Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Korunması ... ile ... ve ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının reddine dair ......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması ... ile ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının yapılan yargılamasında görevsizlik nedeniyle reddine dair ... 4....

      Bu tespit yapılırken üstünlük tanınan zilyetliğin ilgili zilyede mülkiyet hakkı kazandırıp kazandırmadığının herhangi bir önemi yoktur. Diğer bir yandan zilyetliğin korunması davalarında korunması istenilen zilyetlikle beraber herhangi bir ayni ya da şahsi bir hakkın bulunmasına gerek yoktur. Zilyetliğin korunması davaları sonucunda verilen kararlar TMK.nun 713 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddeleri uyarınca açılan zilyetlik hukuksal nedenine dayalı mülkiyetin aktarılması talepli davalarda kesin hüküm teşkil etmez. Yargıtay'ın ve Dairemizin de kökleşmiş içtihatları bu yöndedir. Bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; 6100 sayılı HMK'nın 33. maddesi uyarınca iddianın niteliğine göre temyize konu dava az yukarıda da belirtildiği üzere mülkiyet hakkına dayalı olmayıp, salt zilyetlik hakkına dayalı olup, TMK’nın 981 vd. maddeleri uyarınca açılmış zilyetliğin korunmasına ilişkindir....

        Zilyet, zilyetliğinin arkasında bulunan nesnel veya kişisel bir hakka dayandığında ise dava, bir hak davası niteliğini kazanır; o takdirde mahkemenin görevi, yalnız zilyetliğin korunması davasından farklı olarak, dava olunan şeyin değerine göre belirlenir. Nitekim, Hukuk Genel Kurulu’nun, 15.6.1983 gün ve 3351/679 sayılı; 25.11.1987 gün ve 394/876 sayılı; 06.10.1993 gün ve 1993/14-423-561 sayılı, 25.11.2009 gün ve 8-518/573 kararlarında da aynı ilkeler vurgulanmıştır. Yukarıda açıklananlar ışığında, söz konusu davada davacının zilyetlik iddiası, arkasında bir hak iddiasını bulundurmakla, davanın 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-c madde ve fıkralarında yazılı zilyetliğin korunması davası olmayıp; temelinde bir hak davası olduğu anlaşılmakla uyuşmazlığın davaya bakmakla görevli mahkeme olan ... Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nun 21. ve 22. maddeleri gereğince ......

          nun 981 vd. maddeleri, mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kimsenin zilyetliğini korumak üzere konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. Davacı, taşınmazın TMK. nun 973. maddesi anlamında fiili hakimiyeti bulunan zilyedidir. Davacı sadece zilyetliğini ileri sürdüğüne ve zilyetliğin arkasında ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hak ileri sürmediğine göre davanın, zilyetliğin korunması kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir. Buna göre uyuşmazlığın HUMK.nın 8/II-3 (6100 Sayılı HMK'nın 4/1-c ) maddesi uyarınca, Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun 21. ve 22. Maddeleri gereğince ...Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Hapis hakkı tanınması Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı hapis hakkı tanınması talebine ilişkin davaya dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenden alınmasına 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              TMK.nın 981, 982 ve 983. ve devamı maddeleri; mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. TMK.nın 973.maddesinde zilyetlik “bir şey üzerinde fiili hakimiyeti bulunan kimse onun zilyedidir” biçiminde tanımlanmıştır. TMK.nın 982 ve 983.maddelerinde zilyetlik herhangi bir hakka bağlı olmaksızın dava yoluyla korunmuştur. Hemen belirtmek  gerekir ki zilyetliğin korunması davasıyla zilyet, zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek sulh hukuk mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Bu açıklamalara göre, taraflar arasındaki uyuşmazlık TMK.nın 984. maddesinde açıklanan zilyetliğin korunması davası  niteliğindedir. Bu tür davalarda dava değerine  bakılmaksızın sulh hukuk  mahkemeleri görevlidir....

                TMK'nun 981, 982 ve 983. maddeleri mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. TMK'nun 973. maddesinde zilyetlik “bir şey üzerinde fiili hakimiyeti bulunan kimse onun zilyedidir” biçiminde tanımlanmıştır. TMK.nun 982 ve 983.maddelerinde zilyetlik herhangi bir hakka bağlı olmaksızın dava yoluyla korunmuştur. Hemen belirtmek gerekir ki zilyetliğin korunması davasıyla zilyet zilyetliğin hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan sadece zilyetliğini öne sürerek Sulh Hukuk Mahkemelerinde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğin arkasında bulunan ayni (nesnel) veya şahsi (kişisel) bir hakka dayandığı taktirde dava bir hak davası niteliğini kazanır....

                  Dava zilyetliğin tespiti ve korunması isteğine ilişkindir. Bilindiği üzere ve kural olarak, taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nun 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesi davası açabileceği gibi, salt zilyetliğe dayanan kişiler ise TMK'nun 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümlerinden yararlanarak zilyetliğin korunması davası açabilirler....

                    Davacının, bu yapı üzerinde sarf ettiği malzeme nedeniyle TMK'nın 722 ve müteakip maddelerine göre, kişisel bir hakkı vardır. Kurulan yapının hafif inşaat niteliğinde olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Taşınmaza zilyet olanlar tapu kaydı veya bir hakka dayandığı takdirde TMK'nın 683. maddesindeki mülkiyet hakkının korunmasından yararlanarak istihkak davası veya elatmanın önlenmesini isteyebileceği gibi salt zilyetliğe dayalı olarak TMK'nın 981 ve devamı maddeleri uyarınca zilyetliğin korunması hükümleri gereğince istemde bulunma hakkına da sahiptir....

                      UYAP Entegrasyonu