WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet ve Çeyiz Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi ve vekalet ücreti yönünden; davalı erkek tarafından ise boşanma kararı verilmemesi ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentler dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadının çeyiz eşyası davası sebebiyle lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi bozmayı gerektirmiştir. 3-Davacı kadın dava delikeçesinde ayrıca niteliklerini belirttiği ziynet eşyalarını ortak ikametin kilidi davalı erkek tarafından değiştirildiği için alamadığını, bu sebeple aynen olmadığı...

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2020 NUMARASI : 2017/971 ESAS - 2020/170 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet Alacağı KARAR : Gaziantep 6. Aile Mahkemesinin 2017/971 esas sayılı dosyasında karşılıklı boşanma ile ziynet eşyası alacağı davası yönünden yapılan yargılama sonucunda verilen karar aleyhine kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu, dosyanın dairemizin 2020/2089 esas sırasına kaydedildiği, tarafların boşanma davası ve boşanmanın fer'ileri niteliğindeki talepleri yönünden istinaf incelemesinin söz konusu dosyada yapıldığı, ziynet eşyası alacağına ilişkin davanın tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine ve istinaf incelemesinin yeni esas üzerinden yapılmasına karar verildiği, tefrik edilen ziynet eşyası alacağı davasına ilişkin dosyanın dairemizin yukarıda yazılı esas sırasına kaydedildiği anlaşılmakla, dosya incelendi....

    para alacağı talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline düğünde ve nişanda takılan ziynet ve paraların davalı tarafından alınıp, iade edilmediğini, ayrıca davalının mehir olarak da her biri 22'şer gram 5 adet bilezik almayı vaat edip, bu vaadini de yerine getirmediğini belirterek ziynet eşyalarının ve paranın aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 550,00 TL'nin (500,00 TL altın, 50,00 TL para) faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, bu yüzden usulden reddi gerektiğini, davacının iddia ettiği kadar takı takılmadığını, takı töreninden hemen sonra davacının ablası Keziban'ın tüm takı ve paraları aldığını, davacıya mehir olarak bilezik sözü verilmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Asıl dava; davacı/ karşı davalı erkek tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Karşı dava; davalı/ karşı davacı kadın tarafından açılmış TMK.nun 166/1 maddesine dayalı boşanma, fer'ileri ve ziynet eşyası alacağına ilişkindir. Ziynet eşyasına ilişkin dava dışında kalan kısımlar istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; Tüm dosya kapsamı ve davacı kadın tanığı anne Eşe Özdemir'in beyanı dikkate alındığında davacı kadının ziynet eşyalarını yanına almadığı, son kez eve gittiğinde de sadece kıyafetlerini aldığı, ziynet eşyalarının davalı tarafta kaldığı kanaatine varılmakla ziynet eşya bedelinin kadına verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

    Mahkemece, davalının sadakate aykırı davranışlarda bulunduğu ve davacıya şiddet uyguladığı, davalının bu kusurlu eylemleri ile evlilik birliğinin sarsıldığı gerekçesi ile tarafların TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanmalarına, davacı lehine aylık 200 TL tedbir nafakası ile TMK 175 ve 176 maddeleri gereğince 2400 TL toptan yoksulluk nafakası, davacı lehine boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte 5000 TL maddi ve 5000 TL manevi tazminata hükmedilmiş, davacının ziynet ve eşya alacağı talebi yönünden ise; 40.539,60 TL ziynet eşyası bedelinin boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, ziynet eşyaları dışındaki diğer eşyaların yargılama esnasında teslim edildiğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davalının tazminat taleplerinin ise reddine karar verilmiştir....

      GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ziynet eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde şimdilik 5.000,00 TL'nin yasal faiziyle davalı-karşı davacıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: İlk Derece Mahkemesinde yapılan yargılama sonunda; davacının düğün salonu için yapılan harcama ve ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili; düğün salonu için yapılan harcama ve ziynet eşyası alacağı yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Dava, ziynet alacağına ilişkindir....

      İcra Müdürlüğünün 2007/1582 talimat sayılı dosyasından, davacının eşinin borcundan dolayı davacının şahsına ait ziynet eşyası ve takının 29.02.2008 tarihinde haczedildiğini belirterek, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, haczin borçlunun evinde yapıldığından mülkiyet karinesinin borçlu lehine olduğunu,hazır bulunun borçlunun babasının da aynı mallarla ilgili istihkak iddiasında bulunduğunu ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının takıları düğünde takıldığını iddia etmiş ve bu iddia tanık, video görüntüleri ve bilirkişi raporu ile ispatlandığından bahisle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi ve davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava ,3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet Eşyası Alacağı DOSYANIN DAİREYE GELİŞ TARİHİ: 29.07.2016 K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık ziynet eşyası alacağı isteğine ilişkindir. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 26.07.2016 tarih 2016/263 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 05.08.2016 tarih ve 29792 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (3.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; her ne kadar bağımsız olarak açılan ziynet alacağı davalarında HMK md. 9'da düzenlenen genel yetki kuralları gereği yetkili mahkeme davalının yerleşim yeri mahkemesi ise de bunun kesin yetki kuralı olmayıp ziynet eşyası davasının boşanma ile birlikte açılması halinde boşanma davasında yetkili olarak belirlenen mahkemelerin ziynet eşyası davasında da yetkili sayıldıklarını, eldeki ziynet alacağı davasının da boşanma davası ile birlikte açılmış olup daha sonra yerel mahkemenin boşanma hususunda karar vererek ziynete ilişkin taleplerini boşanma dosyasından tefrik edip ayrı bir esas kaydedildiğini, eldeki davanın boşanma davası ile birlikte açılmış bir dava olduğundan, boşanma davasında yetkili mahkemenin işbu ziynet alacağı dosyasında yetkili olduğunu, yerel mahkemenin tefrik kararı vermesinin mahkemenin yetkisini kaldırmayacağını, boşanma davasında ise yetkili mahkemelerden birinin de eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi olduğunu,...

          UYAP Entegrasyonu