"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı Payı Alacağı K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık eşler arasında görülen ziynet ve eşya alacağı isteğine ilişkin bulunduğuna göre, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi hükmü gereğince, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (6.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Katkı payı alacağı ... ile ... aralarındaki katkı payı alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair....2. Aile Mahkemesi'nden verilen 11.04.2013 gün ve 1093/281 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, 1996 yılında evlenen tarafların evlilik birliği içinde davacıya ait 20 bilezik, 40-50 kadar çeyrek altın kullanılarak satın alınan 12028 parsel 20 numaralı Mesken nitelikli taşınmazın davalı adına tapuya tescil edildiğini açıklayarak katkısı nedeniyle 30.000 TL 'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"....... ... ile davalı ..........velayeten ... aralarındaki katkı payı alacağı ve mülkiyet hakkının tanınması davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ....... verilen 20.11.2012 gün ve 1195/974 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, dava dilekçesi ve harcını yatırmak suretiyle verdiği 22.03.2012 tarihli ıslah dilekçesinde, vekil edeni ile müteveffa ....... yılında evlendiklerini, 2008 yılında ...... ölmesi nedeniyle evlilik birliğinin sona erdiğini, kadın terziliği yapmak suretiyle kazandığı ve babasından intikal eden miras payı ve ziynet eşyalarının satışından elde edilen gelirlerle evlilik birliği içerisinde satın alınarak müteveffa adına tescil edilen 5048 ada 16 parsel sayılı taşınmazın alınmasına katkıda bulunduğunu açıklayarak, 74.000 TL katkı payı alacağının yasal faiziyle birlikte davalı taraftan tahsiline,...
Yerel Mahkeme kararında, tarafların boşanma davalarının ve davalı-davacı kadının ziynet alacağı davasının kabulünde gerekçe gösterilmediği gibi yüklenen kusurlu davranışlara ilişkin gerekçeler de karar yerinde gösterilmemiştir. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirmiştir. 2-Davalı-davacı kadının katkı payı alacağına dair usulüne göre açılmış bir davası olmadığı halde kadının katkı payı davasının tefrikine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeple BOZULMASINA, 1. bentteki bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.18.04.2016(Pzt.)...
Mal ayrılığı rejiminde; eşler kendi malları üzerinde tasarruf yetkisine ve intifa hakkına sahiptir ve mallarının idaresi kendisine aittir (TKM 186/1 mad.). Her birinin malları, geliri ve kendi kazançları yine kendilerine ait kişisel mallarıdır (TKM 189 mad.). Kadın veya kocanın, mal rejiminin devamı sırasında diğerinin edindiği malvarlığına katkısı nedeniyle katkı payı alacağı isteğinde bulunabilmesi için mutlaka para ya da para ile ölçülebilen maddi veya hizmet değeriyle katkıda bulunması gerekir. Mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınan tasfiyeye konu mala, düzenli gelir dışındaki diğer malvarlığı(ziynet, miras, bağış vs gibi) ile toplu katkıda bulunulduğu iddia edildiğinde; katkıda kullanılan malvarlığı değerinin, tasfiyeye konu malın satın alma tarihindeki bedelinin tamamı karşısındaki oranı saptanarak, bulunan bu katkı oranının, tasfiyeye konu malın dava tarihindeki sürüm (rayiç) değeri ile çarpılmak suretiyle, davacı eşin katkı payı alacak miktarı belirlenir....
Tezcan adına tescil edilmiştir Dava; 743 sayılı TKM.nin 170. maddesi uyarınca mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen taşınmaza ilişkin katkı payı alacağı isteğine yöneliktir. Mahkemece taşınmazın alınmasına tarafların .../... oranında katkısı bulunduğu kabul edilerek yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan inceleme ve hesaplama yöntemi usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Davacı vekili, vekil edeninin gece bekçiliğinden emekli olduğunu, kooperatif üyeliğinin devralınması ve taksitlerin vekil edeni tarafından ödendiğini ileri sürerek istekte bulunmuş, davalı vekili ise, taşınmazın vekil edenine ait ziynet eşyalarının bozdurulması ve babasına ait ... dönümlük bağın satışından elde edilen gelirin katılması suretiyle alındığını bildirmiştir....
Davalı erkek 02/12/2020 tarihli dilekçesinde, manevi tazminat yönünden istinaf talebinde bulunduğu, davacının yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı davalarından feragat ettiğini, feragatini kabul ettiğini, kendisinin de istinaf talebinden feragat ettiğini, yargılama gideri ve vekalet ücreti istemediğini beyan etmiştir. Davacı kadının, yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı talebinden feragat etmesi nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının 2., 3. ve 4. nolu bentlerinin kaldırılmasına, davacı kadının yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet eşyası alacağı taleplerinin feragat nedeniyle reddine, davacı kadının ve davalı erkeğin istinaf talepleri konusuz kaldığından ve davalı istinaf talebinden feragat ettiğinden, davacının istinaf talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalının istinaf talebinin feragat nedeniyle reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
delillere göre tarafların gelirleri tespit edilemediği taktirde; hakkaniyet ve fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi ve 6098 sayılı TBK'nun 50 ve 51. maddelerinin kapsamları gözetilerek dava konusu taşınmazın dava tarihindeki değeri üzerinden belirlenecek tazminat niteliğinde bir miktar paranın katkı payı alacağı olarak hüküm altına alınması, davalının internet cafe işletmekten dolayı edinilmiş mallara katılma rejimi dönemindeki gelirinin belirlenmesi halinde davacının yasal mal rejiminden kaynaklanan katılma alacağı bulunduğunun göz önünde tutulması, ondan sonra tüm dosya kapsamına göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve hatalı değerlendirmeye dayalı olarak davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir...." gereğine işaret edilerek maddi ve manevi tazminata ilişkin bölüm yönünden onanmış, katkı payı alacağı isteğine ilişkin bölüm yönünden bozulmuştur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel mahkemece tarafların TMK'nun 166/3 maddesi gereğince anlaşmalı boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile şahsi ilişki kurulmasına, müşterek çocuk lehine aylık 1.000 TL iştirak nafakasına hükmedilmesine, nafakanın tüfe oranında arttırılmasına, taraflar arasında imzalanan 02/09/2022 tarihli boşanma protokolünün onanmasına ve kararın eki sayılmasına, taraflar arasında düzenlenen 02/09/2022 tarihli protokole göre ziynet eşyası, ev eşyası ve mal rejimi konusunda anlaşmış olduklarının tespitine, tarafların birbirlerinden karşılıklı olarak başkaca tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat, menkul gayrimenkul, eşya, ziynet eşyası, mal rejimi tasfiyesinden kaynaklanan katkı payı alacağı, katılım payı alacağı, değer artış payı, bulunmadığından bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, karar verildiği görülmüştür....
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı-Katkı Alacağı - Ziynet Ve Ev Eşyası Alacağı Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece verilen davanın kabulüne dair kararın davalı-birleşen dava davacısı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 10.05.2017 tarihli ve 2015/16740 Esas, 2017/6846 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Davalı-birleşen dava davacısı vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: .k.....