Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kadının diğer sebepler yanında, erkeğin davasının kabulü yönünden de istinaf kanun yoluna başvurmuş olmasına, erkeğin boşanma talebinin terditli olması ve zina nedeniyle boşanma hukuki sebebinin koşullarının bulunması nedeniyle, erkeğin davasının sadece zina sebebiyle kabulü gerektiği halde, "Onur kırıcı davranış" ve "Evlilik birliğinin temelinden sarsılması" yönünden de boşanma kararı verilmesi yerinde olmamakla birlikte; kadının davasındaki boşanma hükmünün kesinleşmiş olması nedeniyle, sonucu itibarıyla doğru olan karara karşı yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün...
Aile Mahkemesi TARİHİ : 22/04/2014 ESAS-KARAR NO : 2013/63-2014/284 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından, hükmün tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde zina sebebi ile (TMK.m.161), aksi halde evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebine (TMK.m166/1) dayalı olarak boşanmaya karar verilmesini talep ederek, terditli dava açmıştır. Mahkemece, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebi ile boşanmalarına karar verilmiş, davacı kadın eşin dava dilekçesinde yer alan zina nedenine dayalı davası hakkında gerek gerekçe, gerekse hükümde bir açıklama yapılmamıştır....
Davacı vekili 15/10/2020 tarihli dilekçesi ile davayı ıslah etmiş davalının müvekkilini aldattığının Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tebliğ edilen KYOK evrakından sabit olduğunu bu nedenle tarafların zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir. Kayseri 7. Aile Mahkemesinin 11/11/2020 tarih, 2019/534 Esas, 2020/537 Karar sayılı ilamı, Dairemizin 24/03/2021 tarih, 2021/421 Esas, 2021/399 Karar sayılı ilamı ile ilamın kaldırılmasına, yeniden inceleme yapılmak ve neticesine göre karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesince Dairemiz kaldırma-gönderme kararı kapsamında yeniden karar verildiği görülmüştür. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Yerel Mahkemece davacının evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasının reddine, zina sebebiyle boşanma talebinin hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle REDDİNE, karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenliyle boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince zina nedenine dayalı boşanma davasının reddine, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanma davasının kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraflarca istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle, zina nedenine dayalı boşanma davasının kabulüne, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
Davacı dava dilekçesinde zina olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle terditli boşanma davası açmış, Mahkemece, davanın yalnızca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesine dayalı olduğu şeklinde hukuki nitelendirme yapılmış ve deliller bu çerçevede değerlendirilerek karar verilmiştir. Hal bu ki Mahkemece, davanın öncelikle zina nedeniyle özel boşanma sebebine, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı dava olması nedeniyle öncelikle zina nedenli dava yönünden değerlendirme yapılması, olmadığı takdirde terditli evlilik birliğinin temelinden sarsılması davası yönünden değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, hatalı hukuki nitelendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, kararın bu gerekçeyle bozulması gerekmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; 1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, 2....
Her iki davada da boşanma talep edilmektedir. Dayanılan maddi vakalar aynı olmasa da biri hakkında verilecek hüküm diğerini etkileyecek niteliktedir. Tarafların kusur durumları ve boşanmanın sonuçları düzenlenirken ilk davada ispatlanmış hususlar dikkate alınmak zorundadır. Bu bakımdan aralarındaki bağlantı nedeniyle birleştirme kararı verilmesi (HUMK.md.45/3) ve deliller birlikte değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekir. Bu sebeple değerli çoğunluğun işin esasıyla ilgili onama düşüncesine iştirak etmiyorum. KARŞI OY YAZISI Davacı...1. Aile Mahkemesinin 2006/715 esaslı dosyası ile dalı aleyhine Türk Medeni Kanununun 166/1.maddesine dayanan “evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenli boşanma davası açmıştır. Aynı davacı önceki bu davası devam ederken, davalı kadının bir başka erkekle zina yaptığı gerekçesiyle; Kadıköy 2....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Asıl dava TMK 161 Zinaya Dayalı Boşanma aksi takdirde TMK 166/1- 2 Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeniyle Boşanma, birleşen dava Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeniyle Boşanma davasına ilişkin olup, (TMK m.166/1- 2 ) davacı-birleşen davalı erkek; reddedilen asıl davaları yönünden, davalı-birleşen dosya davacısı kadın; reddedilen birleşen davaları yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
Davacı-karşı davalı erkek tarafından evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) sebebine dayalı boşanma davası açılmış, davalı-karşı davacı kadın ise karşı dava dilekçesinde zina sebebine dayalı dava açma hakkını saklı tutarak evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilmesini talep etmiş, daha sonra davalı-karşı davacı kadın; karşı davasında cevaba cevap dilekçesinde şiddetli geçimsizlik yanında açıkça zinaya dayalı olarak boşanma kararı verilmesi talebinde bulunmuştur. Ön inceleme celsesinde davalı-karşı davacı kadın vekili; evlilik birliğinin sarsılması sebebi yanında zinaya dayalı boşanma talepleri olduğunu beyan etmiştir. Davalı-karşı kadın vekili; 01.03.2021 tarihli ıslah dilekçesiyle zina (TMK m. 161); olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1) sebeplerine dayalı boşanma talep ettiklerini beyan etmiştir....
Hukuk Dairesi tarafından verilen 11.12.2019 tarihli kararla kadının ıslah ile terditli hale getirdiği davasında “...Davacının kısmen ıslah talebinde bulunması nedeniyle hak düşürücü sürenin dava tarihinden itibaren başlatılamayacağı, ıslah tarihi itibariyle hak düşürücü sürenin geçtiği dikkate alınarak zina nedenine dayalı boşanma davasının reddine ilişkin gerekçenin bu şekilde düzeltildiği..” belirtilerek davacı kadının bu yöne ilişkin istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı-karşı davalı kadın 09.03.2015 tarihinde evlilik birliğinin temelinde sarsılması hukuki nedenine dayalı olarak boşanma talebinde bulunmuş, 06.06.2016 tarihli usule uygun ıslah dilekçesi ile davasını terditli hale getirerek; tarafların zina (TMK m. l61) olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1) hukuki nedenine dayalı olarak boşanmaları talebinde bulunmuştur....
Hâl böyle iken, İlk Derece Mahkemesinin birinci kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan kadının erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve pek kötü davranış nedeniyle boşanma taleplerinin kabulü, kadının zina sebebiyle boşanma talebinin reddi ve kadının maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi yönünden kararı temyiz hakkı bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davacı-davalı kadın vekilinin erkeğin evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve pek kötü davranış nedeniyle boşanma taleplerinin kabulü, kadının zina nedeniyle boşanma talebinin reddi ve kadının maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir....