Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İçtihadında “TMK 981, 982 ve 983. maddeleri mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. TMK'nın 973. maddesinde zilyetlik "bir şey üzerinde fiili hakimiyeti bulunan kimse onun zilyedidir" biçiminde tanımlanmıştır. TMK'nın 982 ve 983. maddelerinde zilyetlik herhangi bir hakka bağlı olmaksızın dava yoluyla korunmuştur. Hemen belirtmek gerekir ki, zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı takdirde dava bir hak davası niteliğini kazanır.” denilmekle salt zilyetliğin korunması davaları ile zilyetliğin tespiti davaları arasındaki fark net bir şekilde açıklanmıştır. (Y. 8 HD. 2016/2986 E-2018/1556 K) ....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Tespiti ve Korunması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemiz'in 13.10.2015 gün ve 2015/11971 Esas, 2015/18188 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davalı ... vekili tarafından süresinde kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Dava, TMK'nun 981 vd maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairenin 13.10.2015 tarih, 2015/11971 Esas ve 2015/18188 Karar sayılı ilamı ile karar bozulmuştur....

    Taşınmaz halen arsa niteliği ile Fatih Sultan Mehmet Vakfı adına tapuda kayıtlı olup üzerinde bulunan A ve B işaretli kargir binaların Kazım Soysal’a ait olduğu açıklanmıştır. Dava dilekçesinin kapsamı olayın gelişimi ve savunma ile diğer bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde yüklenici ile davacı arasında zeminin Fatih Sultan Mehmet Vakfına ait olduğu konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Şayet uyuşmazlık zemine ilişkin bulunsa idi bu takdirde davanın TMK.nun 981 ve devamı maddeleri gereğince zilyetliğin korunması davası olarak nitelendirilmesi ve sonuçlandırılması mümkün olabilirdi. Somut olayda böyle bir durum söz konusu değildir. Davacı, davalı yüklenici ile yaptığı 06.11.1998 tarih ve 019383 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince ve bu sözleşmeden kaynaklanan şahsi hakka dayanarak 6 nolu bağımsız bölümün mülkiyetinin kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TMK'nın 981 ve devamı maddelerine göre zilyetliğin korunması isteğine ilişkindir. HMK’nın 355.maddesi uyarınca inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re'sen gözetilmiş ayrıca; HMK'nın 357. maddesindeki "İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz" kuralı nazara alınmıştır. Dosyanın incelenmesinden, dava konusu Giresun İli Yağlıdere İlçesi Çağlayan Mahallesi çalışma alanında bulunan 387 ada 6, 388 ada 2, 7 ve 9, 389 ada 3 ve 8 parsel sayılı 2.590.12, 987.94, 445.05, 2.173.68, 3.595.99 ve 807.09 metrekare yüzölçümündeki taşınmazların fındık bahçesi vasfıyla Hazine adına tapuda kayıtlı oldukları anlaşılmıştır....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması K A R A R Davacının iddia ettiği kira sözleşmesi ve Encümen kararı dosyada bulunmamaktadır. ... Büyükşehir Belediyesi ile yapılan kiralamaya ilişkin sözleşme ve buna ait encümen kararının ... Büyükşehir Belediye Başkanlığından temin edilmesi, dosyası ile birleştirilmek ve temyizi incelemesi yapılabilmesi için geri çevrilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine İADESİNE, ....02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması ve elatmanın önlenmesi KARAR Davacı ...ve Plastik San. Tic. A.Ş. ile Hazine arasında 414 ada 14 ve 15 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili kira sözleşmesinin bulunup bulunmadığının araştırılması, var ise taraflardan istenilerek dosya arasına konulması, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere geri çevrilmesi için dosyanın yerel mahkemeye GÖNDERİLMESİNE, 03.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Tesbiti ve Korunması KARAR ... İdare Mahkemesinin 2008/258 Esas sayılı dava dosyası, dosya içerisinde bulunmamaktadır. .... İdare Mahkemesinin 14.10.2008 tarih, 2008 / 258 E., 1266 Karar sayılı dava dosyasının bulunduğu yerden getirtilip dosyası ile birleştirilmek ve temyiz incelemesi yapılabilmesi için geri çevrilmek üzere dosyanın mahal mahkemesine İADESİNE, 11.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Asliye Hukuk Mahkemesi ise; zilyetliğin korunmasına yönelik elatmanın önlenmesi davasının 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-c maddesi uyarınca sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-c maddesine göre sulh hukuk mahkemesi, "taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları" görür. Dosya kapsamından,davacının, Hazineye ait taşınmaz olduğunu ileri sürdüğü 12033 ada 36 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan bir adet kargir ev ve deponun zilyedi iken, davalıların haksız olarak 12.12.2010 günü, gecesinde ev ve depoyu işgal ederek tecavüz ettiklerini ileri sürerek davalıların el atmasının önlenmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Bu durumda, davacının bu muhdesatlar üzerinde mülkiyet veya başka ayni yada şahsi hak iddiasında bulunmayıp, zilyetlik hakkına dayandığı anlaşılmakla, davacı tarafın davasının zilyetliğin korunması davası niteliğinde olup, 6100 sayılı HMK.'...

              Hukuk Dairesinin Dairemizce de benimsenen 18/09/2014 tarihli, 2013/22227 Esas-2014/16366 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere, 4721 sayılı TMK'nun 981, 982 ve 983. maddeleri mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. TMK'nun 973. maddesinde zilyetlik “bir şey üzerinde fiili hakimiyeti bulunan kimse onun zilyedidir” biçiminde tanımlanmıştır. TMK.nun 982 ve 983.maddelerinde zilyetlik herhangi bir hakka bağlı olmaksızın dava yoluyla korunmuştur. Hemen belirtmek gerekir ki, zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı taktirde dava bir hak davası niteliğini kazanır....

              O halde zilyetliğin korunması davası süresinde de açılmamıştır. Davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ve gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve yasaya uygun bulunmayan hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve 17,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalılara iadesine 03.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu