Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 3.2....

    Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2....

      Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 3.2....

        Davacılar vekili, 3156 parsel sayılı taşınmazın keşfen belirlenecek ve fiilen müvekkilleri tarafından kullanılan 291,00 m²’lik bölümünün müvekkilleri tarafından önceki zilyet Hilmi Özkaya’dan 1992 yılında harici yolla satın alındığını ve eklemeli zilyetliğin 100 yıla yaklaştığını ileri sürerek, 3156 parselin keşfen belirlenecek 291,00 m²’lik bölümünün tapu kaydının iptal edilerek müvekkilleri adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın öncesinin orman olduğu, Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, orman rejimi dışına çıkarılan yerlerin Hazine adına tapuya tescil edilmesinin yasa gereği olduğu, öncesi orman olan yerlerin özel mülkiyete konu olamayacağı, zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

          Davacı vekili, 3156 parsel sayılı taşınmazın keşfen belirlenecek ve fiilen müvekkili tarafından kullanılan 308,00 m²’lik bölümünün müvekkili tarafından önceki zilyet Halil Özkaya’dan 1992 yılında harici yolla satın alındığını ve eklemeli zilyetliğin 100 yıla yaklaştığını ileri sürerek, 3156 parselin keşfen belirlenecek 308,00 m²’lik bölümünün tapu kaydının iptal edilerek müvekkili adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın öncesinin orman olduğu, Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, orman rejimi dışına çıkarılan yerlerin Hazine adına tapuya tescil edilmesinin yasa gereği olduğu, öncesi orman olan yerlerin özel mülkiyete konu olamayacağı, zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

            Davacı vekili; 3156 parsel sayılı taşınmazın keşfen belirlenecek ve fiilen müvekkili tarafından kullanılan 250,00 m²’lik bölümünün müvekkilinin murisi tarafından önceki zilyet Hilmi Özkaya’dan 1992 yılında harici yolla satın alındığını ve eklemeli zilyetliğin 100 yıla yaklaştığını ileri sürerek 3156 parselin keşfen belirlenecek 250,00 m²’lik bölümünün tapu kaydının iptal edilerek müvekkili adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın öncesinin orman olduğu, Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, orman rejimi dışına çıkarılan yerlerin Hazine adına tapuya tescil edilmesinin yasa gereği olduğu, öncesi orman olan yerlerin özel mülkiyete konu olamayacağı, zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

              Davacı vekili, 3156 parsel sayılı taşınmazın keşfen belirlenecek ve fiilen müvekkili tarafından kullanılan 253,00 m²’lik bölümünün müvekkili tarafından önceki zilyet Hilmi Özkaya’dan 1991 yılında harici yolla satın alındığını ve eklemeli zilyetliğin 100 yıla yaklaştığını ileri sürerek 3156 parselin keşfen belirlenecek 253,00 m²’lik bölümünün tapu kaydının iptal edilerek müvekkili adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın öncesinin orman olduğu, Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı, orman rejimi dışına çıkarılan yerlerin Hazine adına tapuya tescil edilmesinin yasa gereği olduğu, öncesi orman olan yerlerin özel mülkiyete konu olamayacağı, zilyetlik yoluyla kazanılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir....

                Bunun dışında tanık sözleri ile tespiti gereken bir yön için tanık dinlenmeden bilirkişinin bilgisi ile yetinilemez. Benimsenen usul ve kanuna uygun olan uygulamaya göre zilyetliğin ilk önce tanık sözleri ile tespiti şarttır. Bu yapılmadıkça bilirkişi sözleri yalnız başına bir delil olamaz. Taşınmaz malın yer, sınır ve dava tarihindeki değeri konusunda özel bilgisini veren yerli bilirkişinin zilyetlik konusundaki sözleri ancak, zilyetliğin tespiti maksadı ile dinlenen tanıkların sözlerinin doğruluğunu gösteren tamamlayıcı bir bilgi olarak gözönünde tutulabilir. O halde zilyetliğe dayanan tescil davalarında tarafların bildirdikleri tanıklar dinlenmeden yerel bilirkişinin sözleri ile tescil kararı verilemez (HGK.,30.3.1994 T.,1993/8-939 E.,1994/176 K).Somut olayda; davacı vekili tanık deliline dayanmış ve 29.12.2010 havale tarihli delil listesinde Hüseyin Aksoy, Fahrettin Yücel, Yaşar Gökgöz ve Mustafa Tok’u tanık olarak bildirmiştir....

                  Mahkemece, tapu iptal ve tescil talebi yönünden kadastro öncesi sebebe dayalı olduğu, 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine, davacının sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacak davasının davalılar ... mirasçıları yönünden kısmen kabulüne; 1.257,89 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasak faziyle birlikte davalılar ... mirasçılarından veraset ilamındaki miras hisseleri oranında alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya dair istemin reddine, diğer davalılar yönünden davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiş olup, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, tespit sonrası ve kesinleşme öncesi yapılan satış senedine dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil ile mümkün olmaması halinde denkleştirici adalet hükümleri gereğince tazminat taleplerine ilişkindir....

                    Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu ileri sürerek tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 136 ada 138 parsel sayılı taşınmazın 26.12.2014 tarihli fen bilirkişisi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 835,78 metrekarelik bölümünün davalılar (Ahmet oğlu ..., ..., ..., ...) adına olan tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, aynı rapor ve krokide (B) harfi ile gösterilen bölüme yönelik davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu