AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2021 NUMARASI : 2020/59 ESAS-2021/363 KARAR DAVA KONUSU : vlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK.nun 166/1. mad.) nedenlerine dayalı boşanma KARAR : Yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; eşi ile 1999 yılında evlendiklerini, müşterek biri reşit iki çocuklarının bulunduğunu, evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini, aralarında şiddetli geçimsizlik bulunduğunu, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını açıklayarak davalı karşı davacı ile boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili 12/03/2021 tarihli istinaf başvuru dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince verilen kararın yerinde olmadığını, davacının iddialarını ispatlayamadığını, tanık beyanlarının görgüye dayalı bilgilerinin olmadığını, hepsinin duyuma dayalı bilgileri aktardıklarını, tanık anlatımları ile davacının daha kusurlu olduğunun ispatlandığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını, tazminat ve nafaka taleplerinin reddine karar verilmesini talep ettiği görüldü. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davalı taraf; davanın tümüne yönelik süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Maddi ve Manevi Tazminat-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından, temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, boşanmadan sonra açılan boşanma sebebine dayalı maddi ve manevi tazminat ile nafaka isteğine ilişkin olup, 08.11.2013 tarihinde açılmıştır. Boşanma kararı yabancı mahkemece verilmiş, 13.12.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Dava süresinde açılmıştır. Davalı erkek tarafından açılan münhasıran boşanmaya ilişkin Flaridsderf Bölge Mahkemesinin 30.03.2011 tarihli 16 c8/11h-11 sayılı kararında "evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kusurun ... (davalı)'da olduğu" belirtilerek evliliğin bu kararın kesinleşmesi ile sona ermiş olacağına karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi 2017/1649 esas, 2018/509 karar sayılı kararla, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda mahkemece, erkeğe yüklenen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında kadının da erkeğin ailesi ile görüşmek istemediği anlaşılmakla, davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile davacı kadın yararına 300,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, kadın yararına 10.000 TL maddi tazimata ve 8.000 TL manevi tazminat karar verilmiştir. Yapılan yargılama ve toplanan delilerden; ilk derece mahkemesi kararında açıklandığı üzere, davalı kadının kendisini sürekli aşağılayan davacı erkeğin kardeşleri ile görüşmek istememesinin kendisine kusur olarak yüklenemeyeceğinin anlaşılmasına göre, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır....
Dayanak davanın evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda başka bir kadınla birlikte yaşayan erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle reddedilmiş olduğu da dikkate alındığında; evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davalı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve boşanma sonucu bu eşin, en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği anlaşılmıştır....
Mahkemece; "Dava, evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma talebine ilişkindir. Boşanma talebi yönünden yapılan değerlendirmede; Evlilik birliğinin sarsılmasına dayalı dava hakkı 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu 166/1. maddesinde: "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. " şeklinde düzenlenmiş, yine aynı maddenin devamında: “Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının evine ve çocuklarına bakmadığını, özel nedenleri bulunduğunu bunu rencide olmamak için duruşmada ve dava dilekçesinde dile getiremediğini bu nedenle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan boşanma davasında (TMK m.166/1) davacı taraf; kararın tamamı yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve ferilerine ilişkin (TMK m.166/1) eldeki davada, resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak (HMK md. 355) mahkememizce yapılan inceleme sonucunda; Davacının dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaları ispat edemediği, delile dayanmadığı, mahkemenin ret gerekçesinin doğru olduğu sabittir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm kusur, nafakalar ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Terk nedenine dayalı bir dava bulunmamaktadır. Türk Medeni Kanununun 166/3 madde koşulları da oluşmamıştır. Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda eşine şiddet uygulayan ve evden kovan koca tamamen kusurludur....
İstinaf Sebepleri 1.Davalı kadın vekili; boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen manevî tazminat ve zina nedeni ile açılan davanın reddine karar verilmesine rağmen vekâlet ücreti hükmedilmemesi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir. 2.Davacı erkek vekili; zinaya dayalı davası olmadığı halde hüküm kurulması ve manevî tazminatın miktarı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir. C....
Davalı-karşı davacı erkek vekili; başka kadınla ilişki dava tarihi itibariyle ispatlanamadığı, tarafların en azından eşit kusurlu kabul edilmeleri gerektiği, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve nafakaların yersiz olup, kadının yoksulluğa düşmeyeceği, kaldı ki hükmedilen miktarların da fahiş olduğunu belirterek kararı kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz etmiştir. DEĞERLENDİRME VE SONUÇ: HMK'nın 355. maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Asıl dava, zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ilerine, karşı dava ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Yargıtay bozma ilamı ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Yargıtay 2....