WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taşınmaz hukukuna ilişkin davada Antalya 4.Sulh Hukuk ve Antalya 9. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, 6831 Sayılı Yasa'nın 2/B maddesi kapsamında yapılan zilyetlik tespitinin iptali istemine ilişkindir. Antalya 4.Sulh Hukuk Mahkemesince, davanın salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı,zilyetliğin değiştirilerek yeniden zilyetliğin tespitine ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Antalya 9.Asliye Hukuk Mahkemesi ise , uyuşmazlığın taşınmaz üzerindeki zilyetliğin korunmasına yönelik düzeltim davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

    Hukuk Dairesi'nin 2018/615 Esas 2019/159 Karar sayılı ilamında; "Davacı tarafından mülkiyeti Maliye Hazinesine ait olan ve Hazineye Ecrimisil ödeyerek zilyetliğinde bulunan dava konusu taşınmazdaki 347 m2'lik kısma davalının tecavüzde bulunduğunu belirterek açmış olduğu bu davada davacının zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayanmadığı, bu şekilde açmış olduğu dava salt zilyetliğin korunması davası olup, bu nedenle zilyetliğin korunması davasına bakmaya görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle yerel mahkemece zilyetliğin korunmasına dair davanın bu dosyadan tefrik edilerek görevsizlik kararı verilmesi, davacının maddi tazminat talebinin ise Asliye Hukuk Mahkemelerinin görev alanında kalması nedeniyle görülüp sonuçlandırılması gerekir iken yerel mahkemece her iki talebinde aynı dosyada görülüp sonuçlandırılması usul ve yasaya uygun değildir." şeklindeki gerekçe ile kaldırılmasına karar verilmiştir....

    HMK'nin 4/1- c maddesinde taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davalarda Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olacağı düzenlenmiştir. Maddede yer alan ''Sadece zilyetliğin korunmasına yönelik davalar'' ile, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 982. Ve 983. Maddelerinde düzenlenen zilyetliğin gasbı ve zilyetliğe saldırıdan doğan davalar amaçlanmıştır. HMK'nın 2. Maddesinde ise ''dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarla şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu'' hüküm altına alınmıştır. TMK'nın ''Zilyetliğin Gasbında Dava Hakkı'' başlıklı 982. Maddesinde: ''Başkasının zilyet bulunduğu bir şeyi gasbeden kimse, o şey üzerinde üstün bir hakka sahip olduğunu iddia etse bile onu geri vermekle yükümlüdür. Davalı, o şeyi davacıdan geri almasını gerektirecek üstün bir hakka sahip olduğunu derhal ispat ederse onu geri vermekten kaçınabilir....

    Uyuşmazlık; davanın, "zilyetliğin korunması davası mı" yoksa mülkiyete dayalı bir "hak davası mı" olduğu, varılacak sonuca göre davaya bakma görevinin asliye mahkemesine mi, sulh mahkemesine mi ait olduğu noktalarında toplanmaktadır. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK‘nın 4. maddesinde sulh hukuk mahkemelerinin görevi belirlenmiş olup buna göre, dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın kiralanan taşınmazların ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar, taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davalar, taşınır ve taşınmaz mallarda salt zilyetliğin korunmasına yönelik olan davalar ve bu kanun ile diğer kanunların sulh hukuk mahkemesi ve sulh hukuk hakimini görevlendirdiği davalardır....

    Uyuşmazlık; davanın, "zilyetliğin korunması davası mı" yoksa mülkiyete dayalı bir "hak davası mı" olduğu, varılacak sonuca göre davaya bakma görevinin asliye mahkemesine mi, sulh mahkemesine mi ait olduğu noktalarında toplanmaktadır. Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK‘nın 4. maddesinde sulh hukuk mahkemelerinin görevi belirlenmiş olup buna göre, dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın kiralanan taşınmazların ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar, taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davalar, taşınır ve taşınmaz mallarda salt zilyetliğin korunmasına yönelik olan davalar ve bu kanun ile diğer kanunların sulh hukuk mahkemesi ve sulh hukuk hakimini görevlendirdiği davalardır....

    Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı takdirde dava bir hak davası niteliğini kazanır.” denilmekle salt zilyetliğin korunması davaları ile zilyetliğin tespiti davaları arasındaki fark net bir şekilde açıklanmıştır. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda, tescil harici taşınmaz malı uzun süredir kullanan üzerine, izinsiz olarak, hafif yapı niteliğinde olmayan yapı kuran zilyetlerin, arsa maliki Hazine'den başka kişiler aleyhine açtıkları davalar, arkasında barındırdığı bir hakka dayanmakla, salt zilyetliğin korunması davası olmayıp; temelinde bir hak davasıdır. Somut olayda gelince; davacı, tapu kaydının oluşmasından sonra tapu kaydının beyanlar hanesinde yazılı olmayan kullanıcı şerhinin verilmesi ya da mevcut şerhin değiştirilmesi isteminin bulunması ve davalı yanın da dayandığı bir tapu kaydının bulunduğunu iddia etmesi nedeniyle salt zilyetliğin korunması istemi değil, temelinde bir hakka dayanır....

    DELİLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava zilyetliğin tespiti ve vaki müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 4. Maddesinde sulh hukuk mahkemelerinin görevi belirlenmiştir. Bu göre "Davanın konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın kiralanan taşınmazların ilamsız icra yoluyla ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar, taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davalar, taşınır ve taşınmaz mallarda zilyetliğin korunmasına yönelik olan davalar ve bu kanun ile diğer kanunların sulh hukuk mahkemesi ve sulh hukuk hakiminin görevlendirildiği davalardır. Yine çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi olduğu düzenlenmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 2. Maddesinde asliye hukuk mahkemelerinin görevi belirlenmiştir....

    Dava, tapuda Hazine adına kayıtlı tarla niteliğindeki 961 parsel sayılı taşınmazdaki zilyetliğin korunmasına yöneliktir. Üzerinde bulunduğu belirtilen naylon seraların, mahkemece emsal olarak kabul edilen ve hükme dayanak yapılan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2009/8-518 Esas 2009/573 Karar sayılı ilamında kişisel hakka konu olduğu belirtilen ''sabit ve hafif nitelikte olmayan yapı'' olarak kabulü mümkün değildir. O halde, davacının ne ayni ne de kişisel hakkı söz konusu olmadığına göre, uyuşmazlığın zilyetliğin korunmasına yönelik TMK'nun 981 vd. maddeleri hükümleri çerçevesinde çözümlenmesi gerekir. Zilyetliğin korunmasına ilişkin davalarda da görev; sulh hukuk mahkemesine aittir. (HMK. m. 4./1-c)....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taşınmaz hukukuna ilişkin davada ... ... 1. Asliye Hukuk ve ... ... 10. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, 6831 S.Y.'nın 2/B maddesi kapsamında hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazın davacının zilyetliğinde olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taşınmaz üzerindeki zilyetliğin korunmasına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın zilyetliğin tespiti davası olup sadece zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, uyuşmazlık konusu ... İli, ... İlçesi, ... Mah. ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taşınmaz hukukuna ilişkin davada... 4.Asliye Hukuk Mahkemesi ve... 6. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, 6831 S.Y.'nın 2/B maddesi kapsamında ... adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazda, kullanıcı olduğunun tespiti ile mülkiyet hakkının adına olacak şekilde düzeltilmesi istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın taşınmaz üzerindeki salt zilyetliğin korunmasına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, davanın zilyetliğin korunmasına ilişkin olmadığı,zilyetliğin tespiti ile tapuya tescilinin talep edildiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda, uyuşmazlık konusu ... İli, ... ilçesi,......

          UYAP Entegrasyonu