"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Aalacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, ziynet alacağı davası, yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 13.03.2017 (Pzt.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Aalacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, kusur belirlemesi, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 09.10.2013 (Çrş.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Ziynet Aalacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan 11.5.2010 gününde tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İşin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davalı koca vekiline eksik peşin nispi temyiz harcı ikmali için çıkartılan muhtıra davalı vekiline 09.06.2010 tarihinde tebliğ edilmiş, 7 günlük süre 16.06.2010 tarihinde sona erdiği halde, harç 17.06.2010 tarihinde ikmal edilmiştir. Temyiz dilekçesi verilirken gerekli harç ve giderlerin tamamı ödenir....
Davacı taraf, taşınmaz alımına ziynet eşyalarının bozdurulması ve evlilik öncesi birikimi ile katkıda bulunduğunu iddia etmiş ise de dosya kapsamında toplanan deliller, bilgi, belge ve beyanlardan ziynetlerin varlığı, bozdurulması ile davacının evlilik öncesi birikimi olduğu ve bunların taşınmaz alınırken kullanıldığının somut şekilde ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde delillerin hatalı değerlendirilmesi sonucu davacının kişisel mal ile katkıda bulunduğunun kabulü ile davacı lehine değer artış payı alacağına hükmedilmesi doğru olmamıştır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/06/2021 NUMARASI : 2019/567 ESAS, 2021/516 KARAR DAVA KONUSU : Ziynet Aalacağı KARAR : İlk Derece Mahkemesince verilen karara davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi için Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; tarafların 25/04/2019 tarihinde kesinleşen ilamla boşandıklarını, ziynet eşyalarının davalıda kaldığını, söz konusu takı ve ziynet eşyalarının davalı tarafından müvekkilin rızası dışında kendisinden alınarak harcandığını ileri sürerek dava konusu ziynet eşyalarının aynen iadesini, bunun mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.000,00 TL bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 10/09/2020 tarihli dilekçe ile talebini...
Bu durumda, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, davacının isteği ve onayı ile bozdurulup harcandığının, davalı yanca kanıtlanması halinde, davalı koca ziynet eşyalarının iadesinden kurtulur. Ziynet eşyaları yönünden olağan olan, bu çeşit eşyanın kadının üzerinde olması ya da evde saklanması, muhafaza edilmesidir. Ziynet eşyalarının davalı kocanın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağana ters düşer. Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bu bağlamda davacı; dava konusu ettiği ziynet eşyasının varlığını, bunların zorla elinden alındığını ispatla yükümlüdür....
DAVA KONUSU : Alacak KARAR : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; haksız olarak işten çıkartılan davacının, 6100 sayılı kanunun 107'nci maddesi uyarınca toplanacak delillere göre; çalışma ücreti, fazla çalışma ücreti, ihbar tazminatı, ulusal bayram ve genel bayram tatili aalacağı ve hafta tatili ücretlerinin belirlenerek her bir tazminat ve alacak için çıkarılma tarihinden itibaren işletilecek faizleri, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği, İlk derece mahkemesinin özetle: "davacının davasının HMK'nın 114/1- d ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine..." karar verdiği görülmüştür. Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davacı vekilinin dilekçesinde özetle: yerinde olmadığını ileri sürerek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nun 355....
Davalı vekili cevabında; taraflar arasında görülen boşanma davasının bekletici mesele yapılmasını, ziynet eşyalarının davacının kullanımında iken çalındığını belirterek, ziynet alacağı davasının ve eşya alacağı davasının reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, ziynet eşyalarının davacı evden ayrılırken üzerinde bulunduğu, bilahare ziynet eşyaların çalındığı, davacının kendi beyanından da anlaşıldığı gerekçeleriyle ziynet eşyalarına yönelik davanın reddine, eşya alacağı davasına konu eşyaların aynen iadesine mümkün olmadığı takdirde bedeli olan 10.750 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, çeyiz ve ziynet eşyalarına yönelik alacak istemine ilişkindir....
Mahkemece verilen ilk hüküm Dairemizin Dairemizin 09.09.2014 tarih ve 2014/446 esas ve 2014/16827 karar sayılı ilamı ile ziynet alacağı davasında kabul edilen “Ziynet eşyalarının cins, nitelik, miktar ve değerlerinin ayrı ayrı gösterilmesi ve taraflara yüklenen borç ile tanınan hakkın infazda güçlük çıkarmayacak biçimde belirtilmesi” gerekçesiyle bozulmuş, ziynet alacağına yönelik diğer temyiz itirazları ise incelenmemiştir....
Yerleşmiş Yargıtay kararlarında da belirtildiği gibi, evlilik sırasında kadına takılan ziynet eşyaları kim tarafından alınmış olursa olsun ona bağışlanmış sayılır, ona iadesi gerekir. Ancak, ziynet eşyalarının iade edilmemek üzere kocaya verildiğinin, kadının isteği ve onayı ile ziynet eşyalarının bozdurulup ev ihtiyaçları için harcandığının kanıtlanması halinde, koca ziynet eşyalarını iadeden kurtulur. Davada, davacı kadına ait olduğu anlaşılan ziynet eşyalarının bir bölümünün bozdurularak davacı adına kayıtlı aracın satın alındığı tarafların da kabulündedir. Geriye kalan ziynet eşyalarının ise, evliliğin devamı sırasında davalı koca tarafından bozdurularak, düğün giderleri ve ev ihtiyacı için harcandığı taraf tanıklarının beyanları ile sabittir. Ancak, davalı koca, davacı kadının ziynet eşyalarını iade edilmemek üzere verdiğini kanıtlayamamıştır. Bu durumda, davalı koca, düğün giderleri ve ev ihtiyaçları için kullanılan ziynet eşyalarını davacı kadına iade ile mükelleftir....