Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; 26 adet 22 ayar 650 gr. 56.843 TL. değerinde bilezik, 1 adet set takımı 14 ayar 60 gram ağırlığında 3.283 TL değerinde, 1 adet bileklik 14 ayar 8 gram 438 TL değerinde toplam 60.564,00 TL değerinde ziynet eşyasının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya iadesine, iadesi mümkün olmadığı taktirde tahsil tarihindeki altının alış kuru üzerinden Türk Lirası olarak davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 5 adet tam altının, 32 adet yarım altının, 136 adet çeyrek altının, 1 adet gremse altının Türkiye'deki kuyumculuk sektörünün ulaştığı sanat ve süsleme seviyesi nedeniyle kadınlar tarafından bu altınların ziynet olarak kullanılmaması, ekonomik gelişmeye paralel olarak yatırım aracına dönüşmeleri nedeniyle ziynet sayılamayacağından bu altınlarla ilgili davanın reddine, karar verilmiş; hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir....

    karar verilmesini de talep etmiş, mahkemece tarafların boşanmalarına ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı taktirde bedeline de karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....

      "İçtihat Metni"########## MAHKEMESİ :##########AİLE MAHKEMESİ ########## ########## ########## ########## Taraflar arasındaki kişisel eşyanın iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2004 yılında evlendiklerini, 6-7 ay birlikte yaşadıklarını, müvekkilinin davacı tarafından evden kovulduğunu ve kayın babası tarafından ağabeyinin evine bırakıldığını, hiçbir şahsi, ziynet ve çeyiz eşyasının kendisine verilmediğini belirterek fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydıyla ziynet, çeyiz ve şahsi eşyaların aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde...

        Dava, ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsiline ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde davalının kendisine karşı müessir fiilde bulunduğunu, ortak yaşamı sürdürmesi mümkün olmayan müvekkilinin babasının evine döndüğünü, davalının evliliğin hemen ertesinde ziynet eşyalarını aldığını, geriye vermediğini belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı takdirde bedellerinin tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili ise davacının kendisine ait eşya ve ziynetleri götürdüğünü belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı dava dilekçesi ile ziynet ve eşyalar için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ziynet ve eşyaların aynen iadesini, mümkün olmadığı takdirde ziynet alacağı için 2.000,00TL, eşya alacağı için 1.000,00TL talep etmiş, 14/03/2022 tarihli dilekçesi ile de ziynet alacağı yönünden dava değerinin 27.515,20TL olarak olarak ıslah etmiş, mahkemece eşya alacağı yönünden davanın reddine, ziynet eşyası alacağı yönünden davanın kısmen kabulü ile ziynetlerin aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde bedelleri toplamı olan 20.445,00 TL nin 2.000TL sine dava tarihi, 18.445,00 TL sine ise ıslah tarihi olan 14/03/2022 tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiş, 2022 yılı itibarı ile ziynet alacağı ve eşya alacağı yönünden reddedilen miktarlar yönüyle 8.000,00 TL yi geçmeyen kararların kesin olduğu anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin HMK 352 maddesi gereğince reddine dair karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir...

          adet çamaşır makinası, 1 adet bulaşık makinası, 1 adet mikrodalga fırın, 1 adet ütü ve masası, 1 adet mutfak robotu, 1 adet blendir, 1 adet fritöz, 1 adet tost makinası,6 adet halı, perdeler, gümüşlük içi, yatak yorgan takımı, tencere seti, yemek takımları, sandık içinden ibaret ev eşyalarını davalı/karşı davacının çeyiz olarak getirdiğini, ziynet eşyalarının düğünden hemen sonra davacı/karşı davalı tarafından alınarak bozdurulduğunu, ziynet ve ev eşyalarının davacı/karşı davalıda kaldığını, belirterek ziynet ve eşyaların aynen iadesi, aynen iade mümkün olmazsa bedelini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın ziynet alacağı ile ilgili olarak; aynen iadesi, mümkün olmadığında ise takdiren şimdilik 400 TL bedelin yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, kadının ziynet alacağıyla ilgili olarak aynen iade talebinin reddi ile miktar yönünden kabulüne karar verilmiştir. Ziynet alacağının misli eşya olması nedeniyle aynen iade talebinin de kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu talebin reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir....

              AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 17/02/2023 NUMARASI : 2023/239 ESAS 2023/312 KARAR DAVA KONUSU : Kişisel Eşyanın İadesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili birleşen dosya dava dilekçesinde özetle; Müvekkiline düğünde takılan ziynet eşyalarının düğünden hemen sonra davalının ailesi tarafından alındığını belirterek ziynet eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 1.000,00 TL'nin faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Cevap dilekçesi: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; düğünde takılan ziynet eşyalarının mehir senedinde yazılan ziynet eşyalarının aynısı olduğunu, bu nedenle davacının talebinin mükerrer olduğunu, ziynet eşyalarının halen davacıda bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir....

              Dava, ziynet eşyalarının iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup, hükmü davacı temyiz etmiştir Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 1999 yılında evlendiklerini, davalı ve ailesinin uyguladığı baskı ve şiddet nedeniyle son iki yıldır ayrı yaşadıklarını, evliliğinde davacıya takılan ziynet eşyalarının, davalılar tarafından “sen saklamayı bilmezsin” denilerek alı konulduğunu, evden kovulduktan sonra ziynetlerin davacıya iade edilmediğini belirterek dava konusu edilen ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar ziynetlerin davacıda olduğunu, davacının müşterek haneyi kendi iradesi ile terk ettiğini baskı ve zorlama olmadığını, davacının ziynetleri beraberinde götürdüğünü belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece davacının iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki ziynet ve çeyiz eşyasının iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalının kendisine haksız eylem ve sözlerde bulunduğunu, kendisini evden kovduğunu, ziynet ve çeyiz eşyalarını vermediğini belirterek ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen, mümkün olmazsa bedelinin faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı; davacının müşterek haneden ayrılırken ziynet eşyalarını yanında götürdüğünü, çeyiz ve ev eşyalarını ise 14.01.2014’te jandarma marifetiyle teslim aldığını savunarak davanın reddini istemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu