Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

adına ziynet eşyalarını vermek zorunda kaldığını, ziynet eşyalarının 1 adet 22 ayar 35 gr set takımı, 8 adet 22 ayar 133 gr bilezik, 1 adet 14 ayar 15 gr zincir ve çerçeveli reşat lira, 1 adet 14 ayar 5 gr künye, 4 adet çeyrek altın, 11 adet çeyrek altın ve listesini sunmuş olduğu ev eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde toplam değeri olan 71.515,77....

Her ne kadar bilirkişi raporlarında düğünde taraflara daha fazla takı takıldığı belirlenmiş, davacı vekili 22.02.2019 tarihli açıklama dilekçesiyle dava dilekçesindeki talepleri yanında 50 adet çeyrek altın, 1 adet saat,1 adet pullu zincir, 5.000,00 TL takı parası talep etmiş yine ıslahla tüm bu taleplerini yinelemiş ve bedeli artırmış ise de, dava dilekçesinde talep edilmeyen dava konusu olmayan bir talebin açıklama dilekçesi ya da ıslah dilekçesiyle artırılamayacağı, dikkate alındığında davacının dava dilekçesindeki talepleri ile bağlı kalınması gerekmiştir. Davacı taraf takıların kadının rızası dışında erkeğin kullandığı kamyon kasasının tamiri için bozdurulduğunu ve harcandığını, iade edilmediğini iddia etmiştir. Kadının takıları rızasıyla ve iade edilmemek şartıyla verdiğini ispat yükü erkekte olduğu halde davalı taraf dosyaya ibraz ettiği delil ve tanıkları ile bu hususu ispatlayamadığından kadının kişisel malı olan bu takıları iade ile yükümlüdür....

Bu durumda, ziynet eşyalarının iddia edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davacının isteği ve onayı ile bozdurulup harcandığının davalı yanca kanıtlanması halinde davalı koca ziynet eşyalarının iadesinden kurtulur. Ziynet eşyaları yönünden olağan olan, bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde kaklanması, muhafaza edilmesidir. Ziynet eşyalarının davalı kocanın zilyetlik ve korunmasına terk edilmesi hayatın olağan akışına ters düşer. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür....

Mahkeme hükmünde, ziynet eşyalarının ayarları ayrı ayrı yazılmamış olup, infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 3-Bundan ayrı olarak, Mahkemece, dava konusu ziynet eşyalarının değerinin tespiti amacıyla konusunda uzman olmayan avukat bilirkişiden rapor alınmak suretiyle hüküm tesisi yoluna gidilmiş, çeyiz eşyalarının değerleri ise tespit edilmemiştir. Dava konusu hakkın değerinin para ile ölçülebilen haklardan olması nedeniyle harç ve vekalet ücretinin sağlıklı bir şekilde hesaplanması ve ziynet eşyalarının gram, ayar ve niteliklerinin tespiti için kuyumcu bir bilirkişiden, çeyiz eşyalarının değerinin tespiti için konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması zorunluluk arzetmektedir. Bu nedenle, mahkemece konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınmadan, yalnızca ziynetler yönünden avukat bilirkişinin düzenlediği rapor hükme esas alınmak suretiyle karar tesisi doğru görülmemiştir....

    Yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre; davacı tarafça "ziynet eşyalarının düğünden hemen sonra davalı tarafından alındığı ve iade edilmediği" iddia edilerek aynen iadesine, mümkün olmazsa bedeline hükmedilmesinin talep edildiği, davalı tarafça ise "ziynet eşyalarının bir kısmının davacının babası tarafından kına masraflarına karşılık alındığı, bir kısmının davacının rızası ile düğün masrafları, giderler ve borçlar için kullanıldığı, kalan kısmının davacıya verildiğinin" iddia edildiği, dosya kapsamında bulunan bilirkişi raporu uyarınca flash bellekte tespit edilen ziynet eşyalarının dava tarihi itibariyle değerlerinin tespit edildiği ve taraf tanıklarının dinlendiği anlaşılmıştır. Kural olarak düğün sırasında geline takılan ziynet eşyaları kim tarafından takılırsa takılsın, aksine bir anlaşma bulunmadıkça kadına bağışlanmış sayılır ve artık onun kişisel malı niteliğini kazanır....

    Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde; davacı vekili dava dilekçesinde, düğünde takı olarak takılan 12 bilezik ( 22 ayar 20 gr),45 adet çeyrek altın, 4 adet tam altın, 3 adet yarım altının davacıdan, toptan eşya alım satımı yapılacağından mal almak maksadı ile ve geri vermek şartı ile davalıya verildiğinden bahisle, ziynet eşyalarının aynen iadesi, aynen iade olmaz ise dava tarihindeki rayiç bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesi talep edilmiştir....

    Bu durumda, ilk derece mahkemesinin boşanma davasının reddine karar vermesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf talebinin reddi yönünde karar verilmesi gerekmiştir Davacının ziynet eşyası alacak talebi kısmen reddi kararına yönelik istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; davacı kadının dava dilekçesinde düğünde kadına takılan; takılar ile nakit paranın talep ve dava konusu edildiği, dava konusu edilen ziynetlerin miktarının açıklandığı, kuyumcu bilirkişiden rapor alındıktan sonra bilirkişinin düğün fotoğraflarının incelemesi sonucunda davacı ve davalıya takılan ziynetler ve takı parasının tespit edildiği, dava dilekçesinde talep edilmeyen kadına takılan ziynet eşyaları ile damada takılan altın ve takı parasının bilirkişi raporu sonrasında ıslah yoluyla talep edilmesinin söz konusu olamayacağı, bu konudaki talebin HMK'nun 141.maddesi uyarınca iddianın genişletilmesi niteliğinde olduğu anlaşıldığından, HMK'nun 26.maddesindeki taleple bağlılık...

    Bu durumda, ilk derece mahkemesinin boşanma davasının reddine karar vermesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf talebinin reddi yönünde karar verilmesi gerekmiştir Davacının ziynet eşyası alacak talebi kısmen reddi kararına yönelik istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; davacı kadının dava dilekçesinde düğünde kadına takılan; takılar ile nakit paranın talep ve dava konusu edildiği, dava konusu edilen ziynetlerin miktarının açıklandığı, kuyumcu bilirkişiden rapor alındıktan sonra bilirkişinin düğün fotoğraflarının incelemesi sonucunda davacı ve davalıya takılan ziynetler ve takı parasının tespit edildiği, dava dilekçesinde talep edilmeyen kadına takılan ziynet eşyaları ile damada takılan altın ve takı parasının bilirkişi raporu sonrasında ıslah yoluyla talep edilmesinin söz konusu olamayacağı, bu konudaki talebin HMK'nun 141.maddesi uyarınca iddianın genişletilmesi niteliğinde olduğu anlaşıldığından, HMK'nun 26.maddesindeki taleple bağlılık...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, ziynet alacağı yönünden davanın reddine, çeyiz alacağı yönünden kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile boşandıklarını, kararın kesinleştiğini, 5 adet 25 gr enli bilezik, 1 set takımı, 108 küçük altın, 6 adet 10 gram bilezik, 9 adet 28 gram ... burma bilezik, 1 adet 20 gram enli bilezik toplamda 68.530 TL değerindeki ziynetlerin eve hırsız girer diye saklama bahanesi ile elinden alındığını, iade edilmediğini, ayrıca dökümü yapılan 7.320 TL değerindeki çeyiz eşyalarının da davalıda kaldığını, beyan ederek, dava dilekçesinde belirtilen ziynet ve çeyiz eşyalarının mevcutsa aynen, değil ise bedellerini talep etmiştir....

      Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma -Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından boşanma ve ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Davalı erkeğin davacı kadının kabul edilen ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı kadın dava dilekçesinde davalı eşi tarafından ziynet eşyalarının rızası dışında alındığını ve iade edilmediğini beyanla, ziynet eşyalarının aynen iade veya bedelini talep etmiş, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda “davacı kadına düğünde takılan takılar ile davacı adına ev alındığı anlaşıldığından...

        UYAP Entegrasyonu