ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2022 NUMARASI : 2022/264 ESAS - 2022/217 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ANLAŞMALI)) KARAR : Taraflar arasında görülen davada yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 20/09/2008 tarihinden bu yana evli olup müşterek iki çocuklarının bulunduğunu, davalı ile aralarında son birkaç yıldan beri süregelen şiddetli geçimsizlik mevcut olduğunu, çocukların hatırı için ve çevreninde bir araya girmesi ile şiddetli geçimsizlik mevcut olduğu halde anlaşmaya çalıştıklarını, fakat son zamanlarda davalı ile aralarındaki geçimsizliklerinin hayatlarını çekilmez hale getirdiğini, MK 166....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2022 NUMARASI : 2022/264 ESAS - 2022/217 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMA (EVLİLİK BİRLİĞİNİN TEMELİNDEN SARSILMASI NEDENİ İLE BOŞANMA (ANLAŞMALI)) KARAR : Taraflar arasında görülen davada yerel mahkemenin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararına karşı davacı tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 20/09/2008 tarihinden bu yana evli olup müşterek iki çocuklarının bulunduğunu, davalı ile aralarında son birkaç yıldan beri süregelen şiddetli geçimsizlik mevcut olduğunu, çocukların hatırı için ve çevreninde bir araya girmesi ile şiddetli geçimsizlik mevcut olduğu halde anlaşmaya çalıştıklarını, fakat son zamanlarda davalı ile aralarındaki geçimsizliklerinin hayatlarını çekilmez hale getirdiğini, MK 166....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davalı davacı vekili nafaka ve tazminat miktarlarını, Davacı davalı vekili zinaya dayalı davanın reddini, karşı davanın kabulünü, velayeti aleyhe nafaka ve tazminata hükmedilmesini ve miktarını İstinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava zina olmadığı takdirde şiddetli geçimsizliğe dayalı boşanma davası, karşı dava ise şiddetli geçimsizliğe dayalı boşanma davası ve feri taleplere ilişkindir. İlk derece mahkemesince erkeğin zinaya dayalı davası reddedilmiş, gerek davanın gerekse de karşı davanın kabulü ile tarafların TMK 166/1. maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmiş, zinaya dayalı boşanma talebinin reddi davacı davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmiştir....
KARŞI OY YAZISI Dava, davacı ile evli olduğunu bildiği davacının eşi ile davalının duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle davacı eşinin kişilik haklarına saldırıda bulunduğu iddiası ile davalı hakkında açılan tazminat davasıdır. Davalı ile davacının eşi arasındaki duygusal ve cinsel ilişki, davacı yönünden Türk Medeni Kanunu'nda boşanma nedeni olarak kabul edilen "zina" fiilini oluşturur. Bu durumda davacı, Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinde düzenlenen eşler arasındaki "birlikte yaşamak ve sadık kalmak" yükümlülüklerine aykırı davrandığından bahisle zina yapan kendi eşi hakkında Türk Medeni Kanunu'nun 161. maddesine dayanarak "zina" nedeniyle boşanma davası açabilir ve aynı yasanın 174/2 maddesine göre de manevi tazminat isteyebilir....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı ile 2013 yılında evlendiklerini, müşterek iki çocuklarının olduğunu, davalının toplum içinde kendisini rencide ettiğini, çocuklara ilgi ve sevgi göstermediğini, yakın akrabalarını müşterek haneden kovduğunu, ailesinin müşterek haneye gelmesini istemediğini, intihar etmekle, çocukları öldürmekle, kendisini görevden attırmakla tehdit ettiğini, çocukları anne ve babasına göstermediğini, kendisine ve aile büyüklerine ağır hakaretler ettiğini, hastalandığında kendisiyle ilgilenmediğini, sürekli huzursuzluk çıkarttığını, evden çıkıp saatlerce gelmediğini, kendisini evden kovduğunu, eve almadığını, en son davalının kendisini başka bir erkekle aldatarak sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini belirterek, öncelikle zina nedeniyle boşanmalarına, olmadığı taktirde şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini, müşterek çocukların velayetinin kendisine verilmesini, lehine...
Bunun üzerine mahkemece erkek tarafından açılan eldeki davanın, boşanma yönünden konusuz kaldığı belirlenerek esası hakkında karar verilmemiş, davalı kadın sadakatsiz davranışları nedeniyle tamamen kusurlu kabul edilerek davacı erkek yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmiştir. Erkek tarafından açılan dava münhasıran özel boşanma nedeni olan zina hukuki nedenine dayalıdır. Davalı kadının boşanma kararının kesinleşmesinden sonra yeniden evlenmek maksadıyla yanında akrabalarının da bulunduğu ortamda başka bir erkekle görüşmüş olması kadının zina yaptığının kabulü için yeterli değildir. Hal böyle olunca, toplanan delillerden; davalı kadının zina eylemini gerçekleştirdiği kanıtlanamamıştır. Davacı erkek zina sebebiyle boşanma davası açmakta haklı olmadığına ve davalının kusurunun kanıtlanamadığına göre davacı erkek yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Dosya kapsamına ve tanık beyanlarına göre tarafların evlendikten sonra davacı erkeğin anne ve babasıyla birlikte yaşadıkları ve birlikte yaşadıkları dönemde taraflar arasında bir takım sorunların yaşandığı, kadının erkeğe ve erkeğin anne ve babasına kötü davrandığı, özellikle erkeğin anne ve babasının müşterek konutta taraflarla birlikte yaşadığı dönemde taraflar arasında şiddetli geçimsizlik bulunduğu, kadın ile erkeğin ailesi arasında yaşanan son kavgadan sonra erkeğin anne ve babasının evden ayrıldığı, bu olaydan sonra erkeğin bir müddet anne ve babasının yanında kaldığı, sonrasında müşterek konuta döndüğü ve tarafların çocuklarıyla birlikte müşterek konutta yaşamaya devam ettikleri ve yine tanık Orhan'ın da dava açıldıktan sonra tarafları cafede birlikte otururken görmesinin bu durumu desteklediği değerlendirilerek, bu hali ile tarafların dava açılmadan önce bir müddet ayrı yaşamalarına rağmen yeniden bir araya geldiklerinden ve dava açıldıktan sonra çocuklarıyla birlikte aynı evde...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, kadın tarafından evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine, erkek tarafından ise birleşen dava ile zina hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma davalarında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının zina eylemini gerçekleştirip gerçekleştirmediği ile buna bağlı olarak erkeğin zina hukuki nedenine dayalı birleşen boşanma davası hakkında ret kararı verilmesine ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediği, kadın yararına tazminat ve nafaka verilmesine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı, oluştu ise bunların miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....
kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 161 inci maddesi uyarınca zina nedeniyle boşanmaları şeklinde tavzih ve tashihine karar verilmiştir....
Gerekçe 1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının kabulü ile boşanmaya hükmedilmesinin, kadının yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin ve velâyet düzenlemesinin yerinde olup olmadığı, ortak çocuklar yararına hükmedilen nafaka miktarlarının uygun olup olmadığı, erkek yararına maddî ve manevî tazminat koşullarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, kadın tarafından zina hukuki sebebine dayalı erkek aleyhine açılan dava ile işbu dava arasında fiili ve hukuki irtibatı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. 2....