynet eşyası alacağına yönelik temyizinden 226.36 TL. nispi temyiz peşin harcının eksik alındığı görülmektedir....
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının boşanma ve ziynet alacağı davasının kabulüne, erkeğin boşanma davasının reddine karar verilmiştir. Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince her iki tarafın başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, sair istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı kadın tarafından, kusur belirlemesi, maddi tazminat talebinin reddi ve ziynet eşyası talebinin reddedilen kısmı yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise, ziynet eşyalarının kabulü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-davacı erkeğin tüm, davacı-davalı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davacı-davalı kadın, birleşen davadaki dava dilekçesinde, 1 adet set takımı, 25 adet düz bilezik, 4 tane 25 gramlık bilezik, 8 tane 10`ar gramlık hediyelik bilezik ve 60 tane çeyrek altın talep etmiştir....