Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, zilyetliğin korunması ve men'i ve müdahale istemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 8.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 23.03.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması ve elatmanın önlenmesi K A R A R Dava konusu 352 nolu parsele ilişkin Kadastro Mahkemesinde dava olduğu anlaşıldığından esas numaraları belirlenerek ilgili dosyanın eklenmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin tesbiti ve korunması ... ile ... aralarındaki zilyetliğin tesbiti ve korunması davasının reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 12.04.2011 gün ve 137/291 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı ... vekili dava dilekçesinde; tapuda ... adına kayıtlı bulunan 495 ada 1 parselin davacı ve kardeşleri tarafından 1992 yılında haricen satın alınarak üzerine alt katı dükkan olmak üzere 3 katlı bina inşa edildiğini, kardeşler tarafından birlikte satın alınan ve üzerine bina inşa edilen taşınmazın davacı ve diğer kardeşleri tarafından kullanımına davalı kardeş ...'...

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması ... ile ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 17.02.2011 gün ve 46/13 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı ..., dava dilekçesinde, 2496 sayılı parselin 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkartılan yerlerden olduğunu, 2/B uygulamasının yapılmasını beklerken, rahatsızlığı nedeni ile 2 yıl süre ile yaylaya çıkmadığını, bu yıl gittiğinde 2496 sayılı parseldeki evin yerine bir inşaat yapıldığını, davalı tarafından hiçbir hakkı bulunmadığı halde ev yapmak suretiyle müdahalede bulunduğunu açıklayarak davalı tarafından yapılan müdahalenin önlenmesine, üzerindeki yapının yıktırılmasına karar verilmesini istemiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Korunması ... ile ... ve ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının kabulüne dair Seferihisar Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 05.05.2011 gün ve 396/184 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili; mülkiyeti Maliye Hazinesine ait ve müvekkili davacının uhdesinde olan Seferihisar İlçesi, Payamlı Köyü, 786 nolu parsel ve 206 ada 1, 2 ve 3 nolu parsellerde kayıtlı taşınmazlara davalı tarafından müdahale edildiğini belirterek müdahalenin önlenmesine karar verilmesini istemiştir....

            Somut olayda davacılar ve davalı bir hakka dayandıklarına ve dosyada tapu kaydı bulunmasına göre, uyuşmazlık, yalnızca HUMK’nun 8/11-3. maddesindeki zilyetliğin korunması olarak düşünülemez. Bu nedenle, dava tarihi ve değeri esas alınarak, HUMK’nun 8/1. maddesi uyarınca görevli mahkeme belirlenmelidir. Dava tarihi ve değerine göre, yalnızca zilyetliğin korunmasına yönelik olmayan uyuşmazlığın, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Sonuç : Yukarıda açıklanan nedenlerle, HUMK’nun 25. ve 26 . maddeleri gereğince Ağrı 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 26.02.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Asliye Hukuk Mahkemesi’nce, taraflar arasındaki uyuşmazlığın zilyetliğin korunması ile ilgili olduğu, bu davada Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Ayvalık Sulh Hukuk Mahkemesi’nce, davacı taraf, dava dilekçesinde zilyetliğin tespiti ve beyanlar hanesine kullanıcı olarak isminin yazılmasını talep ettiği ve bu tarz davalara bakmakla Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucu; davacının dava konusu taşınmaz hakkında kullanım şerhi verilmesini talep ettiği anlaşıldığından uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ayvalık 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 30/05/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki zilyetliğin tespiti ve korunmasına ilişkin davada Antalya 4.Asliye Hukuk ve Antalya 3.Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava,zilyetliğin tespiti ve korunması istemine ilişkindir. HMK.’nun 22/II. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.” hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, Antalya 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 24.04.2013 günlü kararının davacıların vekillerince temyiz edildiği anlaşılmakla, yargı yeri belirleme olanağı bulunmayan dosyanın, davanın niteliği gözetilerek temyiz incelemesi yapılmak üzere Yüksek 8....

                  Türk Medeni Kanunu 981,982 ve 983. maddeleri, mal üzerinde zilyetlikten başka hiçbir hakkı bulunmayan kişilerin zilyetliğinin korunması için konulmuş hükümleri ihtiva etmektedir. Bu maddelerde düzenlenen davalar ile, zilyet; zilyetliğinin bir hakka dayandığını ispat külfetine katlanmadan yalnızca zilyetliğini öne sürerek, sulh mahkemelerinde dava açar ve bu mahkemelerde uygulanan basit yargılama usulünün sağladığı kolaylıklardan yararlanır. Zilyet, zilyetliğinin arkasında bulunan nesnel veya kişisel bir hakka dayandığında ise dava, bir hak davası niteliğini kazanır; o takdirde mahkemenin görevi, yalnız zilyetliğin korunması davasından farklı olarak, dava olunan şeyin değerine göre belirlenir. Nitekim, Hukuk Genel Kurulu’nun, 15.6.1983 gün ve 3351/679 sayılı; 25.11.1987 gün ve 394/876 sayılı; 06.10.1993 gün ve 1993/14-423-561 sayılı, 25.11.2009 gün ve 8-518/573 kararlarında da aynı ilkeler vurgulanmıştır....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin korunması ... ile ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının kabulüne dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 12.01.2011 gün ve 426/37 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, mevki ve sınırları dava dilekçesinde gösterilen Hazinenin özel mülkiyetindeki, tapusuz 6989,72 m2 yüzölçüme sahip dava konusu taşınmaza vekil edeninin ecrimisil ödemek suretiyle zilyet olduğunu, ancak davalı Hazinenin aldırdığı 10.04.2008 tarih 8 nolu idari men kararıyla davacının tasarrufuna engel olduğunu ileri sürerek zilyetliğinin korunmasına, Hazinenin tecavüzünün önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili davanın reddine karar verilmesini savunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu